Forum Zero
ForumZero

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - CagLaYan

Sayfa: 1 ... 14 15 16
239
Oyun Haberleri / Sim City 5 geliyor mu?
« : 25 Eylül 2010, 13:00:06 »
Uzun zamandır şehir inşa simülasyonu Sim City’nin sesi soluğu çıkmıyordu. Fakat bir süredir yeni, beşinci oyunun nihayet geleceğine dair söylentiler arttı. Söylentilerin kaynağı ise oyun dergisi “Games for Windows”.

İnternette üzerinde “Sim City Reborn” kelimelerinin ışıldadığı derginin gelecek sayısının kapağının resmi mevcut. Ayrıca derginin baş redaktörü blog’unda neşeli bir şekilde şunları ifade ediyor: “Aman Tanrım! Müthiş bir şey! Resmi sizden önce gördük! Ha Ha Ha!” Oyuna dair daha fazla bilgi ele geçmezken muhtemel Sim City 5’in oyun prensibi açısından büyük bür yenilikle gelip gelmeyeceği de henüz belli değil. Bu konu eleştirmenlerce serinin üçüncü oyunundan sonra neredeyse hiç değişim olmaması sebebiyle tenkit edilmişti.

(Güncelleme)

EA, Sim City’nin geleceğini kesin olarak teyit etti. Ayrıca yetkililer oyunun ismini de açıkladılar: “Sim City Societies”. Şimdiye kadar her yeni bölüm numarayla adlandırılırken bundan vazgeçen EA bunun sebebi olarak, Sim City Societies’in önceki oyunlara kıyasla yepyeni bir çerçeve içerisinde geleceğini belirtti. Bunun The Sims gibi oyunlara doğru bir kayma mı olacağı henüz belli değil; fakat oyunun adı insanların şehirdeki yaşamı ve etkileşiminden daha fazlası geleceğini söylüyor. Basında çıkan doğrulanmamış bazı haberlere göre önümüzdeki hafta bazı detaylar ile ilk ekran görüntüleri yayımlanacak.

240
Oyun Haberleri / Sony, PlayStation 3 için indirim planlıyor
« : 25 Eylül 2010, 12:59:20 »
Financial Times, Sony’nin ABD müdürü Sir Howard Stringer’e istinaden yaptığı haberde Sony’nin halihazırda konsernin PlayStation 3’ün fiyatını ne kadar düşürebileceğini araştırdığını bildirdi. Habere göre Stringer, iyi iş modeli nedeniyle rakibi Nintendo’yu övdü.

Gecikmiş başlangıcı sebebiyle PlayStation 3, satış rakamlarında Microsoft Xbox 360’ın çok gerisinde seyrediyor, fakat Nintendo o kadar erken start almadığı halde Wii daha iyi satıyor. VG Chartz’a göre Microsoft şimdiye kadar yaklaşık 10 milyon Xbox 360 ve Nintendo da 8,17 milyon Wii sattı, fakat Sony’nin rakamları 3,42 milyonda kaldı.

Bunun sebeplerinden biri kesinlikle Sony’nin konsolonun BluRay sürücü dahil takribi 600 Euro’yu bulan nispeten pahalı olan fiyatı. Xbox 360 ise HD DVD sürücüsü olmadan 350 Euro gibi bir fiyata satın alınabiliyor. Daha düşük verimli Wii ise yaklaşık 250 Euro tutuyor.

Sony’nin ABD müdürü Stringer, Financial Times’e rakibi Nintendo’nun “iyi iş modeli”ni övdü, fakat Stringer Wii’yi PS3 için tamamlayıcı bir ürün olarak gördüğünü de belirtti. Fiyatın önemli bir rol oynadığını ifade eden Stringer, PS3 için fiyat indirimi müjdelemezken Sony’nin şu an bunun üzerinde durduğunu kaydetti. Financial Times ismi verilmeyen analistlere istinaden Sony’nin fiyatı tam yılbaşında 100 Dolar kadar düşüreceğini belirtti.

241
Oyun Haberleri / Quake 4’e 1.4.2 yaması yayımlandı
« : 25 Eylül 2010, 12:58:31 »
id Software’nin muhteşem aksiyon oyunu Quake 4 için yeni bir yama yayımlandı. Yama oyun içindeki muhtelif hataları gideriyor ve bazı iyileştirmeler getiriyor. 267 MB boyutundaki dosyaya ulaşmak için buraya Message to show when link is hided  tıklayıp açılan sayfadan download butonuna tıklayabilirsiniz.

242
Yeni nesil konsollar pazarında önderlik rekabetini kaptırmamak için Microsoft GTA serisinin 4. oyununun yapımcılarına toplam 50 milyon Dolar ödeyecek, böylelikle oyun sadece eşzamanlı olarak PS3’e çıkmamakla kalmayıp ayrıca Xbox 360 sürümünde özel içeriğe de sahip olacak.

Xbox 360, önümüzdeki sene Grand Theft Auto IV için çıkacak iki episod paketi formatında ek içerikle buluşacak. İlk episod paketi 2008 martı için planlanırken ikincisi sonraki yıl içerisinde raflarda yerini alacak. Microsoft böylelikle eski PlayStation 2 sahiplerini kendi konsoluna bağlayacak; zira oyun her ne kadar Sony PlayStation 3 için de çıkacak olsa ek paketlerden vazgeçmek zorunda kalacak. Episodların fiyatı – Microsoft her içerik genişlemesi için 25 milyon Dolar ödüyor – oldukça yüksek olacak, hem de ana paket harici fiyat. GTA serisinin şiddetli tesiri altındaki hayran kitlesine ve Sony, Nintendo ve Microsoft arasındaki daimi konsol savaşının arka planına bakıldığında bunun belirleyici bir adım olduğu anlaşılıyor.

Take Two’nun müdürü Strauss Zelnick, Microsoft’un anlaşmasına rağmen dördüncü GTA paketinin PS3 satışlarına olumlu etki yaapcağını düşünüyor. Kanaatine göre bu oyun tüm konsol oyuncuları için bir “gereklilik”, ki böylece PS3 de bundan payını alacak. Zelnick ayrıca oyunun konsol versiyonları arasında, konsolların birbirinden farklılık gösterdiği basit gerçeği doğrultusunda, küçük farklar olacağını açıkladı. GTA IV bu sebepten PlayStation 3 ve Xbox 360 için aynı olmayacak, verdikleri oyun hissiyse çok yakın olacak. Serinin son oyunu bu yılın ekim ayında rafları süsleyecek.

243
Teknoloji-İnternet Haberleri / Teknoloji Haber leri .
« : 25 Eylül 2010, 12:54:50 »
Facebook'un sırrı ortaya çıktı : Message to show when link is hided
Facebook'un fendi Apple'ı yendi : Message to show when link is hided
17 yıldır ABD'nin en zengini : Message to show when link is hided
2013'te dünyayı bekleyen tehlike : Message to show when link is hided
Windows XP kullananlara kötü haber! : Message to show when link is hided
Bill Gates'ten şaşırtan açıklama : Message to show when link is hided
Facebook cep telefonu mu geliyor? : Message to show when link is hided
Google mahremiyeti ortaya saçmış! : Message to show when link is hided
Bu araçlar güneş enerjisiyle çalışıyor : Message to show when link is hided
Bilgisayarda patates kızartması : Message to show when link is hided
Cepte 'rumara' dönemi başlıyor : Message to show when link is hided
Telefon markasına göre kişilik analizi : Message to show when link is hided

244


TRT Müzik Genel Müdürü Necati Göksel, Ajda Pekkan ile Ziynet Sali'nin dekoltelerine mozaik atan Müzik Haber'i hazırlayanları uyardığını açıkladı


Milliyet gazetesinin haberine göre, TRT Müzik kanalında yayınlanan Müzik Haber isimli magazin programında Ajda Pekkan ile Ziynet Sali’nin dekoltelerine mozaik atılması tartışma yarattı. Pekkan’ın, Ramazan Bayramı’nda Kıbrıs’ta verdiği konser sırasında yırtmacından görünen iç çamaşırı hem mozaiklendi hem de yazıyla kapatıldı. Aynı uygulama Ziynet Sali’nin göğüs dekoltesine de yapıldı.

TRT Müzik Genel Müdürü Necati Göksel ise mozaik işlemini, denetim endişesiyle, programı dış yapım olarak hazırlayan yapım şirketinin yaptığını belirterek şöyle konuştu: “Arkadaşlar görüntüler denetime takılır diye fazlaca abartmış. Kendilerine kızdım. ‘Bir daha herhangi bir blurlama yapmayın. Bir görüntünün yayınlanmasının sakınca teşkil edeceğini düşünüyorsanız yakın plan alın ya da hiç almayın’ dedim. Ama bir görüntüyü hem yayınlayıp hem üzerini kapatmaya çalışmak bana çok da mantıklı gelmiyor.”

Programın yapımcısı Sinan Üstünel ise “Ajda Pekkan’ın sahne aldığı otelin yazısını blurlarken görüntü kaymış. Bu sadece teknik bir hata” diye konuştu.


245


ÖSYM KPSS tarihlerini açıkladı! KPSS sınavının tarihi ne zaman?- (Eğitim haberleri)
İptal edilen ÖSYM KPSS sınav tarihleri belli oldu.2010-ÖSYM KPSS Lisans Eğitim Bilimleri Sınavı ne zaman yapılacak?

İptal edilen KPSS sınav tarihleri belli oldu.2010-KPSS Lisans Eğitim Bilimleri Sınavı da 31 Ekim'de yapılacak.

KPSS'de kopya iddiaları sonrası iptal edilen Lisans Eğitim Bilimleri oturumu iptal edilen Tıpta Uzmanlık Sınavı ve yine iptal edilen Akademik Lisansüstü Eğitim Sınavı'nın yapılacağı tarihler belirlendi.

Kopya iddiaları sonrası iptal edilen Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS)'nın Eğitim Bilimleri bölümü 31 Ekim'de yapılacak. ÖSYM tarafından yapılan açıklamada eğitim bilimleri sınavı 31 Ekim tarihinde yapılacağı belirtildi. Öte yandan yine ileri bir tarihe ertelenen Tıp Uzmanlık Sınavı (TUS) ise 5 Aralık tarihinde yapılacak.

ÖSYM BAŞKANI ALİ DEMİR RÖPORTAJI

KPSS skandalının deprem etkisi yarattığı Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nin (ÖSYM) başına atanan Prof. Dr. Ali Demir, 'soruların sızması'yla ilgili yorum yapmadı, “Birinci önceliğimiz sınav takvimi olacak” dedi.

Prof. Dr. Ünal Yarımağan'ın istifasının ardından geçici olarak ÖSYM Başkanlığı'na getirilen Demir, Anadolu Ajansı muhabirlerinin sorularını yanıtladı. Göreve daveti onur verici bulduğunu dile getiren Demir, “Zor bir görev. Fakat Türkiye'de özellikle hak ve adalet duygusunun zedelenmemesi için korunması gereken bir kurum. Mutlaka kurumun Türkiye'deki saygınlığını tesis etmemiz gerekir” diye konuştu. “Yapılacak ilk sınav KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı olacak” diyen Demir, adaylara da Paniklemelerine paniklemelerine gerek yok. Süreç sağlıklı bir şekilde işleyecek” diye seslendi. Demir'in bazı sorulara yanıtları şöyle:

İlk olarak neler yapacaksınız?

Kurumu tanıdıktan sonra, sınav takvimini yapılabilecek en kısa sürede oluşturup onu uygulamaya geçmemiz gerekir. Birinci önceliğimiz sınav takvimi olacak.

KPSS iddiaları nedeniyle ÖSYM'ye eleştirilerden dolayı zor bir görev aldığınızı düşünüyor musunuz?

Ben geçmişe bakma taraftarı değilim. Geçmiş şu anda soruşturma konusu olmuş durumda. Onunla ilgilenmeyip geleceği planlamaya daha çok önem veriyorum, çünkü yapılması gereken işler var.

ÖSYM sınav yapan bir kurum. Bu konularda deneyiminiz var mı?

Tabii ki. Bir öğretim üyesinin, sınav nedir, merkezi sınav nedir, bunlar hakkında bilgisi vardır. Benim de tabii ki var. Zaten üniversite camiasındayız. 1995 yılından beri ben profesör olarak görev yapıyorum. Dolayısıyla Türkiye'deki sınav süreçlerini, sınav işlemlerini biliyoruz.

KPSS'deki gelişmeler için “Ben olsam şöyle yaparım” dediniz mi?

Tabii ki. Bu süreç içerisinde ben de herkes gibi yorumlarımı yaptım. Buranın teknolojiyi kullanması gerekir. İletişim teknolojileri, bilgi güvenliği konusu çok gelişti. Buranın onu en son noktasına kadar kullanması gerekir. Bu konuda bir miktar geri kalmış gibi gözüküyor. Teknolojiyi kullanarak bilgi güvenliğinin en ekstremini kullanmamız gerekir.

ÖSYM'de görevden alınanların yerine atamalar yapacak mısınız?

“Görevden almalar benim ilgi alanım iiçinde değil. Ben mevcut arkadaşlarla süreci yürütmeye çalışacağım.

YÖK Genel Kurulu toplandı

Bu arada YÖK Genel Kurulu dün Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan başkanlığında toplandı. Toplantıda, Türk- Alman Üniversitesi rektörlüğü için başvuran adaylar değerlendirildi, Cumhurbaşkanlığına sunulacak üç rektör adayının ismi belirlendi. Toplantıya verilen arada ÖSYM Başkanı Demir, YÖK Binası'na giderek Özcan'la buluştu. Özcan, toplantı çıkışında bir gazetecinin “ÖSYM Başkanı'nı nasıl seçtiğiniz tartışılıyor. Matematik ve bilgisiyar uzman kişiler demiştiniz, ama kendisi tektsil mühendisi” demesi üzerine Özcan, “Kendisi mühendis yetmez mi mühendislik formasyonu” karşılığını verdi.

246
Spor Haberleri / Maradona'nın 'Milli Takım' Aşkı Bitmiyor
« : 25 Eylül 2010, 12:12:58 »
Arjantinli efsanevi futbolcu Diego Maradona, yeniden  Arjantin Milli Takımı'nın başına geçmek istediğini söyledi.

Maradona, Fox Sports'a yaptığı açıklamada, yeniden bu işi alabilmek için taviz vermeye hazır olduğunu belirtti.

''Milli takımın başına geçebilmek için hayatımı veririm'' diye konuşan Maradona, göreve yeniden başlamak için federasyonun istediği gibi yardımcı antrenörlerinden de vazgeçebileceğini kaydetti.

Diego Maradona, Arjantin Milli Takımı'nın 2010 Dünya Kupası'nda başarılı olamaması üzerine görevinden ayrılmış, Arjantin Futbol Federasyonu, kupadan sonra yola Maradona ile devam etmek istediklerini açıklamıştı.

Maradona'nın ''ekibine dokunulmamasını'' şart koşması üzerine teknik adamın görev süresi uzatılmamıştı

247
Spor Haberleri / Sağlam: Bir İlki Başardık
« : 25 Eylül 2010, 12:11:52 »
Bursaspor  Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, Bucaspor'u da yenip ligde 6'da 6 yaparak kulüp tarihinde bir ilki başardıkları için mutlu olduklarını söyledi.

Sağlam, maçın ardından düzenlediği basın toplantısında, yoğun bir tempo içinde oynadıklarını, gerek ligde gerekse Şampiyonlar Ligi'nde üst düzey karşılaşmalar oynadıkları için ligde her maçta 5-6 oyuncuyu değiştirdiğini belirtti.

Gaziantepspor maçında 5, bu akşamki karşılaşmada da 6 yeni oyuncuya forma şansı verdiğini ifade eden Sağlam, bunun da bazı oyuncuların ilk kez birlikte oynamaları nedeniyle sıkıntı yarattığını vurgulayarak, şunları söyledi:

''Bu süreçte 'iyi oynadık, kötü oynadık, şunu iyi, şunu kötü yaptık' gibi bir değerlendirmede bulunmayacağım. Bucaspor'u da yenip ligde 6'da 6 yaparak kulüp tarihinde bir ilki başardığımız için mutluyuz. Çok önemi bir galibiyet aldık. Bucaspor karşısında aldığımız 3 puana çok sevindik ancak bu maç geride kaldı. Artık Glasgow Rangers maçını düşünmek zorundayız. Bundan sonra her dakika her saniye Glasgow Rangers maçına odaklanmalıyız. Amacımız, bizim açımızdan çok önemli bu karşılaşmada bizi Şampiyonlar Ligi'nde gelecek adına umutlandıracak sonuç almak.''

Sağlam, Insua'nın bu akşamki maçta kendisinden beklenen performansı sergileyemediği yönündeki yoruma, ''Bizim Insua dahil tüm oyuncularımızdan fazla beklentilerimiz var. Hepsinin takıma katkısının fazla olmasını istiyoruz. Insua takıma yeni katıldı. Biraz sabırlı olmalıyız'' dedi.

Bir gazetecinin, ''Sezon başında ligde 6 maçta 6 galibiyet almayı hedeflemiş miydiniz'' sorusuna Sağlam, ''Biz her maça galibiyet için çıkıyoruz. Oyun anlayışımız böyle. Bu sezon Galatasaray, Sivas ve Gaziantep gibi zorlu deplasmanlarda oynadık. Galatasaray ve Sivaspor maçlarından 2-0'lık skorlarla galip ayrıldık. Gaziantepspor maçının sonucu henüz belli değil. Geçen sezon da zorlu deplasmanlardan 2-0 yenik durumdayken galip ayrılmayı bildik. Bundan sonrası için de bu takımın hangi şartlarda olursa olsun kazanmaya oynayacağını söyleyebilirim'' yanıtını verdi..

Bucaspor Antrenörü Toprak Kırtoğlu ise maçın ortada geçtiğini, iki takımın da skoru lehine çevirecek pozisyonlar yakaladığını söyledi.

Bursaspor'un ilk dakikalarda yakaladığı pozisyonu gole çevirdiğini ifade eden Kırtoğlu, ''Biz fırsatları değerlendiremediğimiz için Bursaspor maçın başında bulduğu golle kazandı. 70. dakikadan sonra yakaladığımız pozisyonları değerlendirsek maç berabere bitebilirdi'' dedi.

Kırtoğlu, bir soru üzerine maçta sakatlanan Emre'nin bileğinde şişlik olduğunu belirtti.

248
Spor Haberleri / Bursaspor, Rekorları Alt Üst Ediyor
« : 25 Eylül 2010, 12:11:01 »
47 yıllık tarihinde tüm rekorları alt üst eden Bursaspor, tatil edilen Gaziantepspor maçından da 3 puan alması halinde 6'da 6 yapacak. Tarihinin en iyi sezon başlangıcını yapan yeşil-beyazlı takım, topladığı 18 puanla taraftarının yüzünü güldürüyor. Geçtiğimiz sezon sadece 3 maçlık yenilgiyle şampiyon olan Bursaspor'un, 6 maçtır yenilgi yüzü görmemesi ikinci şampiyonluk için umutları güçlendiriyor.  Teknik direktör Ertuğrul Sağlam'ın takımın başına getirilmesiyle, tüm rekorları alt üst eden Bursaspor, çıtayı çok yukarılara çıkardı. 2008-2009 sezonunun ikinci yarısında teknik direktörlük koltuğuna oturan Ertuğrul Sağlam, takımda çok büyük değişikliklere imza attı. Yeşil-beyazlı takımı toparlayıp futbolculara güçlü bir özgüven aşılayan Sağlam, kısa sürede başarıya ulaştı.

SADECE 3 YENİLGİ ALDI

2009-2010 sezonuna iyi bir başlangıç yapan Bursaspor, Eskişehirspor karşısında mağlubiyetle tanıştı. Sadece Kayserispor, Gençlerbirliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyespor'a mağlup oldu. Bu yenilgilerin ardından hemen toparlanmayı başaran yeşil-beyazlılar, beraberlik ve galibiyetlerle başarısını sürdürdü. Geçtiğimiz sezon iki kez üst üste kaybetmeyen Bursaspor, 2009-2010 sezonunu şampiyon tamamlayarak Anadolu devrimine imza attı.

6 MAÇTA YENİLGİ YÜZÜ GÖRMEDİ

Şampiyon takım olarak çıktığı yeni sezonda nasıl bir performans göstereceği merak konusu olan timsahlar, bu sezonda ne kadar iddialı olduğunu kısa sürede gösterdi. Lig şampiyonu Bursaspor, ligin ilk haftasında şampiyon olarak birinci lige yükselen renktaşı Konyaspor ile karşılaştı. İki şampiyonun Atatürk Stadı'ndaki mücadelesini Bursaspor, Sercan Yıldırım'ın 19. dakikadaki gölüyle 1-0 kazandı.

UEFA kriterlerine göre yenilenen Atatürk Stadı'nda lige 3 puanla başlamanın mutluluğunu yaşayan Bursaspor, ligin ikinci maçında ise Galatasaray deplasmanına gitti. 22 Ağustos tarihinde oynanan maçı Ergiç'in golleriyle 2- 0 kazandı. Rakibini 15 yıl aradan sonra deplasmanda yenmenin mutluluğunu yaşayan yeşil-beyazlılar, güçlerini bir kez daha bütün Türkiye'ye gösterdi. Üçüncü haftada ise Sivasspor deplasmanına giden timsahlar, maçın son dakikalarında Volkan Şen ve Ali Tandoğan'ın golleriyle 3 puanı kaptı. Ligin ilk 3 haftasında gol yemeden 5 gol atıp 9 puan toplayan Bursaspor, lig liderliğine oturdu.

Yeşil-beyazlı takımın 4.haftadaki rakibi ise Eskişehirspor oldu. Rakibiyle seyircisi önünde karşılaşmasına karşın oldukça zorlanan Bursaspor, maçın son dakikalarında Nunez ve Sercan Yıldırım'ın golleriyle gülen taraf oldu. Bu maçtan da 3 puanla ayrılan yeşil-beyazlılar, liderliklerini perçinledi. Üst üste 4 hafta kazanan Bursaspor, ligin beşinci haftasında Gaziantepspor'a konuk oldu. 1-0 önde olduğu maç, yan hakeme atılan taşlar nedeniyle 64. dakikada tatil edildi. Bu maçla ilgili Federasyonun vereceği karar beklenirken, Bursaspor'un bu maçtan hükmen galip ilan edileceği tahmin ediliyor.

EN YAKIN RAKİBİNE 5 PUAN FARK ATTI

Bursaspor, ligin 6. haftasında konuk ettiği Bucaspor'u da 4. dakikada Hüseyin Cimşir'in attığı tek golle mağlup ederek, Gaziantepspor'dan gelmesi beklenen 3 puanla birlikte üst üste 6 galibiyetini almış oldu. Hali hazırda 15 puanıyla en yakın rakibine 5 puan fark atan Bursaspor, ligin tepesindeki yerini sağlamlaştırdı. Bursaspor'u, 10 puanlı Trabzonspor, Beşiktaş ve Kayserispor izliyor.

Yeşil-beyazlı takım, ligin ilk 6 haftasında henüz mağlubiyet yada beraberlik yaşamadı. Attığı 9 gole karşılık kalesinde sadece 1 gol gördü. Bursaspor, kulüp rekorlarını alt üst etmenin yanında, sezonun en iyi başlangıcını yapma yolunda da emin adımlarla ilerliyor. Lig tarihinde üst üste en çok kazanan takım olan Beşiktaş'ın 13 haftalık rekoruna adım adım yaklaşıyor. Beşiktaş, 1959-60 sezonunda 10. ve 22. haftalar arasındaki tüm maçlarını kazanmıştı.

249
Spor Haberleri / Nuri Şahin Fener'e Doğru!
« : 25 Eylül 2010, 12:10:11 »

22 Yaşındaki Orta Saha  Oyuncusu, Fenerbahçe'nin Yakın Takibinde.
Hamit transferinde sürekli sorun yaşayan Sarı-Lacivertliler, bu performansını  sürdürmesi halinde Nuri için tüm imkanları seferber edebilir...

Bayern Münih'in tecrübeli orta saha oyuncusu Hamit Altıntop'u ısrarla renklerine bağlamak isteyen ancak bu oyuncunun transferinde sürekli sorun yaşayan Fenerbahçe, bir başka gurbetçi Nuri Şahin'i de yakın takibe aldı. Emre Belözoğlu'nun 'vazgeçilmez' durumunu ortadan kaldırmaya uğraşan teknik patron Aykut Kocaman'ın transferde Nuri'ye Hamit'in alternatifi gözüyle baktığı öğrenildi. Bu sezon Bundesliga'da harikalar yaratan Nuri'nin bu performansını sürdürmesi halinde ise Hamit'i bile geride bırakabileceği belirtiliyor. Dortmund forması giyen Türk yıldız, 5. haftası geçilen Alman Ligi'nin şu an en iyi futbolcusu konumunda. Son olarak, Sarı-Siyahlılar'ın Kaiserslautern'i 5-0 ile dağıttığı maçta ilk üç golün asistini yapan genç orta saha oyuncusu, Kicker Dergisi'nin 'Top Spieler' adı altındaki değerlendirmesinde 2.20'lik not ortalamasına ulaştı ve Bundesliga'da zirveye yerleşerek, 400'ü aşkın futbolcuyu geride bıraktı. Nuri'nin geçtiği yıldızlar arasında Ribery, Raul, Huntelaar, Klose, Dzeko, Diego gibi isimler bulunuyor.

İşte Bundesliga'nın TOP 10'u

Futbolcu Takımı Notu

1.Nuri Şahin Dortmund 2.20

2.S.Kagawa Dortmund 2.30

3.Geromel Köln 2.33

4.L.Holby Mainz 2.40

5.M.Neuer Schalke 2.40

6.O.Baumann Freiburg 2.50

7.M.Hummels Dortmund 2.50

8.T.Kessler St.Pauli 2.50

9.L.Gustavo Hoffenheim 2.50

10.A.Schürrle Mainz 2.50

250
Spor Haberleri / Bursaspor Evinde Namağlup
« : 25 Eylül 2010, 12:09:16 »
Bursaspor, Süper Lig'de sahasında oynadığı son 9 maçta 9 galibiyet aldı. Geçen sezonun 23.haftasında cezası nedeniyle Sakarya'da oynadığı Sivasspor maçını 3-0 kazanan  Bursaspor, daha sonra evinde sırasıyla Manisaspor'u 2-0, Denizlispor'u 2-1, Antalyaspor'u 2-1, Gaziantepspor ve Kayserispor'u 2-0, Beşiktaş'ı 2-1 yenmişti. Yeşil beyazlı ekip, 2010-11 sezonunun ilk hafta maçında da sahasında Konyaspor'u 1-0 yenerek, namağlup ünvanını korurken, 4'üncü haftada Eskişehirspor'u 2-1 ve son olarak da 6'ncı haftada Bucaspor'u 1-0 yendi.

BURSASPOR'un tecrübeli savunma oyuncusu Ali Tandoğan, öncelikle hedeflerinin 6'da 6 yapmak olduğunu ve bunu da başardıklarını ifade eddi. İstediklerini Bucaspor maçında sahaya yansıtamadıklarını belirten Ali Tandoğan, "Bizim için çok önemliydi ister istemez istediklerimizi sahaya yansıtamadık ama iyi top çevirdiğim zamanlar oldu. Bucaspor uzun toplarla gelip bizi böyle avlamak istediler ama başaramadılar. Bizim de bazı eksiklerimiz var ve hocamız bunları bize söyleyerek geliştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

TEK DÜŞÜNCEMİZ 3 PUAN

Çarşamba günü deplasmanda oynayacakları Rangers maçına da değinen deneyimli futbolcu, Bucaspor maçı sırasında ister istemez, Rangers maçının akıllarına geldiğini ifade etti. Ali, "Ülkemizi temsil ediyoruz ve elimizden geleni yapacağız Valencia maçında talihsiz bir mağlubiyet aldık. Aslında çok iyi bir potansiyelimiz var. Valencia maçında gelen gol moralimizi bozdu ve ikinci gol konsantrasyonumuzu yitirmemize neden oldu. Rangers maçında daha ofansif veya defansif oynayacağımıza hocamız karar verir ama tek düşüncemiz oradan 3 puan almak" dedi.

Bursaspor, Rangers hazırlıklarına başladı

CUMA mesaisinde Bucaspor engelini tek golle geçip ligde zirve yürüyüşünü sürdüren Bursaspor'da durmak yok. Şampiyonlar Ligi C Grubu ikinci karşılaşmasında Çarşamba günü deplasmanda oynayacağı Rangers maçı hazırlıklarına ara vermeden başlayan yeşil beyazlılarda, Bucaspor maçında forma giyen futbolcular rejenerasyon koşusu yaparken, diğer futbolcular ise açma germe hareketlerinin ardından topla çalışma yaptı.

BERKEM'DEN GÖZDAĞI

Teknik direktör Ertuğrul Sağlam'ın katılmadığı antrenmanda futbolcuların başında koşan yardımcı antrenör Birol Berkem, arkada kalan futbolcuları uyardı. Özellikle Vederson ve Ozan İpek'in üzerinde duran Berkem, "Arkada kalana ceza var. Geride kalan 500 dolar öder" diyerek futbolcuları esprili bir şekilide uyardı.

Yeşil beyazlı ekip yarın yapacağı antrenman ile Rangers maçı hazırlıklarını sürdürecek.

251

Eğitim Bilimleri testinin iptal edilmesinin ardından sene sonuna kadar yapılacak 12 sınavın tarihlerinin değişeceğini bildirmişti. Bunun üzerine ÖSYM  KPSS  Eğitim Bilimleri sınavının da dahil olduğu yeni  bir sınav takvimi belirledi.

Buna göre, KPSS Eğitim Bilimleri sınavı 31 Ekim 2010 Pazar, KPSS Ortaöğretim-Önlisans sınavı 28 Kasım 2010 Pazar, Kamu personeli Yabancı Dil Bilgisi Sınavı (KPDS) ile Tıpta Yeterlilik Sınavı 5 Aralık 2010 Pazar günü yapılacak.

Diğer sınavların tarihleri şöyle:

''Adalet Bakanlığı İcra Müdür ve İcra Müdür Yardımcılığı Seçme Sınavı 7 Kasım 2010 Pazar, Maliye Bakanlığı Mali Hizmetler Uzman Yardımcılığı Özel Yarışma Sınavı 27 Kasım 2010 Cumartesi, Adalet Bakanlığı İdari Yargı Hakim Adaylığı Yarışma Sınavı 4 Aralık 2010 Cumartesi, Adalet Bakanlığı Adli Yargı Hakim ve Savcı Adaylığı Yarışma Sınavı 12 Aralık 2010 Pazar, Akademik Personel ve Lisans Üstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) Sonbahar Dönemi, 19 Aralık 2010 Pazar, Üniversiteler Arası Kurul Yabancı Dil Sınavı (ÜDS) Sonbahar Dönemi 26 Aralık 2010 Pazar.''




TIPTA UZMANLIK SINAVI-

Tıpta uzmanlık eğitimi görmek üzere Sağlık Bakanlığı eğitim hastanelerine, üniversitelerin tıp fakültelerine ve Gülhane Askeri Tıp Fakültesine alınacak adaylar için yapılacak olan 2010-Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) ve daha ileri seviyede Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi görmek isteyen adaylar için 2010-Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (YDUS) sınavları 2011 yılının Ocak ve Şubat aylarında 2011 İlkbahar Dönemi sınavları ile birleştirilerek yapılacak.

9-13 Ağustos 2010 tarihleri arasında TUS Sonbahar Dönemi'ne başvuran adaylar, 2011-TUS İlkbahar Dönemi için yeniden başvurmayacaklar. Bu adaylardan başvurularını iptal ettirmek isteyen adayların sınav ücretleri iade edilecek. Bu adaylar için bina/salon atamaları yeniden yapılacak; Sınava Giriş ve Kimlik Belgeleri yeniden gönderilecek

252
Son Dakika! / 18 yaş Hediyesi !!!
« : 25 Eylül 2010, 12:04:26 »

İdo, geçtiğimiz aylarda 18 yaşına girdi, reşit olur olmaz da sürücü ehliyeti aldı.

İdo, önceki gün bir arkadaşıyla İstinye Park'taydı. Alışveriş merkezine beyaz renkte bir Mercedes'le gelen İdo'ya bu lüks aracı babası hediye etti...

Türkiye'nin en ünlü şarkıcısı İbrahim Tatlıses, 1 Ocak 1952 yılında Urfa'da dünyaya geldi. Kalabalık ve yoksul bir ailenin çocuğuydu. Küçük yaşlarda çalışmaya başladı. İnşaatlarda soğuk demir ustalığı yaptı. Adanalı bir sinemacının, inşaatta türkü söylerken onu fark etmesiyle Tatlıses'in büyük yolculuğu başlamış oldu. Önce Adana'da ardından Ankara'da çeşitli gazinolarda sahneye  çıktı. Sesinin güzelliği ve güçlülüğü şöhretini kulaktan kulağa yaydı. Yetmişli yılların ortalarına doğru artık İstanbul'a gelmişti.

1977 yılında çıkardığı "Ayağında Kundura" adlı kırkbeşlik plakla tüm Türkiye'ye sesini duyurdu. Ardından "Sabuha", "Dom Dom Kurşunu", "Bir Mumdur" gibi türküleriyle kendine geniş bir hayran kitlesi yarattı. Seksenli yıllarda tüm Avrupa ve Ortadoğu ülkeleri de İbrahim Tatlıses ile tanıştı. Bu yıllarda çıkardığı "Allah Allah", "Kara Zindan", "İnsanlar" ve "Fosforlu Cevriyem" gibi albümlerinin satışı milyonları aştı.

İbrahim Tatlıses, 90'lara da hızlı girdi. Önce "Ah Keşkem" adlı albümüyle çıktı hayranlarının karşısına. Ardından da 1993 yılında birçok bestecinin katkıda bulunduğu "Mega Aşk" albümünü çıkardı.

1994 tarihini taşıyan "Haydi Söyle" albümü Burhan Bayar, Arif Sağ, Özkan Turgay ve Zafer Dalgıç'tan oluşan usta bir ekip eşliğinde yapıldı. "Haydi Söyle", "Nankör Kedi", "Saza Niye Gelmedin", "Tombul Tombul" gibi parçalar herkesin diline dolandı.

İbrahim Tatlıses, eski kırkbeşliklerde kalan ünlü parçalarını, biraz da temizleyerek 1995 yılında "Klasikleri" adını taşıyan albümde bir araya getirdi. 1996 tarihli "Ben De İsterem" adını taşıyan albüm geleneği bozmayarak yine satış rekoru kırdı. Özellikle albümdeki "Fırat" türküsü uzun süre akıllarda kaldı. Hatta bu isimle bir dizi bile çekildi.

Tatlıses ertesi yıl Kayahan'ın "Odalarda Işıksızım", Sezen Aksu'nun "Erkekler" gibi şarkılarını yorumladığı "At Gitsin" albümünü piyasaya sürdü.

İbrahim Tatlıses, seksenli ve doksanlı yıllar boyunca çevirdiği sinema filmleriyle de gündeme geldi. Aslında sinemanın baştan sona her alanında bir şeyler yaptı. Talk show programları hazırladı, çeşitli sanatçılara video klip yönetmenliği yaptı.

İlerleyen süreçte önemli bir ekonomik güç haline gelen Tatlıses, albümler yayınlamaya da devam etti. Ama öne çıkan yanı artık eskisi gibi sadece müziği ve sesi değil, müzik dışında yaptığı her şeydi.

253
Son Dakika! / En İyi Üçleme 'Yüzüklerin Efendisi'
« : 25 Eylül 2010, 12:02:37 »

Ünlü yönetmen Peter Jackson'ın Oscar rekortmeni serisi ''Yüzüklerin Efendisi-The Lord of the Rings'', tüm zamanların en iyi film üçlemesi seçildi.

Sinema sektörü yayın organı Empire'ın internet sitesinin ''Dünyanın En İyi Film Üçlemeleri'' adlı oylamasında sinemaseverler, tüm zamanların en iyi 33 film serisini seçti.

Yapılan oylamada ''Yüzüklerin Efendisi'' serisi zirvede yer alırken, bu üçlemeyi ''Yıldız Savaşları-Star Wars''un orijinal serisi takip etti. Michael J.Fox'un başrolünü üstlendiği ''Geleceğe Dönüş-Back to the Future'' üçlemesinin üçüncü olduğu liste şu filmlerden oluştu:

1- Yüzüklerin Efendisi-The Lord of the Rings (Peter Jackson): J.R.R Tolkien'in baş yapıtından sinema perdesine uyarlanan yapım, 11 dalda Oscar ödülünün de sahibi. Elijah Wood, Viggo Mortensen, Ian McKellen, Cate Blanchett, Sean Astin, Sean Bean, Christopher Lee, Andy Serkis, Orlando Bloom, Liv Tyler, Hugo Weaving gibi dev isimlerin rol aldığı serinin ilk filmi ''Yüzük Kardeşliği'' 2001, ikinci filmi ''İki Kule'' 2002 ve üçlemenin son halkası olan ''Kralın Dönüşü'' de 2003 yılında seyirciyle buluştu. Sürükleyici öykünün yanında sinema teknolojisinin en üst düzeyde kullanıldığı film pek çok yönden sinema tarihine geçti.

2- Yıldız Savaşları-Star Wars (George Lucas, Irvin Kershner, Richard Marquand): İlki 1977, ikincisi 1980, üçüncüsü 1983 yılında çevrilen filmde perdeyi ünlü yönetmen George Lucas açtı. Seride, Mark Hamill, Harrison Ford, Carrie Fisher, Alec Guinness, Peter Cushing ve Anthony Daniels başroldeydi. ''Bilim-kurgu filmlerinin babası'' olarak bilinen orijinal seri, sinema tarihinde herşeyin ilkini barındırıyordu. Seyirciyi ''ışın kılıçlarıyla'' tanıştıran ''Yıldız Savaşları'', alanında efsane olmayı sürdürüyor.

3- Geleceğe Dönüş-Back to the Future (Robert Zemeckis): Pekçok filme konu olan zaman makinesini ve zamanda yolculuğu esprili bir sinema diliyle işleyen yapımın başrolünde Michael J. Fox vardı. ''Çılgın profesör'' rolüyle Christopher Lloyd'un zihinlere kazındığı seri, 1985, 1989 ve 1990 yıllarında çevrildi. Michael J.Fox'u sinema dünyasına kazandıran film, zamanda yolculuğu eğlenceye dönüştüren, alanında çekilmiş en iyi filmlerdendi.

4- Oyuncak Hikayesi-Toy Story (John Lasster, Lee Unkrich): İlki 1995 yılında çevrilen üçleme, 1999 ve 2010'da devam etti. ''Tamamı bilgisayar ortamında çekilen ilk animasyon'' niteliğini taşıyan film, küçükler kadar yetişkin izleyiciyi de sinema salonlarına çekti. En çok izlenen sinema yapımları arasında da yer alan serinin üçüncü halkasının çevrilmesi izleyiciyi yıllarca bekletse de neticesinde ortaya çıkan görsel şölen beklemeye değdi.


Message to show when link is hided

-EN ''BABA'' FİLM-

5- Baba-The Godfather (Francis Ford Coppola): ''Baba'' üçlemesi, hiç kuşkusuz sinema dünyasının en önemli baş yapıtlarından. Sinema dünyasının üç dev ismi Marlon Brando, Al Pacino ve Robert de Niro'nun isimlerini duyurduğu seri film, 1972, 1974 ve 1990 yıllarında çevrildi. Diane Keaton, James Caan, Robert Duvall, Talia Shire, John Cazale, Andy Garcia, Sofia Coppola, Eli Wallach ve Joe Mantegna'nın da rol aldığı üçleme, Mario Puzo'nun şaheserinden sinemaya uyarlandı. ''Yönetmen ve konunun şahane evliliği'' olarak tanımlanan filmin kendi türünde eşinin, benzerinin halen çevrilmediği konusunda tüm sinema otoriteleri hemfikir.

6- Bourne (Doug Liman, Paul Greengrass, Paul Greengrass): Başrolünü Matt Damon'ın üstlendiği yapım, 2002'de ''The Bourne Identity'', 2004'te ''The Bourne Supremacy'' ve 2007'de ''The Bourne Ultimatum'' isimleriyle seyirci karşısına çıktı. Matt Damon'ı aksiyon dünyasına kazandıran film, oyuncunun bu alandaki yeteneğini de gözler önüne seriyor.

7- Indiana Jones (Steven Spielberg): 1981, 1984 ve 1989 yıllarında çevrilen üçleme, Harrison Ford'un gençlik döneminde başlayıp sinemada olgunlaşmaya başladığı döneme kadar sürdü. ''Kamçılı Adam'' bu üçlemeyle sinema izleyicisinin gönlünde taht kurarken, üçüncü filmde ekibe eklenen dev aktör Sean Connery de izleyiciyi keyiflendiren başka bir unsur oldu.

8- The Dollars (Sergio Leone): Yönetmenliğini Sergio Leone'nin, başrolünü Clint Eastwood'un üstlendiği seri, sırf bu ikiliyi bir araya getirmesi açısından dahi bir başyapıt olmayı hak ediyordu. 1964'te ''A Fistful of Dollars'', 1965'te ''For A Few Dollars More'' ve 1966'da ''The Good, The Bad And The Ugly'' adlı filmlerden oluşan üçlü, iyi, kötü ve çirkinin bir araya geldiği en başarılı halka ile sona erdi.

-''MATRIX'' FIRTINASI-

9- Matrix (Wachowski kardeşler): Bilim-kurgu filmlerinde çığır açan bir başka yapım da ''Matrix'' oldu. Başrolün önerildiği Will Smith'in ''böyle bir yapım hayal olur'' gerekçesiyle geri çevirdiği film, Smith'in hayallerinin dahi ötesine geçerek alanında bir numara oldu. Will Smith'in reddettiği rolü kabul eden Keanu Reeves, belki de yaşamının en iyi kararını verirken, Carrie-Anne Moss, Laurence Fishburne, Hugo Weaving, Joe Pantoliano, Gloria Foster ve Monica Bellucci, seride kamera karşısına geçti. İlki 1999'da, diğer ikisi 2003 yılında gösterime giren ''Matrix'', sinema teknolojisinde çığır açmasının yanında bilim-kurgu ile felsefeyi de bütünleştirdi.

10- The Evil (Sam Raimi): 1981, 1987 ve 1992 yıllarında çekilen üçleme de korku filmi olarak ilk ona girdi.

254

GSS'ye SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kapsamındakilerin dışında, sosyal güvencesi olmayan ve Yeşil Kart uygulamasından yararlanamayan yaklaşık 3 milyon kişi de dahil olacak.

GSS'ye SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kapsamındakilerin dışında, sosyal güvencesi olmayan ve Yeşil Kart uygulamasından yararlanamayan yaklaşık 3 milyon kişi de dahil olacak. Ancak zaman sınırlı. Çünkü bu 3 milyon kişiden 31 Ekim 2010 tarihine kadar başvurmayanlara 760 lira para cezası kesilecek.

Bu arada, altyapıdaki eksiklikler yüzünden sistemin ertelenmesi de söz konusu. Hiçbir sosyal güvencesi olmayan vatandaşlar belirlenen tarihlerde başvurdukları takdirde GSS kapsamına girseler de sağlık hizmetlerinden faydalanabilmek için sigorta primlerini kendileri ödeyecek.

Sisteme dahil olmayanlar ise 760.5 lira para cezasına çarptırılmanın yanı sıra yapılacak olan gelir tesptinde aylık gelirleri de 1521 liranın üzerinde sayılarak olmayan maaşlarından sigorta primi için her ay 182.5 lira para kesilecek.

UYGULAMA NASIL İŞLEYECEK?

Yeni uygulama ile birlikte Türkiye'de 59 milyon kişinin (SGK'ya tabi çalışanlar, emekliler veya bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin toplamı) GSS kapsamında olacak.SGK tarafından yapılacak tespit sonucunda; aile içinde kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin 3'te 1'inden (253.50 TL) az olanların primlerini devlet ödeyecek.

Kişi başına düşen aylık geliri; brüt asgari ücretin 3'te 1'i (253.50 TL) ile brüt asgari ücret (760.50 TL) arasında olduğu belirlenen kişiler için aylık 30.42 TL GSS primi ödenecek. Kişi başına düşen geliri; brüt asgari ücret (760.50) ile brüt asgari ücretin 2 katı (1521 TL) arasında olduğu belirlenen kişiler için aylık 91.26 TL GSS primi ödenecek. Kişi başına düşen geliri; brüt asgari ücretin 2 katından fazla (1521 TL'den fazla) olduğu belirlenenler için aylık 182.52 TL GSS primi ödenecek.

Örneğin; sosyal güvencesi olmayan 4 kişilik bir ailenin eline 1000 lira geçiyor, yani kişi başına 250 lira düşüyor. Brüt asgari ücret 729 lira. Bunu üçe böldüğünüzde 243 lira çıkıyor. Kişi başına 243 liradan fazla geliri olan bu ailemiz, ayda 30 lira prim ödeyerek sağlık yardımlarından faydalanacak. Ama 5 kişilik bir ailenin eline toplam 1000 lira geçiyorsa, bu herkese 200 lira düştüğü anlamına gelir. O zaman ailenin primini devlet karşılayacak. Şayet 4 kişilik bir ailenin 2 bin 500 lira geliri varsa ortalama 625 lira düştüğünden, bu aile ayda 88 lira prim ödeyecek."

HER AİLEDEN EŞLERDEN BİRİSİNİN DAHİL OLMASI YETERLİ

Sisteme dahil olmak için eşlerden birisinin Genel Sağlık Sigortalı'sı olmasının yeterli olduğunu ifade eden Posta Gazetesi yazarı Ekrem Sarısu, "Eşlerin bakmakla yükümlü olduğu kişiler sağlık hizmetlerinde ücret ödemeden faydalanabilecek.

Ailelerde çocuklar için ise bir ayrıntı söz konusu. Ailedeki tüm çocuklar 18 yaşına kadar, lise öğrenimine devam eden çocuklar 20 yaşına kadar, üniversite öğrenimine devam eden çocuklar ise 25 yaşına kadar ailesinden dolayı genel sağlık sigortalısı sayılacak. Bu yaşları aşan çocuklar ise kendi GSS kaydını yaptımak zorundalar" dedi.

İŞSİZLERİN GELİRİ

YAPTIKLARI HARCAMALARA GÖRE BELİRLENECEK

Sosyal Güvenlik Kurumu, yapacağı gelir tespitinden sonra her ailenin gelir düzeyini belirleyecek. İşsiz olduğu için belgelenebilir bir geliri olmadığından bu ailelerin gelir tespiti yapılan harcamalar üzerinden yapılacak. Örneğin kira ödemesi, faturalar gibi harcamalar üzerinden bir gelir hesaplanmaya çalışılacak ve bu gelir üzerinde hangi dilime giriyorsa ona göre bir sigorta primi belirlenecek. Gelir tespiti yapılırken belgelenmemiş kira veya tarla gelirleri, banka hesapları gibi kazançlar göz önünde bulunurulacak.

SİSTEM ERTELENEBİLİR

Sistemin yürürlüğe girebilmesi için SGK'nın gelir tespiti yapmış olması gerektiğini vurgulayan Sarısu, "Bugüne kadar geçen sürede SGK gereken çalışmaları yetiştirebilmiş değil. Altyapı konusunda sıkıntılar yaşanabileceği için meclis açıldıktan sonra bu uygulama ileri bir tarihe ertelenebilir" şeklinde konuştu.

Sistemde gelir tespitinin çok önemli bir husus olduğunu da söyleyen Sarısu" Eğer gelir tespiti doğru ve adaletli bir şekilde yapılabilirse hiç kimsenin ödenecek primler konusunda endişelenmesine gerek yok. Geliri olmayan yada 253 liranın altında kazancı olanlar zaten prim ödemeden faydalanabilecek. Burada belegelendirilemeyen gelir olan işsizlerin doğru araştırılması gerekiyor. Örneğin babasının üzerine olan bir daireden veya tarladan kazanç elde eden işsizler tespit edilmeye çalışılacak" dedi.

255
Köşe Yazılarımız / Kemal Sunal'ın suçu ne?
« : 25 Eylül 2010, 11:57:32 »

"Fatmagül'ün Suçu Ne?" dizisindeki tecavüz sahnesi çok konuşuldu. Cizreli okurumuz Ramazan Yalçın da konuya değişik bir yorum getirmiş: "Hani derler ya, 'Nerede çokluk, orada ...' diye... Bu kadar dizinin cirit attığı bir mecrada, bu tür şeylerin olması kaçınılmazdır. Çünkü sadece dizilere yüklenilmesinden dolayı inanılmaz bir rekabet var ve bu yüzden kendi dizisinin izlenmesini sağlamak için de, 'reyting için her yol mubah' çığlığı ve rezilliğiyle her türlü şey yapılıyor.

OH NE ÂLÂ REYTİNG!
Bildiğiniz gibi en son da Fatmagül'ün Suçu Ne? dizisinde böyle bir şey çıktı karşımıza. Tecavüz sahneleri hazırlanarak kolay yoldan reytinge ulaşma hamleleri yapıldı. Bu kadar basit mi bu işler Yüksel Bey? Ne güzel yayıncılık değil mi? İşin kolayına ve cinliğine kaçarak: Bir tecavüz sahnesi hazırla, kendi medya organlarında bu sahneyi öne çıkarıp reytinge tahvil etmek için işi speküle et, sonra gelsin tıklanma rekorları ve reytingler. Yaratıcılıkmış, kaliteymiş, zararmış, çocukların ve yetişkinlerin psikolojisiymiş, yozlaşmaymış kimin umurunda? Hani bir hikaye vardır: Adamın biri kitap yazmaya karar verir ve bu işin üstadı birine koşar ve kitabının çok satması için ne yapması gerektiğini sorar. Üstat ona 'Bak oğlum, Türkiye'de tutan üç şey vardır. Birincisi seks, ikincisi asalet, sonuncusu da gizem. Sen kitaba bunları içeren bir başlık koyarsan kitabın çok satar' cevabını verir. Adam kitabını bitirip tekrar üstada koşar. Üstat ona kitabının ismini sorunca adam söyler: Kontesi Kim Becerdi? Üstat, 'Aferin, çok güzel olmuş ama sana söylemeyi unuttuğum bir şey daha var: Türkiye'de en çok tutan şey aslında dindir. Bir de onu koyarsan, o zaman best-seller olursun' demiş. Adam yine çıkmış ve kitabı değiştirmeye başlamış, bir ay sonra tekrar geri gelmiş. Üstat kitabının yeni adını sormuş, adam bu sefer şu cevabı vermiş: Allah Allah! Kontesi Kim Becerdi? İşte Türkiye'deki TV yayıncılığı ve dizicilik anlayışı da bu maalesef. 'İzleme kardeşim o zaman, zorla mı izlettiriyorlar?' denebilir. Birincisi; zaten izlemiyorum ama gazetelerde ve internette o kadar çok karşımıza çıkıyor ki kayıtsız kalmamızın imkanı kalmıyor. İkincisi; bu tür şeyleri seyretmemek bu sorunları -maalesef ki- yok etmiyor, mutlaka seyredenler oluyor. Böyle böyle de toplum yozlaşıyor. Bizim insanımız yaratıcılıklarını hep bu tür konularda ortaya çıkarıyor, alavere dalavere işlerde ve kolaycılıkta.

EKRANA POLİS GEREKMEZ AMA...
İşin ilginç yanı, RTÜK 'Ben bunlara bir şey yapamam' mealinde bir şeyler söylemiş. Tamam, ceza sistemi de kesin çözüm değil. 'Her insanın polisi kendi vicdanıdır' mantığında otokontrol sistemi olmalıdır falan ama, peki aynı RTÜK değil mi ki, sigara sahnelerini mozaikleten (destekliyorum), Türkiye'nin en sevilen kişisi olan Kemal Sunal'ın, filmlerinde söylediği 'eşoooleşek', 'hıyar' hatta ve hatta 'ayı' kelimelerini bile sansürleten? RTÜK bu tecavüz sahnesi konusunda herhalde 'Fatmagül'ün Suçu Ne?' diye düşünmüş olmalı. Ben de sıradan bir yurttaş olarak soruyorum: Fatmagül'ün suçu yoksa, o zaman.... Kemal Sunal'ın suçu ne?

Sayfa: 1 ... 14 15 16