Forum Zero
ForumZero

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - Zero

Sayfa: 1 ... 26 27 28 ... 99
443
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / Atatürk Soruyor
« : 25 Şubat 2011, 17:24:43 »
Yahoo'nun komedy adlı gurubundan alıntıdır.



ATATÜRK SORUYOR :



-Bu villa kimin?

-KIRKOR EFENDI'NIN PASAM!

-Su Kösk?

-DIMITRI EFENDININ PASA HAZRETLERI!

-Ya su ilerideki konak?

-SALAMON EFENDI'NIN!



ATATÜRK bu kez, az ötedeki toprak damli, virane bir evin sahibini ögrenmek için sorunca, ADANALI gazi cevap verdi:



-RECEP ÇAVUS'UN PASAM!



ATATÜRK bu duruma biraz üzülmüs, biraz da sinirlenmis idi. Yanindakilere emir verdi:



-ÇAGIRIN SU RECEP ÇAVUS'U!



RECEP ÇAVUS gelince bir asker selamindan sonra, "EMREDIN PASAM" demisti.



Ata, bu kez Recep Çavus'a sormaya basladi:



-Bu villa KIRKOR Efendinin, bu kösk DIMITRI Efendinin, su konak SALAMON Efendinin, o virane de senin! Bu ERMENILER, RUMLAR, YAHUDILER SU BINALARI DIKERKEN SEN NEREDEYDIN?



Recep Çavus yillarca savas meydanlarinda kosturmanin verdigi gönül yorgunluguyla cevap verdi:



-SIZINLE BERABERDIM PASAM! TRABLUSGARP'TA, ÇANAKKALE'DE, SAKARYA'DA!..



MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, bu cevap karsisinda gözyaslarini yanaklarina degil, yüreginin derinliklerine akitir! RECEP ÇAVUS HAKLIDIR. Trablusgarp'ta, Çanakkale'de, Sakarya'da TÜRK'ÜN istiklalini korumak için savasirken Adana'da toprak damli bir kulübe yapmayi ancak becerebilmistir.



RECEP ÇAVUS, TÜRK'ÜN YALNIZ ISTIKLALINI DEGIL; NAMUS VE SEREFINI DE KORUMUSTUR. MEMLEKETIN BÜTÜN ZENGINLIKLERINE SAHIP OLAN AZINLIKLARDA PARA VE MÜLKLERININ ÜSTÜNE YENILERINI YIGMAKLA MESGUL OLMUSLARDIR. Son günlerde yine böyle bir durum gündeme gelmek üzeredir. Güneydogu Anadolu bölgesinin ISRAIL'lilerce parsellenmeye baslandigi ve TAPU topladiklari bilinmektedir. AGRI bölgesinde ERMENILER, DIDIM, ALANYA, EFES ve TÜRKIYE'NIN çesitli bölgelerinde de INGILIZLER, FRANSIZLAR, RUMLAR ve bunlara bagli VAKIFLAR yer yurt edinmeye TAPU sahibi olmaya baslamislardir. Ülke ekonomisinin en büyük 500 sirketinin % 70 hisselerinin ortaklarini da azinliklar veya yabanci ülkelerin sermaye sahipleri olusturmaktadir. Türkiye Cumhuriyeti sinirlari içinde hangi büyük holdingin hangi yabanciya, hangi büyük çiftligin hangi yabanciya ait oldugunu simdilik bilemiyoruz. Ama üç-bes yil sonra yabanci markali holding ve çiftliklerin sahipleri kendilerini gizleme geregi duymayacaklardir!.. TÜRK KÖYLÜSÜ, ÜRETTIGININ KARSILIGINI ALAMAZ HALE GELECEK. TÜRK ESNAFI, ALISVERIS YAPAMAZ DURUMA DÜSECEK. TÜRK SANAYICISI VE GIRISIMCILERI DE YOK PAHASINA YABANCIYA SATILAN MILLI KURUMLARIMIZA KARSIDAN BAKMAK ZORUNDA KALACAKTIR. VE TÜRK ÇOCUKLARI DA YINE RECEP ÇAVUS GIBI SINIR BOYLARINDA AYRILIKÇI TERÖR MILITANLARINA KARSI VATAN SAVUNMASI YAPMAK ZORUNDA KALACAKTIR. Milli Karekterini kaybeden bazi SERMAYE GRUPLARIDA YABANCI SERMAYE ile sarmas dolas olmanin yollarina bakacaklardir. Velhasil; Her türlü eza ve cefayi çeken istiklal savasinda da ANADOLU insani olmustur. Simdide öyle olacaktir. Paranin ve sermayenin sahipleri uluslararasi sermayeyle isbirligi yaparken, Vatan savunmasini ve Milli unsurlarina sahip çikmak için yine çagimizin RECEP ÇAVUSLARINA ihtiyaç vardir. Ve RECEP ÇAVUSLAR HAZIR KITA TÜRK ULUSUNUN EMRINE AMADEDIR!..

444
Atatürk İnönü'yle anlaşamazdı diyorlar... aklıma bu mevzu takıldı. sizce anlaşamazlarmıydı? eğer anlaşamıyorlarsa aralarındaki sorun neydi?

445
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / Atatürk diyor ki,
« : 25 Şubat 2011, 17:24:36 »
--------------------------------------------------------------------------------



Atatürk diyor ki,

Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her mahlûk için tabii bir halettir, fakat insanda yorgunluğu yenebilecek mânevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlâtları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz.

--------------------------------------------------------------------------------



Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.

--------------------------------------------------------------------------------



Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir fendir.

--------------------------------------------------------------------------------



Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kaste ve fiile dayanan taassupkar hareketlerden sakınıyoruz.

--------------------------------------------------------------------------------



Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.

--------------------------------------------------------------------------------



İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

--------------------------------------------------------------------------------



Ne mutlu "Türküm" diyene.

--------------------------------------------------------------------------------



Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.

--------------------------------------------------------------------------------



Yurtta sulh, cihanda sulh.

--------------------------------------------------------------------------------



Memleketin efendisi hakiki müstahsil olan köylüdür.

--------------------------------------------------------------------------------



Doğruyu söylemekten korkmayınız.

--------------------------------------------------------------------------------



Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.

--------------------------------------------------------------------------------



Türkiye Cumhuriyeti mutlu, zengin ve muzaffer olacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

--------------------------------------------------------------------------------



Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür.

--------------------------------------------------------------------------------



Süngülerle, silahlarla ve kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültür, bilim, fen ve ekonomi alanlarında da zaferler kazanmaya devam edeceğiz.

--------------------------------------------------------------------------------



Zafer, "Zafer benimdir" diyebilenindir. Başarı ise, "Başaracağım" diye başlayarak sonunda "Başardım" diyebilenindir.

--------------------------------------------------------------------------------



Egemenlik verilmez, alınır.

--------------------------------------------------------------------------------



Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.

--------------------------------------------------------------------------------



Öğretmenler: Yeni nesiller sizlerin eseri olacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Biz Türkler tarih boyunca hürriyet ve istiklale timsal olmuş bir milletiz.

--------------------------------------------------------------------------------



Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir bütünlük gösterdiği için başarılı olmuştur.

--------------------------------------------------------------------------------



Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

--------------------------------------------------------------------------------



Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.

--------------------------------------------------------------------------------



Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

--------------------------------------------------------------------------------



Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

--------------------------------------------------------------------------------



Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.

--------------------------------------------------------------------------------



Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.

--------------------------------------------------------------------------------



Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.

--------------------------------------------------------------------------------



Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

--------------------------------------------------------------------------------



Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.

--------------------------------------------------------------------------------



Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

--------------------------------------------------------------------------------



Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

--------------------------------------------------------------------------------



Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

--------------------------------------------------------------------------------



Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

--------------------------------------------------------------------------------



Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

--------------------------------------------------------------------------------



Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

--------------------------------------------------------------------------------



Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.

--------------------------------------------------------------------------------



Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

--------------------------------------------------------------------------------



Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

--------------------------------------------------------------------------------



Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

--------------------------------------------------------------------------------



İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?

--------------------------------------------------------------------------------



Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

--------------------------------------------------------------------------------



Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.

--------------------------------------------------------------------------------



Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

--------------------------------------------------------------------------------



Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

--------------------------------------------------------------------------------



Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.

--------------------------------------------------------------------------------



Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

--------------------------------------------------------------------------------



Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.

--------------------------------------------------------------------------------



Müsbet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.

--------------------------------------------------------------------------------



Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmenleri ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------



Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.

--------------------------------------------------------------------------------



Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

--------------------------------------------------------------------------------



Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

--------------------------------------------------------------------------------



Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.

--------------------------------------------------------------------------------



Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir

446
cuma gunu cuma namazindan sonra toplanan bir grup atatürk ve demokrasi'ye agza alinmayacak sözlerle basin toplantisi yapmislar ve bin kisilik gruptan kimse göz altina alinmadan sözde MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE DEMOKRASİ cok hain bir planmis gibi gösterip MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE DEMOKRASİ HAKKİNDA ileri geri konusuyorlar ve hicbiri gözaltina alinmadan olay dagitiliyor neden acaba bunlar atatürkü niye bu kadar kötülüyorlar tam bir saçmalik cuma namazini özgür isen kilabilirsin bunuda sana BÜYÜK ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK vermedi mi  bugun daha yeni okudum gazetede cumhuriyet mahkemesine sevk edilmisler ama neye yarar.













yukardaki linkte bu rezaleti izleyebilirisiniz

447
Bence Bilgisayardan çok iyi anlayan her türlü konuda bilgisi olan olağanüstü kültürlü bir insan olurdu.Çok iyi bir üniversitede okuyor olurdu ve Tabiiki vatanına olağanüstü bağlı bir insan olurdu!!!

448
Uygar ve uluslararası kıyafet, bizim için, çok cevherli, milletimiz için layık bir kıyafettir. Onu giyeceğiz

1925 Mustafa Kemal ATATÜRK



Medeniyim diyen Türkiye’nin hakikaten medeni olan halkı baştan aşağıya dış görünüşüyle dahi medeni ve olgun insanlar olduğunu fiilen göstermeye mecburdur.

1925 Mustafa Kemal ATATÜRK



Atalarımızın dört kıtada at koşturduklarından  söz edip, Münih sokaklarında çöp toplayan Anadolu çocuklarından utanmayanlara milliyetçi denebilir mi?

Uğur MUMCU



…... gerçektende atlarda soy sop aranmalıdır; çünkü bütün meziyetleri iç güdüye dayanan ve kalıtımsal olan hayvanlarda, soyun büyük bir önemi vardır. İnsanlarda ise, ırkın toplumsal iyi niteliklere hiçbir  etkisi olmadığı için, soy sop aramak doğru değildir.

ZİYA GÖKALP Türkçülüğün esasları sy:49 bordo siyah yayınları

449
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / AtatÜrk Dİyor Kİ
« : 25 Şubat 2011, 17:24:22 »
İlkokul ve ortaokul yıllarında Atatürk e din düşmanı bir zorba gözüyle bakardım''halen günümüzde bircok insan onu malesef yanlış tanıyor tanıttırılıyor.''. Okudukca onu yaşadığı dönemi ve fikirlerini daha iyi tanıdım bugün ise Atatürk hayranıyım .bu konu bu formda ve diğer forumlarda değinildi ama içinde yaşadığımız bu zaman diliminde onu daha iyi tanımalı fikirlerini anlamalı sözlerini birkez birkez daha okumalıyız.

O bir müslümandı.

O bir Türktü.

O yüce Rabbimin müslüman Türk milletine bir hediyesiydi.



Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının

yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır.

Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz

ve yaşamayacaktır.                      

                                                                                 ATATÜRK

   Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş milletler evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.

ATATÜRK

450
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / Atatürk Biyografisi
« : 25 Şubat 2011, 17:24:17 »
Mustafa Kemal Atatürk (1881-1938) "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.

"İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!"

1881

Gümrük kolcusu Ali Rıza Bey ile Zübeyde Hanım'ın oğlu olarak Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu.

1893

Mustafa Selanik'teki Askeri Hazırlık Okuluna başlar ve burada öğretmeni tarafından kendisine ikinci ismi "Kemal" verilir.

1895

Mustafa Kemal Manastırdaki Askeri Liseye (Askeri Rüştiye) başlar.

1899

Mustafa Kemal İstanbul'da Harbiye'nin hazırlık sınıfına başlar.

1902

Mustafa Kemal Harbiye'den mezun olur ve buradan sonra Harp Akademisine (Erkan-ı Harbiye) devam eder.

11 Ocak 1905

Mustafa Kemal Harp Akademisinden Kurmay Yüzbaşı olarak mezun olur ve Şam'da bulunan Beşinci Orduda görev almak üzere Şam'a gönderilir.

Ekim 1906

Mustafa Kemal ve arkadaşları Şam'da "Vatan ve Hürriyet" adıyla gizli bir dernek kurarlar.

1907

Askeri rütbesi kolağası olur ve yine aynı yıl içinde görevi Makedonya'daki 3. Orduya tayin edilir ve Selanik'e gönderilir, Cemiyetinin Merkezi Selanik'te İttihat ve Terakki Cemiyeti ile birleşir

23 Temmuz 1908

Yukarıdaki gizli ve siyasi faaliyetlerinin sonucu 2. Meşrutiyetin, padişah Abdulhamit'e kabul ve ilan ettirilmesi

13 Nisan 1909

İstibdat taraftarları yeni rejime karşı ayaklanır, Rumeli'den bunları bastırmak için yola çıkan Hareket Ordusunun Kurmay Yüzbaşkanlığına deruhte etmesi ve bu ayaklanmada önemli bastırıcı rol oynar

1911

Trablusgarb savaşına iştirak eder ve oradaki kuvvetlerimizin Kurmaylığını üzerine alır. Bu arada rütbesi binbaşılığa yükseltilir.

13 Eylül 1911

Mustafa Kemal İstanbul'daki Genel Kurmaya tayin edilir.

9 Ocak 1912

Mustafa Kemal Libya'daki Tobruk taarruzunu başarılı bir şekilde yönetir.

24 Ekim 1912

Balkan Savaşının başlaması üzerine İstanbul'a döner ve Bolayır'da toplanmış olan kuvvetlerimizin hareket şubesi müdürlüğüne tayin edilir

25 Kasım 1912

Mustafa Kemal Hareket Başkanı olarak Akdeniz Boğazları özel Kuvvetlerine atanır.

27 Ekim 1913

Mustafa Kemal Sofya'ya Askeri Ataşe olarak atanır.

2 Şubat 1915

Tekirdağ'da kurulması kararlaştırılan yeni bir tümenin komutanlığına tayin edilir. Onun teşkil ettiği ve 19. Tümen adını alan bu tümen Çanakkale savaşlarında parlak başarılar göstermiştir

25 Nisan 1915

İttifak Devletleri Arıburnuna çıkarma yaparlar ve Mustafa Kemal Tümeni ile ilerlemelerini durdurur.

1 Haziran 1915

Çanakkale savaşlarında gösterdiği büyük başarılardan dolayı rütbesi albaylığa yükseltilir

9 Ağustos 1915

Mustafa Kemal Anafartalar Grup Kumandanlığına getirilir.

1 Nisan 1916

Çanakkale savaşları zaferlerimizle bittiğinden Diyarbakır'daki kolordunun komutanlığına tayin edilmiştir. Oraya giderken Tuğgeneralliğe terfi eder.

6-7 Ağustos 1916

Mustafa Kemal Bitlis ve Muş'u düşmandan geri alır. Bu başarısı üzerine 2. Ordu komutanlığına atandı.

31 Ekim 1918

Mustafa Kemal Yıldırım Orduları Grup Kumandanı olur.

30 Nisan 1919

Mustafa Kemal Erzurum'da bulunan Dokuzuncu Orduya geniş yetkilerle Müfettiş olarak atanır.

16 Mayıs 1919

Mustafa Kemal İstanbul'u terkeder. İstanbul'dan 3. Ordu Müfettişliği göreviyle Bandırma vapuruyla gider.

19 Mayıs 1919

Mustafa Kemal Samsun'a ayak basar.

21 Mayıs 1919

Erzurum'daki 15.Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa ile temas eder

23 Mayıs 1919

Ankara'daki 20. Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa ile temas eder

28 Mayıs 1919

Türk Milletini işgallere protesto için mitingler yapmaya davet eder

3 Haziran 1919

Doğu vilayetlerinde bir Ermeni Hükümetinin kurulması ve İngiliz himayesi fikirlerine karşı olduğunu beyan eder

21 Haziran 1919

Yurdun bağımsızlığını kurmak için Türk Milletini kendisiyle birlikte çalışmaya davet eden tarihi beyannameyi yayınlar

8 Temmuz 1919

Mustafa Kemal gerek Üçüncü Ordu Müfettişliği görevinden gerekse ordudan istifa eder.

23 Temmuz 1919

Mustafa Kemal Erzurum Kongresi Başkanlığına getirilir. Erzurum Kongresinde millet iradesine dayanan bir millet meclisiyle kuvvetini, gene millet iradesiyle oluşan bir hükümetin kurulması lüzumunu ilk hedef olarak ilan eder.

4 Eylül 1919

Mustafa Kemal Sivas Kongresi Başkanlığına getirilir. Sivas Kongresinde yurdun muhtelif bölgelerinde kurulmuş olan müdafaa cemiyetlerini Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adı altında birleştirip bütün millet kuvvetlerini bir elde idare etmek imkanını sağlar.

11 Eylül 1919

Çalışmalarını bitiren Sivas Kongresi delegeleri tarafından seçilen Temsil Heyeti Başkanlığına getirilir

15 Eylül 1919

Temsil Heyeti, Türk Milletinin yetkili makamı olarak ilan edilir

7 Aralık 1920

Temsil Heyeti ile birlikte Ankara'ya yerleşir ve bu şehri milli harekatın merkezi yapar

27 Aralık 1919

Mustafa Kemal İcra Heyeti ile Ankara'ya gelir.

23 Nisan 1920

Mustafa Kemal Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisini açar ve bu meclise başkan seçilir.

11 Mayıs 1920

Mustafa Kemal İstanbul hükümeti tarafından ölüme mahkum edilir.

5 Ağustos 1921

Mustafa Kemal Büyük Millet Meclisi tarafından Başkumandan olarak atanır.

23 Ağustos 1921

Türk birliklerinin Mustafa Kemal tarafından yönetildiği Sakarya savaşı başlar.

19 Eylül 1921

Sakarya Zaferinden altı gün sonra Büyük Millet Meclisi, Mustafa Kemal'e Mareşal rütbesi ile Gazi ünvanını verir.

26 Ağustos 1922

Gazi Mustafa Kemal Büyük Taarruzu Kocatepe'den yönetmeye başlar.

30 Ağustos 1922

Gazi Mustafa Kemal Paşa Dumlupınar savaşını kazanır.

1 Eylül 1922

Türk Ordularına "İlk hedefiniz Akdeniz'dir, İleri!" emrini verir

10 Eylül 1922

Gazi Mustafa Kemal İzmir'e girer.

1 Kasım 1922

Büyük Millet Meclisi, Gazi Mustafa Kemal'in Hilafetin kaldırılması Yönündeki önerisini kabul eder.

14 Ocak 1923

Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım İzmir'de vefat eder.

29 Ekim 1923

Türkiye Cumhuriyetinin ilan edilmesi ve Gazi Mustafa Kemal'in ilk Cumhurbaşkanı seçilmesi.

24 Ağustos 1924

Gazi Mustafa Kemal İstanbul Sarayburnu'nda ilk kez şapka giyer.

9 Ağustos 1928

Gazi Mustafa Kemal Sarayburnu'nda yeni Türk Alfabesi ile ilgili konuşma yapar.

3 Mart 1924

Cumhuriyet rejiminin Türkiye'de kökleşip yerleşmesi için şart olan hilafetin kaldırılmasını sağlamıştır. Aynı yıl içerisinde medreseleri kapattırarak milli eğitim alanındaki birliği sağlama yolunu açmıştır. Gene bu suretle laik ve modern esaslara göre eğitim ve öğretim yapan müesseselerin kurulmasına zemin hazırlamıştır.

1 Mayıs 1924

Orta Çağın dini hukuk geleneklerine göre çalışan Şer'iye mahkemelerini kaldırdı

26 Ağustos 1924

Milli sermayeyi çoğaltmak özel teşebbüsleri teşvik ederek kurmak ve Türk bankacılığını geliştirmek amacıyla İş Bankasını kurdu.

5 Mayıs 1925

Memlekette modern çiftçiliği geliştirmek maksadıyla yapılacak teşebbüslere bir örnek olmak üzere kendi parasıyla bir Orman Çiftliğini kurdurdu

1925

Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması ile ilgili kanun kabul edilerek batıl inanç ve taassup yatakları ortadan kaldırıldı

25 Aralık 1925

Medeni kıyafeti getirdi

26 Aralık 1925

Miladi takvim ve modern saat ölçüsünü değiştiren kanun kabul edildi

17 Şubat 1926

Türk Medeni Kanununun kabul edilmesiyle Türk milleti ümmet devrinden çağdaş medeniyete geçirildi

1 Kasım 1928

Çıkarılan bir kanunla Türk Milletinin kolayca okuyup yazmasını temin edecek olan yeni Türk alfabesi kabul edildi.

12 Nisan 1931

Gazi Mustafa Kemal Türk Tarih Kurumunu kurar.

12 Temmuz 1932

Gazi Mustafa Kemal Türk Dil Kurumunu kurar.

29 Ekim 1933

Cumhuriyet'in 10.yıl nutkunu yazar ve okur

16 Haziran 1934

Büyük Millet Meclisi bir yasa geçirerek Gazi Mustafa Kemal'e "Atatürk" soyadını verme kararı alır.

1934

Kasım ayında Türk kadınına siyasi hakları tanıyan yasa çıkarıldı. Avrupa'da baş gösteren siyasi buhran karşısında Balkan Antantının kurulmasında en önemli rolü oynadı.

1936

Montrö Antlaşması ile boğazların tahkiminin sağlanmasını temin etti. Sadabat Paktıyla memleketimiz için gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmasında nazım rol oynadı.

4 Temmuz 1938

Türkiye'nin ayrılmaz bir parçası olan Hatay'ın bağımsız bir Türk devleti olmasını sağlamıştı ki bu vatan parçası ölümlerinden sonra Anavatan'a katılmak imkanını bu sayede buldu.

10 Kasım 1938

Atatürk perşembe sabahı saat 9.05'te hayata gözlerini yumdu. Türkiye yasa boğuldu...

19 Kasım 1938

Cenazesi ulusal egemenliğin simgesi olarak kurduğu başkent Ankara’ya getirildi.

21 Kasım 1938

Türkiye’nin her yerinden Ankara’ya koşan halk ulu önderin cenazesini büyük bir törenle Etnoğrafya Müzesi’nde hazırlanan geçici kabrine uğurladı.

10 Kasım 1953

Ölümünün on beşinci yılında da, büyük bir törenle Anıtkabir'e aktarıldı.

Türk Gençliğine Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş,

bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Mustafa Kemal Atatürk

20 Ekim 1927

Büyük Atatürk' ün Bursa Nutku

Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, "Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir" diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, "demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek"

Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, "ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir."

İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!

Mustafa Kemal Atatürk

Bursa, 5 Şubat 1933

Onuncu Yıl Nutku

Türk Milleti!

Kurtuluş savaşına başladığımızın 15'inci yılındayız. Bugün cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır.

Kutlu olsun!

Bu anda büyük Türk milletinin bir ferdi olarak bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.

Yurttaşlarım!

Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, Temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyetidir. Bundaki muvaffakiyeti Türk milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkarane yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı asla kafi göremeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için, bizce zaman ölçüsü geçmiş asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre düşünülmelidir. Geçen zamana nispetle, daha çok çalışacağız. Daha az zamanda, daha büyük işler başaracağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü, Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müspet ilimdir.

Şunu da ehemmiyetle tebarüz ettirmeliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti olan Türk milletinin tarihi bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtri zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, milli birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkişaf ettirmek milli ülkümüzdür. Türk milletine çok yaraşan bu ülkü, onu, bütün beşeriyete hakiki huzurun temini yolunda, kendine düşen medeni vazifeyi yapmakta, muvaffak kılacaktır.

Büyük Türk Milleti,

On beş yıldan beri giriştiğimiz işlerde muvaffakiyet vaat eden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiçbirinde, milletimin hakkımdaki itimadını sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün, aynı iman ve katiyetle söylüyorum ki, milli ülküye, tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin büyük millet olduğunu, bütün medeni alem, az zamanda bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkişafıyla, atinin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.

Türk Milleti!

Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.

Ne mutlu Türküm diyene!

Mustafa Kemal Atatürk

Ankara, 29 Ekim 1933

Atatürk diyor ki,

Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her mahlûk için tabii bir halettir, fakat insanda yorgunluğu yenebilecek mânevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlâtları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz.

--------------------------------------------------------------------------------

Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.

--------------------------------------------------------------------------------

Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir fendir.

--------------------------------------------------------------------------------

Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kaste ve fiile dayanan taassupkar hareketlerden sakınıyoruz.

--------------------------------------------------------------------------------

Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.

--------------------------------------------------------------------------------

İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

--------------------------------------------------------------------------------

Ne mutlu "Türküm" diyene.

--------------------------------------------------------------------------------

Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.

--------------------------------------------------------------------------------

Yurtta sulh, cihanda sulh.

--------------------------------------------------------------------------------

Memleketin efendisi hakiki müstahsil olan köylüdür.

--------------------------------------------------------------------------------

Doğruyu söylemekten korkmayınız.

--------------------------------------------------------------------------------

Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir.

--------------------------------------------------------------------------------

Türkiye Cumhuriyeti mutlu, zengin ve muzaffer olacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

--------------------------------------------------------------------------------

Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür.

--------------------------------------------------------------------------------

Süngülerle, silahlarla ve kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültür, bilim, fen ve ekonomi alanlarında da zaferler kazanmaya devam edeceğiz.

--------------------------------------------------------------------------------

Zafer, "Zafer benimdir" diyebilenindir. Başarı ise, "Başaracağım" diye başlayarak sonunda "Başardım" diyebilenindir.

--------------------------------------------------------------------------------

Egemenlik verilmez, alınır.

--------------------------------------------------------------------------------

Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir.

--------------------------------------------------------------------------------

Öğretmenler: Yeni nesiller sizlerin eseri olacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Biz Türkler tarih boyunca hürriyet ve istiklale timsal olmuş bir milletiz.

--------------------------------------------------------------------------------

Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir bütünlük gösterdiği için başarılı olmuştur.

--------------------------------------------------------------------------------

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

--------------------------------------------------------------------------------

Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.

--------------------------------------------------------------------------------

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

--------------------------------------------------------------------------------

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

--------------------------------------------------------------------------------

Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.

--------------------------------------------------------------------------------

Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.

--------------------------------------------------------------------------------

Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.

--------------------------------------------------------------------------------

Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

--------------------------------------------------------------------------------

Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.

--------------------------------------------------------------------------------

Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

--------------------------------------------------------------------------------

Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

--------------------------------------------------------------------------------

Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

--------------------------------------------------------------------------------

Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

--------------------------------------------------------------------------------

Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

--------------------------------------------------------------------------------

Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

--------------------------------------------------------------------------------

Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.

--------------------------------------------------------------------------------

Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

--------------------------------------------------------------------------------

Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

--------------------------------------------------------------------------------

Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

--------------------------------------------------------------------------------

İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?

--------------------------------------------------------------------------------

Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

--------------------------------------------------------------------------------

Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.

--------------------------------------------------------------------------------

Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

--------------------------------------------------------------------------------

Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

--------------------------------------------------------------------------------

Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.

--------------------------------------------------------------------------------

Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

--------------------------------------------------------------------------------

Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.

--------------------------------------------------------------------------------

Müsbet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.

--------------------------------------------------------------------------------

Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmenleri ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

--------------------------------------------------------------------------------

Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.

--------------------------------------------------------------------------------

Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

--------------------------------------------------------------------------------

Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

--------------------------------------------------------------------------------

Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.

--------------------------------------------------------------------------------

Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.

451
Not: Alıntıdır.





Atatürk, geleceği mi görüyordu?


Bazı bilim adamlarına göre geleceği görme yeteneğinin merkezi,diansefal dediğimiz ve sempatik sinir sisteminin birleştiği beyin merkezidir.Bu sinir sistemi,Merkezi Sinir Sistemi denilen ve vücut hareketleri yani bilinçli hareketleri kontrol eden sinir sisteminden büsbütün başkadır.Bilginlere göre ,Diansefal,beynin en eski ,yani atalarımızda ilk olarak gelişen beyin kısmıdır.Belki de tarihten önemli insanın içgüdüleri ile hareket etmesini temin eden altıncı his,beynin bu merkezindeydi.Bugünkü hayatımızda merkezi sinir sistemimizin faaliyeti o kadar fazlaydı ki,”diansefal” altıncı his ortaya çıkarmıyor.Ancak belli sayıdaki kişilerde kendisini gösterebiliyor.Gelecekten haber alabilmek için yetenekler ise daha ender ortaya çıkıyor.Bu görüş doğruya,Atatürk ,Cayce,Messin gibi duyarlı kişilerde beynin bu bölümünü daha faal olduğu düşünülebilir. Beynin bu bölümünün altıncı his ile irtibatı tama olarak nedir? Atatürk’ün yaşamında “geleceği görme” gücünün kanıtları bulunmaktadır.En basit örnek Kurtuluş Savaşı’nda görülmüştür zaten. Örneğin Muhiddin Arabi’nin gelecekle ilgili yazdığı kitabında,büyük ihtimalle Atatürk’ü kastettiği anlaşılmaktadır:



“Devleti Aliyye yıkılacak.Batıdan uzun boylu,mavi gözlü bir adam gelecek.

Baktığı zaman karşısındaki insanı eritecek.Serbest Fırka kuracak.

Adına da Serbest Cumhuriyet denilecek.

Dünyaya milletini tanıtacak ve 15 sene hükümdarlık sürecek”





BULGAR IVAN MANELOF’A SÖYLEDİĞİ KEHANETLER:




Mustafa Kemal başından beri Türk Milleti’nin yaşadığı zor koşullardan sıyırıp çıkaracağını biliyordu.1906’da Bulgar Ivan Manelof ile Selanik’de yaptığı konuşmalardır:



“Bir gün gelecek,ben,hayal olarak kabul ettiğiniz bu inkilapları başaracağım.Mensup olduğum Türk Milleti bana inanacaktır. Düşündüklerim demogoji mahsülü değildir.Bu millet gerçeği görünce arkasından yürür.Saltanat ortadan kalkacaktır.Devlet mütecanis(tek çeşit) bir unsura dayanamayacaktır.Din ve devlet işleri birbirinden ayrılacaktır.Batı medeniyetine döneceğiz.Batı medeniyetine girmemize engel olan yazıyı atarak,Latin kökünden alfabe seçilecektir.Kadın ve erkek arasındaki farklar kalkacaktır.Emin olunuz ki hepsi bir bir olacaktır…”



Atatürk bu konuşmayı yaptığı sırada Abdülhamit ülkenin tek hakimiydi.Ve padişahlık kuvvetli ve kutsal bir kurumdu.



ÖNCEDEN YAPILAN BİR UYARI AMA…

Çanakkale Savaş sırasında Mustafa Kemal Nablus Karargahı ‘nda ikinci defa 7 nci Kolordu Kumandanı olduğu yıllarda yaşanan bu olayı kendisi daha sonra şöyle anlatmıştır:



-“Bir gün Erkanı Harbiye Reisi bana o günkü raporlarını okudu.Basit raporlardı,her zamanki gibi…Yalnız bu raporlarlar içinde bir nokta dikkatimi çekti…”



Evet görünürde hiç bir sonuç çıkartılamayacak bu rapordan Mustafa Kemal inanılmaz bir sonuç çıkartmış ve çok değil bir veya iki gün sonra İngilizler’in büyük taaruzu başlamıştır.Bundan sonrası Mustafa Kemal’in kendi ağzından:



“Yataktan kalktım,giyindim.İş odasına girerek bir muharebe emri yazdım."

Emirde şunlar yazıyodu:



“Düşmam 19 Eylül akşamı taaruz edecektir.” “Sonra bu emre alınması gereken tedbirleri ilave ettim.Bu emri Grup kumandanı olan Liman Fon Sanders Paşa’ya da gönderdimÇok hürmet ettiğim bu zat,benim raporuma gülmüş ve ‘ihtiyattan zarar gelmez” diye bana da bir şey söylemeye lüzum görmemiş”



19 Eylül gecesi kolordu kumandanları telefon başında çağırarak verdiği emirlerin ve alınması gereken tedbirlerin yerine getirilip getirilmediğini sordu.Kendisine tüm tedbirlerin alındığı bildirildi.Ancak ne yazık ki,kolordu kumandanları da böyle bir emri ciddiye almamışlar ve gerekli hiç bir önlemi almamışlardı. Mustafa Kemal gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığını öğrenmek için bir müddet sonra telefon açtı… Olayın sonucunu yine Mustafa Kemal’den dinleyelim:



“Ben daha telefon konuşmamı bitirmeden,düşman topçusu muharebe hattımız üzerine ateş etmeye başladı.Gece muharebe ile geçti.Benim ordumun sağ cenahındaki ordu yarıldı,esir oldu ve boş kalan cepheden geçen düşman süvarileri Leyman Fon Sanders’in karargahına bastı.Hakikat anlaşılmıştı.Fakat neye yarar…”





DÜŞMAN DONANMASI İLE İLGİLİ KEHANETİ…




Almanya ile birlikte,Birinci Dünya Savaşı’na giren Osmanlı İmparatorluğu her şeyini kaybetmiş durumda idi. 30 Ekim 1918’de imzaladığı Mondros mütarekesi ile Türk topraklarını kaybettiği gibi yavaş yavaş tarih sahnesinden de silinmeye başlamıştı… İstanbul’un işgal edildiği günlerde,İstanbul’a dönen Mustafa Kemal düşman zırhlılarını Dolmabahçe önünde gördüğü zaman üzüntüyle:

“Geldikleri gibi gidecekler..”

Daha sonrasını zaten biliyoruz.Sonuç olarak geldikleri gibi gittiler. İşin ilginç tarafı Nostradamus’un da bu konuyla ilgili bir kehanetinin bulumasıdır.”Centurien” adlı kitabdaki kehanet şu şekildedir:



Kongre başkanını tutan devlet adamları

İşgal kuvvetlerince sürülecek Malta’ya

Girilmiş İstanbul’a alınmış Rodos Adası

Ama geldikleri gibi gidecekler



4 Eylül 1919’da hatırlanacağı gibi Sivas Kongresi toplanmıştı.Kongre Başkanlığı’na, işgal kuvvetlerine karşı açıkça tavır alan Mustafa Kemal seçilmişti.Kurtuluş Savaşı’nı ve Atatürk’ü destekleyen İstanbul’daki mecliste olan milletvekilleri de işgal kuvvetlerince Malta Adası’na sürgüne gönderilmişti.Bu hatırlatmanın ışığında dörtlük bir kere daha okunursa ,durum daha iyi anlaşılacaktır





MUSTAFA SAGİR’İN CASUS OLDUĞUNU İLK KONUŞMADA BİLMESİ…



16 MART 1920’de İstanbul’un işgal edilmesi üzerine ,Kemalettin Sami Paşa Anadolu’ya Geçerken gemide bir Hintli ile tanışır.Bu adam Mustafa Sağır’dir. Milli Harekete yardım için Hint müslümanlarını’nın kendisini gönderdiklerini söyler.Böylelikle paşayı etkilemiştir.Ankara’ya telgraf çeken Sami Paşa,Mustafa Sagir’e ilgi gösterilmesini ister.Bir süre sonra Sami Paşa Atatürk’e Hintliyi anlatır ve görüşmesini rica eder.Ertesi gün Atatürk ,Mustafa Sagir’i kabul eder. Bu görüşme uzun sürer.Hintli gönderilir.İki paşa yalnız kalınca Atatürk:

“Bana bak Kemal bu adam casus!…” der Sami paşa:”Aman paşam siz de çok şüphecisiniz” diyerek Atatürk’e inanmaz. Atatürk konuşmayı keserek yaveri Hayati Bey’i çağırır ve şu emri verir:



-“Bu Hintli İngiliz Casusu olacak..Kendisini takip etsinler.Mektuplarını da sansürde çok dikkatli okusunlar...”



Bundan sonra mektuplar o zamanlar kimya hocası olan Avni Refik Bey’e verilir.Bir iki tecrübeden sonra gizli yazılar bulunur.Mustafa Sagir yakalanarak suçu itiraf ettirilir ve idam edilir.





GÖZLE GÖRÜLMEYEN YERİ BİLMESİ…


Sakarya Savaşı’ndan sonra bir subay cepheden alınan bilgileri Başkomutan Mareşal Gazi Mustafa Kemal’e okuyordu.Kağıttaki notta cephe komutanlarından biri ,Seyit Gazi’nin kuzey-doğu tarafında bir düşman fırkasının göründüğünden bahsediyordu… Bunun üzerinde Mustafa Kemal kaşlarını çatarak:

“ Hayır!..Orada düşman yoktur..İyi baksınlar..”

Subay öğle yemeğinde geri geldi.Biraz da sıkılarak: -

“Haber aldım komutanım.Bahsedilen yerde düşman yoktur.”

452
AŞAĞIDAKİ YAZIYI BİR ORTAOKUL ÖĞRENCİSİ OKULUNUN DUVAR GAZETESİNE

YAZMIŞ.

İNANILMAZ GUZEL VE FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI

BENCE İYİ DE YAPMIŞ.





Bu ülkede yasayan her insanın bağımsızlığını ve demokrasisini

borçlu olduğu

insan:

ATATÜRK...



Gençliğinde kot pantolon giyememiş.



Sevgilisinin elinden tutup hasılat rekorları kiran bir sinema filmine gidememiş...



Padişah ona Trablusgarp Cephesi'nde görev verdiğinde, lüks uçak

şirketinin,first class koltuğunda viskisini yudumlayarak görev yerine gidememiş...



Halkına bağımsızlık fikrini anlatabilmek için kortej

esliğinde Mercedes'lerle gezememiş Anadolu'yu...



Kurtuluş hareketini başlatmak için 19 Mayıs'ta Samsun'a ayak basan

ayağında spor ayakkabısı ya da kovboy çizmesi yokmuş...



Kazandığı her savaştan sonra savaş sahasına fırlayıp moral veren

mini etekli ponpon kızlar da yokmuş...



Tarih kitaplarına bakılırsa, Yunanlıları İzmir'den denize

döktükten sonra timsah yürüyüşü de yapmamışlar...



Ülkesinde yapacağı devrimleri, unutmamak için not

alacağı bir cep bilgisayarı olmadığı gibi, kendisine suikast girişiminde

bulunacakları da cep telefonundan öğrenememiş!



Atatürk için üzülüyorum. Dağ gibi adam, bir radyo programına faks

çekemeden, İsmet Pasa için Safiye Ayla'dan bir istek parçası isteyemeden

gitti ..



Lozan Zaferi'nden sonra veya Cumhuriyet'in ilanından sonra

arabaya atlayıp sabahlara kadar korna çalıp, elinde bayraklarla sokaklarda tur

atamadı.



Evinin balkonuna çıkıp, bir şarjör mermiyi havaya sıkamadı.

Atatürk'e üzülüyorum...



Sen kalk, dört kadınla evlenebileceğin bir

dönemde dünyaya gel, sonra değerini bilmeyip tek kadınla evlilik sistemini

getir. Aaaah ah...



Çılgın diskolara gitmek, sabahlara kadar içip, içip rock yapmak,

babasının mercedesini alıp söyle bir Emirgan turu çekmek dururken...



Bunları yapmadı Atatürk...



Keyif çatmadı...

Tüm hayatını ülkesinin kurtuluşuna ve uygarlaşmasına harcadı...



İSTE ONUN İÇİN BÜYÜK ADAMDI ATATÜRK HER FIRSAT ELİNDE VARDI. O İSE

SADECE BU MİLLETİN BAGIMSIZLIGINI İSTEDİ.



BÜTÜN SUÇU



2 KADEH RAKI İÇMEKTİ



O KADAR...



Alıntı.

453
İşte, Atatürk'ün isminin marka (model) adı  olarak kullanıldığı bir bilgisayar.

Belgenin gerçekliği tartışılır.






454
Atatürk bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihi başarılarını, Türk halkına ilham veren liderliğini, modern dünyanın ileri görüşlü anlayışını ve bir askeri lider olarak kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır... Çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan özgür Türkiye'nin doğması, yeni Türkiye'nin özgürlük ve bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan ve o zamandan beri koruması, Atatürk'ün Türk halkının işidir. Şüphesiz ki, Türkiye'de giriştiği derin ve geniş inkılaplar kadar bir kitlenin kendisine olan güvenini daha başarı ile gösteren bir örnek yoktur.  

John F.KENNEDY

(A.B.D.Baskanı, 10 Kasım 1963)  

Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkan kalmamış olmasıdır. Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken kendisine onun fikrince bütün Avrupa'nin en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa'nin en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal olduğunu söyledi.  

Franklin ROOSEVELT

(A.B.D.Baskanı, 10 Kasım 1963)  

Asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye'nin, dünyanın en ileri memleketleri arasında hakettiği yeri almasını sağlamıştır. Keza O, Türklere, bir  milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir.  

General Mc ARTHUR

Dünya sahnesinden tarihin en dikkatli, çekici adamlarından biri geçti.  

Chicago Tribune

Savaş sonrası döneminin en yetenekli liderlerinden biri.  

New York Times

İnsani teslim alıcı fevkalade önderlik kuvveti vardır. O, tetiktir, hazır cevaptır, dikkati çekecek kadar zekidir.  

Gladys Baker (Gazeteci - ABD)

O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan basit bir diktator değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmağa uğraşan bir kahramandı.  

Prof.Walter L.WRIHT - Almanya

Atatürk Türkiye'yi tek düşmanı kalmaksızın bırakmıştır. Bu zamanımızın hiçbir devlet şefinin başaramadığıdır.  

Alman Volkischer Beobachter Gazetesi

Almanya, ATATÜRK'ün eserine ve mücadelesine hayrandır. Onda, tarihi eseri, özgürlüğü seven bütün milletler için bir sembol olarak kalacak kudretli bir kişilik görmektedir.  

Berlin, Alman Ajansı

Istirap çeken dünyada barış ve esenliği yeniden kurmak ve insanlığın yalnız maddi değil, manevi gelişmesini sağlamak isteyenler Atatürk'ün iman verici ve yön göstericiliğinden örnek ve kuvvet alsınlar.  

Prof. Herbert MELZIG (Alman Tarihçi)  

Kendisinin tarihi büyüklüğü, eseri olan yeni Türkiye'ye bakılarak bu günden ölçülebilir.  

Çelik gibi azim ve gayreti, uzağı gören akıl ve hikmetle birleşmiş olan bu gerçek halk önderi ve devlet adamı; Anadolu dağlarının en uzak ve ıssız köşesindeki köylere bile başka bir ruh aşılamıştır.  

Illustrierte Dergisi - Almanya

O, kendi milleti ve beşeriyet alemi için beslediği muhabbetle, bir dahinin neler yarattığına dair, cihana fevkalade heyecanlı bir sahne seyrettirmektedir.  

Herbert MELZIG - Almanya

Eski Osmanlı imparatorluğu bir hayal gibi ortadan silinirken, milli bir Türk Devleti'nin kuruluşu, bu çağın en şaşırtıcı başarılarından birisidir. Mustafa Kemal, yüce bir eser ortaya koymuştur. Atatürk'ün parlak başarısı bütün sömürgeler için bir örnek olmuştur.  

Prof. Maurice BAUMANT- Fransa

İnsanlığın bütün belirtileri O'nda kendini hemen gösteriyor.  

Noelle Gazetesi - Fransa

Çok büyük bir adamdı... bir siyasi dahiydi.  

Fransiz Excelsior Gazetesi

Dünyanın, çağdaş, en büyük kişilerinden biri.  

Le Jour-Echo de Paris

Atatürk'un yurt kurtarıcı olduğunu, milletlerin en vefalısı olan Türkler asla unutmayacaklardır.  

Noell Roger Gazetesi - Fransa

Karşımdaki bu büyük adamda, keşfettiğim bu büyük meçhulde maharet ve karakter o kadar iyi işlenmişti ki, sözlerinde hiçbir şüphe aranamazdı.  

Claude Farrer (Fransiz Yazar)

Asırları aşan adam !..  

Fransa, Paris Basını

Bu günün Türkleri, yüzyıllar önce Avrupa’yı titreten canlı millet durumuna erişmiştir. Ve bu akşam O büyük ölünün başında bekleyen Türkiye, güçlü ve dipdiri Türkiye'dir.  

Pierre Dominique (Fransiz Gazeteci)

Akıllı ve barışçı yöntemlerle gerçekleştirdiği eseri halkların tarihinde izlerini bırakacaktır.  

Albert LEBRUN  

Fransız Cumhurbaskanı

Mevcut rütbelerin hepsini kaldırdığı bir memlekette, bu adam, bütün rütbeleri, kazanmıştır. O memlekete, bulabilecek en şerefli isim O'na verilmiştir.  

Mercel Sauvage (Fransiz Gazeteci)

Bu, insanlığa denenmiş bir felsefe örneği olarak sunulabilir. Atatürk yüzyıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı.  

Gerrad Tongas (Fransiz Yazar)

Atatürk öldü. Barış kubbesinin Doğu sütunu yıkıldı. Artık evrende barışı kimse garanti edemez. Nitekim Avrupalı devlet adamları; O'nun 1930'da yaptığı uyarı ve tavsiyeleri dinlememiş ve dünyayı 1939 yılında ikinci büyük savaş felaketinin içine sürüklemişlerdir.  

Sanerwin Gazetesi - Fransa

Yeni Türk Devleti ile Ankara Andlaşması'nın imzalanması nedeniyle; "Bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı" diyenlere Fransız Başbakanının Mecliste verdiği cevap:  

"Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir andlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.  

Fransız Basbakanı BRIAND (1921)

Denilebilir ki onsuz, İslam alemi yolunu bulabilmek için elli  yıl daha bekleyecekti.  

Berthe Georges Gaulis - Fransa

O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, O'na çok uzaklardan bakmak gerekir.  

Claude FARRER - Fransiz Edibi

Türkiye tarihi, bugün her zamandan çok Batı ve Avrupa tarihinden ayrılmaz bir haldedir. Ve Atatürk'ün bu yöndeki  gayretleri sonuçsuz kalmamıştır. Memleketlerimiz arasındaki yüzyılları aşan dostluk, bu gelişmenin temel öğelerinden biridir.  

Charles De GAULLE - Fransa

Sırasıyle ihtilalci ve asi, sonradan muzaffer bir kumandan olan "Türklerin babası" Yeni Türkiye'yi yarattı, sultanları kovdu, kadınlara hürriyet verdi, fesi kaldırdı, ülkesinde radikal bir inkılap yaptı.  

Soir - Paris, Fransa

O, Türkiye'nin önceki kuşaklarından hiç birine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sagladı. Başarıları, Türkiye'nin Avrupa devleti olmasını sağladı, yakın doğunun tarihini değiştirdi.  

Times Gazetesi - Ingiltere

Kemal Atatürk'ün karakterinin bir cephesini göstermek itibariyle bir noktayı hatırlatmak isterim. Bize savaşlarından birini anlatıyordu. Birdenbire durdu: "Görüyorsunuz ya", dedi. "Birçok zaferler kazandım. Fakat bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum." Cesaret ve zekasından başka yüreği bu kadar yüce olan böyle bir şef'in, yurdu için mucizeler yaratmış olmasına şaşılabilir mi?...  

George BENNES

Vu Gazetesi- Fransa (1938)

Devrin yüksek şahsiyetleri kitaplarda, konferanslarda Türkiye'nin asla değişmeyeceğini ve değişmeden öleceğini ilan etmişlerdi. Halbuki ölmeden değişti. Hem de kökünden ve baştan aşağı değişti. İnançlar, gelenekler, yöntemler yıkıldı. Son döküntülerini de yabancı zırhlıları ve kapütülasyonlar gibi memleketten sürüp attılar. Türkiye, ruhunu değiştirmişti. Tamamen ve tasavvur edilmesi mümkün olduğu kadar...  

Raymond CARTIER

Le Nouvelliste Gazetesi - Fransa

Savaş sonrasının en ileri gelen devlet adamlarından biri. Kendi başına bir klas oluşturuyordu ve hemen her açıdan tekdi.  

The Fortnightiy, Londra

Avrupa, savaştan sonra belirmiş az sayıdakı yapıcı devlet adamlarından birini kaybetti.  

Spectator - İngiltere

Çağımızda hiçbir isim Atatürk'ün adı kadar büyük saygı yaratmamıştır.  

Observer - İngiltere

İngiltere önce, cesur ve asil bir düşman, sonra da sadık bir dost olarak tanıdığı büyük adamı selamlamaktadır.  

Sunday Times - İngiltere

O, benzeri olmayan bir devlet adamı idi. Diktatörlerin tahammül edemedigi serbest bir nizamla, demokrasilerin başaramadığı ve başaramıyacağı işler yapmıştır. Tarihte böyle adamlar devirlerine kendi adlarını vermişlerdir.  

Word Price - İngiltere

Savaş Türkiye'yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Milletini yeniden dirilten Atatürk'un ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın O'nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey  değildir.  

Winston CHURCHILL

İngiltere Başbakanı

Atatürk, Türk Milleti'nin ruhunda Türk Bayrağı gibi dalgalanan bir baştı.  

Daily Telegraph - İngiltere

Cumhuriyet Türkiyesi'nin Devlet Başkanı Kemal Atatürk, diğer önderlerde görmeye alışmadığmız şu değerli nitelikleri kişiliğinde toplamış bulunuyor: alçak gönüllülük, yeterlik ve başarı...  

The Truth - İngiltere

O genç ve dahi Türk şefinin o esnada Çanakkale’de bulunması, müttefikler bakımınden talihin en acı darbelerinden biridir.  

Alan Moorehead (İngiliz Yazar)

Atatürk, eskimiş bilimlerle boş yere kafasını yormamış olduğundan daha taze ve cesur düşünen bir önderdir. Kendisi için, bugünkü Avrupa'nın en güçlü Devlet Adamıdır diyebileceğimiz Atatürk, hiç şüphesiz devlet adamlarının en cesur ve orjinalidir.  

Herbert Sideabotham (İngiliz Yazar)

Herhangi bir olayı derinliğiyle kavramak, çıkar yolu görüp birdenbire harekete geçmek iktidarı, O'nun eşsiz otoritesinin başlıca kaynaklarından biridir.  

Grace Ellison (Ingiliz Gazeteci - 1923)

O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi.  

Emanullah HAN

Afgan Krali

Bu Türk Milleti yastadır. Çünkü yeni Türkiye'nin yaratıcısı olan eşsiz şefini kaybetmiştir.

Stipsi Gazetesi - Arnavutluk

Büyük düşüncelerin adamı... bir devlet mimarıydı.  

Neue Freie Presse, Viyana - Avusturya

Atatürk öyle bir insandır ki, hayali değildir. İstediğini bilir, bildiğini yapar, yapamayacağı birşeyi de istemez.  

Avusturyali Heykelci KRIPPEL  

Atatürk, yirminci asrın en büyük gerçeğini yaratan adamdır.  

Nasyonal Tidende - Belçika

Milletine bu kadar az zamanda bu ölçüde hizmet edebilen tek devlet adamı Atatürk'tür.  

Libre Belgique - Belçika

Hiçbir memleket, yeni Türkiye'nin Ata'sı tarafından başarılan kadar güçlü, hızlı ve kökten bir yenilik hamlesine erişmemiştir.  

Dness Gazetesi - Bulgaristan

Mustafa Kemal yeni Türkiye'nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yep yeni, güçlü bir millet yaratmış, essiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle herkesi kendine inandırmıştır.  

Ma Shao-Cheng (Çinli Yazar)

Atatürk, şahsiyet ve yeteneğin dev gibi bir simgesi idi, O, yirminci yüzyılın en görkemli olayını yaratan adamdı.  

National Tidence Gazetesi - Danimarka

Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, savaş sonrası dünya tarihinin en önemli simalarından biri idi.  

Hufvud Stadbladet Gazetesi - Finlandiya

Dünyanın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri.  

Star of India - Hindistan

Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna savaşan bütün milletlerin önderiydi. O'nun direktifleri altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk.  

Bayan Sucheta KRIPALANI

Hint Parlamento Heyeti Baskanı  

Atatürk gibi insanlar bir nesil için doğmadıkları gibi belli bir devre için de doğmazlar. Onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihinde hüküm sürecek insanlardır.  

Tahran Gazetesi - İran

Atatürk yalnız kahraman milletinin büyük bir şefi olmakla kalmamıştır. O, aynı zamanda insanlığın da en büyük evladı olmuştur.  

İran Gazetesi  

Dünya, çağımızın en dikkati çekici adamlarından birini kaybetti.  

Palestine Post - İsrail  

Mustafa Kemal Atatürk, kuşkusuz 20. yüzyılda dünya savaşından önce yetişen en büyük devlet adamlarından biri, hiçbir millete nasip olmayan cesur ve büyük bir inkılapçı olmuştur.  

Ben Gurion  

Israil Basbakanı (1963)

O, olmasaydı modern Türkiye olmazdı. O'nun sayesinde Türkler, O'nun olağanüstü eserini izleyebilecekler ve zaten dünyaca pek yüksek olan onurlarını daha fazla yükseltebileceklerdir.  

Nya Dagligt Gazetesi - İsveç  

Türkiye'yi yaratan, tarihimizin bu en Büyük Adamını başımı en derin hürmetle eğerek selamlarım.  

Prof. MORRF - İsviçre

Yalnız bir asker değil, aynı zamanda yüzyılımızın bir daha göremiyecegi bir dahi idi.  

Prof. SEKRETAN - İsviçre  

Hayatının sonuna kadar milleti'nin mutlak güveni ile kurduğu devletin başında muzaffer kumandanının kişiliği, eşi görülmemiş bir karakter örneğidir.  

C.C.SFORZA - Italya  

Üstün iradesi, tükenmez cesareti ve eşsiz seziş ile hasımlarını dize getirdi. Fazilet ve ciddiyeti, üç yılda memleketine yalnız askeri degil, aynı zamanda tam ve doyurucu bir siyasi zafer kazandırdı.  

F.Perrone Di San Martino (Yazar)  

Atatürk'ün ölümü ile Yakın Doğu'nun gelişmesine birinci derecede etken olan son derece kuvvetli bir şahsiyet kaybolmuştur.  

Tribuna Gazetesi - Italya  

Şaşırtıcı ve çekici bir kişi. Asker olarak büyük, fakat devlet adamı olarak daha büyük.  

Japon Times  

Yüzyıldan beri Küçük Asya'nın çıkardığı en büyük lider.  

The Japon Chronicle

Büyük adamlar, kuşaklarının başındadır. Türk Milleti'nin başındaki büyük ve dahi Atatürk, politika ve savaş alanlarında yılmayan büyük ve yurtsever bir insandı.  

KERAMA  

Lübnan Basbakani, 10 Kasim 1963  

Kelimenin tam anlamıyla bir yapıcı ve yaratıcı olan Atatürk, dünya haritasında memleketine yepyeni bir sınır çizmiştir...  

Loryan Gazetesi (Lübnan - 1938)  

Atatürk, dünyanın cok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. O, bütün bir tarihin seyrini değiştirmiştir.

Ennehar Gazetesi (Lübnan - 1938)  

Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dahilerdendir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir.  

An Nahar - Lübnan  

Yüzyılımızda, "olmayacak hiçbir sey yoktur" şeklindeki tarihi gerçeği isbatlayan ilk adam olmuştur.

Esti Ujsag - Macaristan  

Dünya, bu savaş ve barış kahramanı büyük adamın ölümü ile yoksul düşmüştür.  

Pester Lioyd Gazetesi - Macaristan  

Türkiye'yi bir arı kovanının ve bütün Türkleri de bal aramağa çıkmış çalışkan arılara benzetiyorum. Nasıl arılar beylerinin etrafında toplanıp çalışırlarsa bütün Türk Milleti bugün büyük dahi Mustafa Kemal etraıinda toplanmışlardır.  

Prof. M.Zaajti Franes - Macaristan  

Çağının, belki de tüm tarihin en olağanüstü kişilerinden biri.  

Egyptian Gazetesi - Mısır  

Atatürk, tarihte, memleketinin en büyük adamlarından biri olarak kalacaktır.  

Le Morgen Bladet Gazetesi - Norveç

Kemal Atatürk, yalnız bu yüzyılın en büyük adamlarından biri değildir. Biz Pakistan'da, O'nu geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever...  

Eyüp Han - Pakistan  

Pakistan Cumhurbaskanı  

Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken, O'nun bakışı ile cihani kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.  

İkbal (Pakistanlı şair)  

O'nun yaratıcı ruhunun ve ateşli yurtseverliğinin harekete geçmemiş olduğu hiçbir alan yoktur...  

Gazeta Polska - Polonya  

Atatürk, tarihte teşkilatçı bir dahi, bir milletin harikalar yaratan yöneticisi ve memleketinin kurtarıcısı olarak kalacaktır.  

Independance Romaine Gazetesi (Romanya - 12 Kasim 1938)  

Bir milleti, uçurumun kenarından sarsılmaz azmiyle kurtaran, kuvvetlendiren, yükselten yöneticiler arasında Atatürk, en birincisidir.  

Timpul Gazetesi (12 Kasim 1938)  

Şöhreti bütün cihana yayılmış olan tecrübeli başkanın yönetimi herkesin sevgi ve saygısını çeken büyük Türk Milleti'nin milli bağımsızlığını devamlı bir başarı ile kuvvetlendirmiş ve yeni milli yapısını yaratmıştır.  

Sovyet Basbakanı Kalinin

Vatanını muhakkak bir parçalanmaktan kurtararak devlet gemisini güvenilir bir limana götürdükten sonra milletinden bir taht istemedi. O, kelimesinin bütün anlamıyla bir insan, essiz bir dahi, kahraman bir asker ve siyaset adami idi...  

Elifba Gazetesi - Suriye  

Atatürk'un başardigi işler mucize ve harika kabilindedir. Birkaç yıl içinde memleketinde yaptığı inkılaplar, birkaç yüzyılda gerçekleştirilmeyecek işlerdir.  

El Tekaddum Gazetesi - Suriye  

Atatürk'ün dehası, tarihte Türk Milleti'nin taşıdığı ruhun faziletine en yüksek örneklerinden birini teşkil edecektir.  

Branko Aczemovic (Büyükelçi - Yugoslavya)  

Türkiye, dost ve düşmanlarının hayran olduğu bir deha adama malik bulunmak bahtiyarlığına erişmiştir.  

Katimerini - Yunanistan

455
"Bu ülkede yasayan her insanin bagimsizligini ve demokrasisini borçlu oldugu insan: ATATÜRK ... Gençliginde kot pantolon giyememis... Sevgilisinin elinden tutup hasilat rekorlari kiran bir sinema filmine gidememis... Padisah ona Trablusgarp Cephesi"nde görev verdiginde, lüks uçak sirketinin, First Class" koltugunda viskisini yudumlayarak görev yerine gidememis... Halkina bagimsizlik fikrini anlatabilmek için kortej esliginde Mercedes"lerle gezememis Anadolu"yu...Kurtulus hareketini baslatmak için 19 Mayis"ta Samsun"a ayak basan ayaginda spor ayakkabisi ya da kovboy çizmesi yokmus...

Kazandigi her savastan sonra savas sahasina firlayip moral veren mini etekli ponpon kizlar da yokmus... Tarih kitaplarina bakilirsa, Yunanlilari Izmir"den denize döktükten sonra timsah yürüyüsü de yapmamislar... Ülkesinde yapacagi devrimleri, inkilaplari unutmamak için not alacagi bir cep bilgisayari olmadigi gibi, kendisine suikast girisiminde bulunacaklari da cep telefonundan

ögrenememis! Atatürk için üzülüyorum. Dag gibi adam, bir radyo programina faks çekemeden, Ismet Pasa için Safiye Ayla"dan bir istek parçasi isteyemeden gitti.

Lozan Zaferi"nden sonra veya Cumhuriyet"in ilanindan sonra arabaya atlayip sabahlara kadar korna çalip, elinde bayraklarla sokaklarda tur atamadi. Evinin balkonuna çikip, bir sarjör mermiyi havaya sikamadi.

Atatürk"e aciyorum... Sen kalk, dört kadinla evlenebilecegin bir dönemde dünyaya gel, sonra degerini bilmeyip tek kadinla evlilik sistemini getir. Aaaah ah... Çilgin diskolara gitmek, sabahlara kadar içip içip rock yapmak, babasinin mersedesini alip söyle bir Emirgan turu çekmek dururken...

Bunlari yapmadi

Atatürk... Keyif çatmadi...Tüm hayatini ülkesinin kurtulusuna ve uygarlasmasina harcadi...





ISTE ONUN IÇIN BÜYÜK ADAMDI..."

456
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / AtatÜrk Sordu??
« : 25 Şubat 2011, 17:23:51 »
Arkadaşlar arama yaptım ama bulamadım..Mutlaka okunması ve ders alınması lazım bu konudan..lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin.




457
Atatürk ve Diğer Türk Önderlerimiz / Atatürk Diyor ki ;
« : 25 Şubat 2011, 17:23:45 »
Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.



 Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.





 Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.





 Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.





 Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.





 Egemenlik kayıtsız ve şartsız milletindir.





 Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.





 Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.





 Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.





 Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.





 Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.



 Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.



 Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.



 Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.



 Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.



 Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.



 Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.



 Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.



 Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.



 Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.



 Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.



 İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?



 Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.



 Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.



 Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.



 Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.



 Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.



 Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.



 Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.



 Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.



 Müsbet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.



 Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmenleri ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.



 Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.



 Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.



 Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.



 Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.



 Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.

458
Oyun Hileleri / SWAT 4 oyun hilesi
« : 24 Şubat 2011, 17:09:58 »
SWAT4/-Yasak-/System/swat4.ini dosyasını açın ve [Engine.GameEngine] bölümünü bulun.
 

Bu bölümün altına
 

EnableDevTools=False

EnableDevTools=True
 

satırlarını ekleyin.
 

Şimdi, oyun esnasında [~] basın, konsolu açın ve aşağıdaki hile kodlarından birini girin:
 
 

behindview 1 - 3. kamera açısı.
 

behindview 0 - 1. kamera açısı.
 

SetGravity X - Yerçekimi ayarı. (X yerine bir sayı yazın)
 

God - Ölümsüzlük.
 

SetJump X - Zıplama ayarı. (X yerine bir sayı yazın)
 

Ghost - uçma
 

Walk - yürüme (uçma modunu kapar)
 

open [mapname] - Harita adı [mapname] yerine aşağıdaki isimlerden birini girin.
 

Harita isimleri

Entry

MP-ABomb

MP-ArmsDeal

MP-AutoGarage

MP-Casino

MP-Courthouse

MP-DNA

MP-FairfaxResidence

MP-Foodwall

MP-Hospital

MP-MeatBarn

MP-PowerPlant

MP-RedLibrary

MP-Tenement

MP-Training

SP-ABomb

SP-ArmsDeal

SP-AutoGarage

SP-Casino

SP-ConvenienceStore

SP-DNA

SP-FairFaxResidence

SP-FoodWall

SP-Hospital

SP-Hotel

SP-JewelryHeist

SP-RedLibrary

SP-Tenement

 
 


459
Bot Kazanması yüksek olan kartlara giriyor sadece. Eli iyi değilse Fold    deyip çekiliyor. Facebooktan birtane hesap açıyorsun pokeri  yüklüyorsun   daha önceden üstünce chip olan bir hesabın varsa botun  hesabına   50000000$ at. sonra botu kur çalıştır. Aynı anda 5 bot birden    çalıştırırsan 1 haftaya kalkmaz 1b görebilirsin. Pokere masalarının    çoğunda isimsiz (privacy) yazanların çoğu bottur.
 

%100 Otomatik, oyunlara girer, popup ları kapatır, hata olunca yeniden    yükler. En iyi eli oynar ve sonrasında karar vermek için küsuratları    hesaplar
 

Kullanıcı profillerini ayarlamaya izin verir. Eğer az rakip kaldıysa    oyun seker, Eğer körler çok büyük ya da küçükse oyun seker, Kullanıcı    resmini düzenlemeye izin verir. Rakiplerin sayısını tespit eder.    BackgroundBots çoklu çalışır..
 
 
 

Şimdi Olayı Biraz Abartarak Facebook  Texas Holdem Poker Oyun Botu   Sayesinde Ciplerinizi  Çogaltabileceksiniz Üstelik Bu Vermiş Oldugumuz   Yeni Hile Sayesinde  Herhangi Bir Banlanma Yaşamadan Oyundaki  Sıralamayı  Değiştirebilirsiniz.  Öncelikle Aşagıdaki Sekmeden Bunun  İçin Gerekli  Olan Botu  İndirebilirsiniz.
 
 
 
 Zynga Texas Holdem Poker Botunu

Sayfa: 1 ... 26 27 28 ... 99