Forum Zero
ForumZero

Ne Kuran ne Atatürk: Temel İnsan Hakları

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Zero

  • Administrator
  • *
    • İleti: 1.757
    • Rep: 3153
    • Cinsiyet:Bay
    • Profili Görüntüle
Yazı çok hoşuma gitti o yüzden paylaşmadan edemedim.



Neyi tartışırsak tartışalım ister laikçi olalım, ister dinci, ister Kemalist ister ulusalcı, sorun tartıştığımız zeminin yanlışlığı.



Hadiselere ne Atatürkçü ne dinci ne de başka bir zemin üzerinde tartışabiliriz. Sadece ve sadece TEMEL İNSAN HAKLARI üzerinden tartışabiliriz.



“Türban bir ilkellik, dini cihat sembolü. Aynı zamanda Atatürk karşıtlığının bir simgesidir. Atatürk’ün sağladığı kadın-erkek eşitliğine ve kadın özgürlüğüne bir tepkidir” cümlesi (R. Turan, Hürriyet 18.02.08) zeminin yanlışlığın gösteren nefis bir örnektir.



BİR: Kadın erkek eşitliği kavramı da kadın özgürlüğü kavramı da Atatürk’ün yarattığı şeyler değildir. Ülkemize o getirmiş, onun döneminde yasalara girmiş olsa bile bir temel insan hakları meselesidir. (Osmanlı’da kadınlara haklarının verilmesi Tanzimat’tan sonra giderek hızlanan bir süreçtir. Mustafa Kemal nihai ve hayati noktayı koymuştur)



“Cep telefonunu eve babam getirdi, demek ki cep telefonunu icat eden babamdır” demek gibi bir şey bu. Cep telefonunu savunurken “Baba”yı sevmeye devam edebiliriz ama “babamcı” olmamız gerekmez.



Atatürk ilkeleri TEMEL İNSAN HAKLARININ bir bölümünü, hatta tümünü kapsayabilir ama hadiseyi Atatürkçü müsün değil misin şeklinde tartışmak bizi hiçbir yere götürmez. Sev, okşa, tap, nefret et istediğini yap ama haklardan söz ederken ne Kuran’dan ne de Atatürk’ten söz ederek yapmamız evrenselliğimizi yok eder.



Sorulması gereken soru çok net: Temel hak ve özgürlükleri tanıyor musun kardeşim?



Bu sorunun muhatabı bilhassa İslamcılardır. Zira geçmişte ve günümüzde şeriatla yönetilen ülkeler hiç de iç açıcı görünmemekteler.



Ancak bu konu İslamcılarla sınırlı değildir. Aynı soruyu Atatürkçülere de sormak zorundayız, askere de, 3. yolculara da.



Laikçilerin en temel hatası buradadır. Hayır İran, Sudan, Malezya, vs olmak istemiyorlar tamam. Bundan dolayı kaygılanmakta da son derece haklılardır. Çünkü bu ülkelerde TEMEL İNSAN HAKLARI ayaklar altındadır.



Ama ben kokain tiranlarının ali kıran baş kesen olduğu süper Katolik bir Güney Amerika ülkesi de olmak istemiyorum.



Yüzde 56’sının kendini dinsiz diye tanımladığı Çin de olmak istemiyorum. Veya şimdi aklıma gelmeyen (hangi dinden olursa olsun) başka totaliter bir ülke de olmak istemiyorum.



Oluruz, olamayız, benziyoruz, taban tabana zıtız, ortak yönümüz İslam da o bakımdan yani meselesi değil bu. TEMEL İNSAN HAKLARI’na saygı duyuluyor mu duyulmuyor mu?



Bu anlamda ben mevcut Türkiye de olmak istemiyorum. Doğu yarısında ne olup bittiğini BİLMEDİĞİM, bilemediğim bir ülkede yaşıyorum zira.



Beni ne Hz. Muhammed’in hadisi rahatlatır ne Atatürk’ün vecizesi ne de Mao’nun “Küçük Kırmızı Kitabı”. Beni rahatlatacak şey evrensel TEMEL İNSAN HAKLARINDAN haberdarlık ve tabi onun kabulüdür.



Zira daha önce de yazdığım gibi mesele her İKİ tarafın DA bundan bihaber olmasıdır.



Okullarımızda İstiklal Marşı’nın, Atatürk’ün Gençliğe Hitabı’nın yanında bir de 1948’de Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ’nin asılı olmayışı bir ayıptır, dev bir eksiktir ve bütün yanlışların temelidir.



Tartıştığımız zemin Atatürkçülük veya Kuran olduğu sürece gidecek bir arpa boyu yolumuz yoktur.



Bir arada yaşamanın koşullarını arıyorsak eğer, hakikaten varsa böyle bir niyet, buluşabileceğimiz tek zemin evrensel insan haklarıdır.



Tuğçe Baran

Vatan Gazetesi

ForumZero♥♥♥