Forum Zero
ForumZero

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - Iamele

Sayfa: 1
1
Şehirlerimiz / Eskişehir
« : 02 Şubat 2011, 00:36:40 »
Eskişehir Türkiye'nin en hızlı kalkınan illerinden biridir. 29°58’ ve 32°04’ doğu boylamları ile 39°06’ ve 40°09’ kuzey enlemleri arasında kalan il toprakları,
Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey yarımkürede, Avrupa ve Asya kıtalarının kesişme noktasında bulunan bir ülke. Ülke topraklarının büyük bir bölümü Anadolu yarımadasında, kalanı ise Balkan Yarımadası'nın uzantısı olan Trakya'da bulunur. Ülkenin üç yanı Akdeniz, Karadeniz ve bu iki denizi birbirine bağlayan Boğazlar ile Marmara Denizi ve Ege Denizi ile çevrilidir. Komşuları Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, İran, Irak ve Suriye'dir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Ankara,
Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başkenti, dünyanın 40. büyük şehri. Nüfusu 2007 nüfus sayımına göre 4.466.756 kişidir. Topraklarının büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Sakarya bölümünde yer alan Ankara ilinin merkez kenti'dir. Rakımı ortalama 890 metredir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Afyonkarahisar,
Afyonkarahisar Şifalı kaplıcaları, kaymak şekeri ve haşhaşı ile tanınan il. Afyon'a komşu iller arasında Eskişehir, Kütahya, Denizli, Uşak, Burdur, Isparta ve Konya yer alır. 29° 40' ve 31° 43' doğu boylamları ile 37° 45' ve 39° 17' kuzey enlemleri arasındadır. Ege Bölgesi’nin Akdeniz’e ve İç Anadolu Bölgesi'ne açılan kapısı ve önemli bir kültür merkezidir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Kütahya,
Kütahya rengârenk çinileriyle, Türkiye’nin çini atölyesi olarak bilinen, şifalı kaplıcaları ile meşhur, millî târihimizde müstesnâ bir yeri bulunan, Ege bölgesinin İçbatı Anadolu bölümünde yer alan il. 38o 70’ ve 39o 80’ kuzey enlemleri ile 29o 00’ ve 30o 30’ doğu boylamları arasında yer alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Bilecik ve
Bilecik, Osmanlı Devletinin temellerinin atıldığı, Marmara, Ege, İç Anadolu ve Batı Karadeniz bölgelerinin kesiştiği bir kavşak noktasında bulunan bir ildir. 39°39' ve 40°31' kuzey enlemleriyle 29°43' ve 30°40' doğu boylamları arasında bulunan Bilecik; Sakarya, Bolu, Eskişehir, Kütahya ve Bursa arasında yer alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Bolu illeri ile çevrilidir. Topraklarının büyük kısmı
Bolu orman, göl, kaplıca, dağ ve denizlerin kucaklaştığı, tabii güzellikleri ile ünlü, Türkiye'nin Batı Karadeniz bölgesinde yer alan bir il. Sakarya, Bilecik, Eskişehir, Ankara ve Çankırı illeri ile çevrili olup 45°15' ve 41°05' kuzey enlemleri ile 39°29' ve 32°37' doğu boylamları arasında yer alır. Trafik kod numarası 14'tür.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
İç Anadolu bölgesinde kalmasına rağmen,
İç Anadolu Bölgesi, Anadolu'nun orta kısmında yer alan Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Bu konumu sebe­biyle bu bölgeye "Orta Anadolu" da denir. İç Anadolu Bölgesi'nin yüz ölçümü 151.000 km² olup bu alan Türkiye topraklarının %21'ini kaplar. Doğu Anadolu'dan sonra ikinci büyük bölgemizdir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi dışında diğer bölgelerin hepsiyle komşudur. Aynı zamanda Türkiye'de "tahıl ambarı" olarak da anımsanır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Seyitgazi ilçesinde küçük bir alanı,
Seyitgazi (Antik Çağda Nakoleia) Eskişehir'in 42km. güneyinde yer alan küçük bir ilçesidir.(1990'da 3100 nüfus)

İsmi, Arapların İslamiyeti Anadolu'ya yaymak üzere Bizans'a karşı verdiği mücadelerin birinde şehit düşen Seyyit Battal Gazi'den alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Sarıcakaya ilçesinin tamamı, Merkez ve
bkz. Sarıcakaya,_Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Mihalıççık ilçelerinin bir bölümü
Mihalıççık Eskişehir'in ilçeleri.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Karadeniz bölgesinde kalır. Trafik numarası 26’dır.

Doktorlar Caddesi, Estram
Resmi büyült

Doktorlar Caddesi, Estram
Şehir
İsmini Karadeniz'den alan bölge, Sakarya Ovası'nın doğusundan Gürcistan sınırına kadar uzanır. Büyüklük bakımından bölgelerimiz arasında 3. sırada yer alır. Doğu-batı genişliği en fazla olan bölgemizdir. Bu sebeple doğusu ile batısı arasında yerel saat farkı en fazla olan bölgemizdir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Met helvası, Nuga helva, Haşhaşlı çörek, Kalabak suyu,
Resim:methelvasi.jpg|thumb|Met helvası
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Çiğ börek (Çibörek) ve
Çiğ börek, kıyma, soğan ve baharat karışımının açılmış yufkaya konulup yağda kızartılmasıyla yapılan geleneksel bir Kırım Tatar yemeğidir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Lületaşı ile meşhurdur. İşlenebilir lületaşı, Türkiye'de yalnız Eskişehir'de çıkarıldığı için Eskişehir taşı olarak bilinir. Türkiye'de Eskişehir ve
Lületaşı İşlenmesi kolay beyaz renkli, gözenekli bir mineral. Lületaşının dünyada en çok bulunduğu yer Eskişehir'dir. Bu ilimize bağlı Sepetçi köyünde bol miktarda bulunan lületaşı, umumiyetle pipo, sigara ağızlığı tesbih, biblo ve süs eşyası imalinde kullanılır.

Toprak içinde, geniş damarlar içinde serpilmiş çakıl kümeleri halinde bulunan lületaşının, ana maddesi hidratlı bir magnezi silikattır.

Emici özelliği olması dolayısıyla, ağızlık ve pipo yapımında birinci sınıf malzeme sayı
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Sivrihisar dolaylarında yetişen bir çoban köpeği olan
Eskişehir iline bağlı bir ilçe. Yüzölçümü 4.103 kilometrekare, nüfusu 50.338dir. Yüzeyi ,yer yer hafif
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
akbaş da şehre ait önemli değerlerdendir.

Köpek ırkı


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı 1. Hava Taktik Komutanlığı ve 1. Hava İkmal ve Bakım Merkez Komutanlığı ve 1. Jet Üssü Komutanluğı da Eskişehir'de bulunmaktadır.

İsminin kökeni

Porsuk Çayı
Resmi büyült

Porsuk Çayı
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı, 1911 yılında kurulan ve envanterinde bulunan 550'den fazla uçak ile barışta Türk Hava Sahasını savunan, savaşta kara ve deniz birliklerine destek veren Kuvvet Komutanlığı.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Osmanlı Devletinin ilk kuruluş yıllarında büyük değer ve öneme sâhib olan bu şehre “Sultanönü” ismi verilmiştir. Bilâhare değerini kaybeden şehir, terk edilmiş görünümü almış ve eski şaşaalı günlerini özleyen halk bu şehre “Eskişehir” demeğe başlamıştır. Asıl ismi olan “Sultanönü” unutulmuştur. Frigyalılar zamânında kurulan târihî “Dorylaion” harâbelerine bakarak bu şehre “Eskişehir” denildiği de kuvvetli rivâyetler arasındadır.

Şehir, Eski ve Orta çağlarda Yunanca Dorylaion, Latince Dorylaeum ismi ile tanınan bir kenttir. Yıkık ve terkedilmiş olan
Osmanlı Devleti, 13. yüzyıl sonlarından 20. yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti. Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Dorylaion -
bkz. Eskişehir
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Şarhöyük'ün yakınında, harabenin güneyinde kalan bölgede yeni bir yerleşim oluşmuştur. W.M Ramsay'ın bildirdiğine göre, büyük olasılıkla
Şarhöyük, Eskişehir'in kuzeybatısındaki antik yerleşim.


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Dorylaion harabelerine Eskişehir adı verilmiş ve bu ad o zamandan günümüze ulaşmıştır.

Eskişehir ili

Valilik

Valilik
Eskişehir ili, Türkiye'nin başkenti Ankara'nın batısında bir ildir ve İç Anadolu Bölgesi'nde bulunmaktadır. Lületaşı çıkarımının tamamına yakını bu ildedir.

Anadolu ve Osmangazi Üniversitelerine ev sahipliği yapar. İlde, önemli oranda Kırım Tatarları kökenli nüfus mevcuttur. Tarihteki eski adı Dorlion'dur. Selçuklu ve Osmanlı Dönemi'nde de önemli bir kavşak noktası olmuştur.

Eskişehir ilçeleri
bkz. Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Alpu -
bkz. Alpu,_Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Beylikova -
bkz. Beylikova,_Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Çifteler -
bkz. Çifteler,_Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Günyüzü -
bkz. Günyüzü,_Eskişehir
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Han -
Eski Türklerde hükümdarlık unvanı. Osmanlılar'da “padişah” manâsına gelmek üzere, han unvanı kullanılmıştır. Han kelimesinin eski kullanılış şekli “hang” olup, en çok kullanılan manâsı, Farsça'da “şah” kelimesinin karşılığıdır. Eski Türklerin, kendilerine büyük görünen her şeye “han” unvanını verdikleri Orhan, Denizhan, Dağhan, Kamhan, Gökhan gibi kullandıkları isimlerden anlaşılmaktadır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
İnönü -
Eskişehir ilinin bir ilçesidir. Bozüyük-Kütahya yolu üzerindedir.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Mahmudiye -
Eskişehir iline bağlı bir ilçe. Yüzölçümü 651 kilometrekare, nüfusu 32.934 tür. Yüzeyi genel olarak...
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Mihalgazi -
bkz. Mihalgazi,_Eskişehir
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Mihalıççık -
Mihalıççık Eskişehir'in ilçeleri.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Odunpazarı -
bkz. Odunpazarı, Eskişehir
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Sarıcakaya -
bkz. Sarıcakaya,_Eskişehir


...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Seyitgazi -
Seyitgazi (Antik Çağda Nakoleia) Eskişehir'in 42km. güneyinde yer alan küçük bir ilçesidir.(1990'da 3100 nüfus)

İsmi, Arapların İslamiyeti Anadolu'ya yaymak üzere Bizans'a karşı verdiği mücadelerin birinde şehit düşen Seyyit Battal Gazi'den alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Sivrihisar -
Eskişehir iline bağlı bir ilçe. Yüzölçümü 4.103 kilometrekare, nüfusu 50.338dir. Yüzeyi ,yer yer hafif
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Tepebaşı

Tarihi
İlkçağ'dan 11.yy'a kadar

Akbaş
Resmi büyült

Akbaş
M.Ö. 14. yüzyılda Hititler Eskişehir merkezli büyük bir devlet kurmuşlardır. Eskişehir‘in önemi ve yeri dolayısıyla Hititler döneminde Eti‘lik (Beylik) olduğu görülmektedir. M.Ö. 12. yüzyılda Anadolu’ya giren Frigler Anadolu'ya yerleşmiş ve Dorylaion adı ile bölgeye yerleşmiştir. Friglerden sonra bölgeye Lidyalılar daha sonrada Persler hakimiyeti altına almıştır. M.Ö. 4.yy'da Makedon kral İskender’in eline geçen Eskişehir, İskender’ in ölüm tarihi olan M.Ö. 323 yılına kadar İskender'in İmparatorluğu altında kalmıştır. M.Ö. 2 yy'da Roma Cumhuriyeti kontrolüne geçen bölge, Roma’nın ikiye ayrılmasına kadar Roma İmparatorluğu’nun ayrıldıktan sonra da Bizans hakimiyetinde kalmıştır.

Selçuklular Dönemi

Yeniden Bizans egemenliğine giren Dorylaion 1074'te Selçukluların eline geçti. Şehir Anadolu Selçukluları zamanında, Selçuklular ile Haçlılar arasında yapılan savaşlara sahne olmuştur. Bu zamanda şehrin adı "Sultanönü" olarak anılmaktadır. Şehir içinde Selçuklulara ait pek çok eser vardır.

Osmanlı Dönemi

Eskişehir'deki Yunan işhali 1921
Resmi büyült

Eskişehir'deki Yunan işhali 1921
1289'da Anadolu Selçukluları Eskişehir'i Osman Gazi'ye verdi. Orhan Gazi döneminde Karamanlıların eline geçen Eskişehir'i, 1. Murad yeniden Osmanlı topraklarına kattı.

Fatih'in ilk zamanlarına kadar şehir Ankara Beyliği'ne bağlı olarak kalmıştır. 1451 yılından sonra Kütahya'nın Beylerbeylik haline gelmesi üzerine Anadolu İdari Teşkilatında değişiklik olmuş, bu arada Ankara'ya bağlı bulunan Eskişehir, Kütahya Beylerbeyliği'ne bağlanmıştır.

Kent 1601'de bir süre Celali Deli Hasan ve yandaşlarının eline geçti. Hüdavendigâr ( Bursa) Vilayetinin Kütahya Sancağına bağlı bir kaza olan Eskişehir'e demiryolu 1890'lı yıllarda ulaştı.

Demiryolu'nun Eskişehir'e gelmesi ile şehirde ticaret canlandı.

19. yüzyıl boyunca yöreye Kafkasya, Kırım, Romanya ve Bulgaristan'dan gelen göçmenler yerleştirildi. Şehir 1877-1878 Osmanlı - Rus harbinden sonra muhacirlerin yerleştirilmeye başlamasıyla beraber gelişmeye başlamıştır.

Mondros Ateşkesi'nin maddelerinden biri olan İtilaf Devletleri'nin Osmanlı İmparatorluğu sınırları içindeki önemli noktaları güvenlik gerekçesiyle işgal edebilecekleri maddesine dayanarak 13 Kasım 1918 tarihinde İstanbul'a çıkan İngiliz kuvvetleri, İstanbul-Bağdat demiryolu hattı boyunca önemli gördükleri yerleri işgal etmeye başladılar, bu işgalden 1919 yılının Ocak ayı sonlarında Eskişehir İstasyonu çevresinde karargahlarını kurdu.

Türk Kurtuluş Savaşı Dönemi

Atatürk'ün Eskişehir Garı'nda karşılanması, 1925
Resmi büyült

Atatürk'ün Eskişehir Garı'nda karşılanması, 1925
21 Haziran 1920 günü saat 11:00'de Millî Savunma Bakanı Fevzi Çakmak Paşa ve Genelkurmay Başkanı Albay İsmet İnönü ile tren istasyonuna gelmiştir. Yunan taarruzunun aldığı vaziyeti, sınıf arkadaşı ve Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Cebesoy ile burada görüşmüştür. Aynı gece de Ankara’ya hareket etmiştirler.

Eskişehir'de Türk Kurtuluş Savaşı'nın 5 önemli meydan muharebesinin üçü geçmiştir. Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki Kurtuluş Savaşı'nın önemli muharebelerinden biri olan I.İnönü Savaşı Eskişehir topraklarında gerçekleşmiştir. Eskişehir, Kurtuluş Savaşı'nın kilit nok­talarından birini oluşturduğundan, savaşta maddi ve manevi olarak çok yıpranmıştır.

I. Dünya Savaşı sonrasında demiryolu hattını denetlemek amacıyla 23 Ocak 1919'da Eskişehir İstasyonunu işgal eden İngiliz kuvvetleri, 20 Mart 1920'de Kuvay-ı Milliye'nin baskısıyla işgale son verdi. 1921 yılında Eskişehir'e 40 km. uzaklıktaki İnönü'de, Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri yapıldı.

20 Temmuz 1921'de Yunanların işgal ettiği Eskişehir bir süre Yunan ordularının karargâhı oldu. Eskişehir-Kütahya Savaşları sonunda Türk Ordusu Sakarya'nın doğusuna çekildi. 23 Ağustos 1922'de Yunanlılar yeniden saldırdı. 30 Ağustos 1922'de başlayan Büyük Taarruz ile düşman püskürtülmeye başladı ve 2 Eylül 1922 günü, Seyitgazi yönünden gelen Türk Süvarileri Tekkeönü'nden Eskişehir'e inerek düşman kuvvetlerini Eskişehir'den çıkardılar. Eskişehir, Kurtuluş Savaşı'nın son aşaması olan Büyük Taarruz sonrasında 2 Eylül 1922'de kurtarıldığında yıkıntı hâlinde harap bir kasabaydı.

Cumhuriyet Dönemi

Atatürk'ün 15 Ocak 1923'de Eskişehir hakkındaki sözü:

Eskişehir'i ve Eskişehirlileri çok iyi tanırım. Millî Mücadele yıllarında büyük vatanseverlik ve üstün bir cesaretle mücadelemizin daima yanında olmuş, bu mücadeleye çok geniş yardımlarda bulunmuşlardır.

Mustafa Kemal Atatürk, 15 Ocak 1923'te Hükümet Konağında yaptığı konuşmada vurguladığı gibi Eskişehir, savaşın kazanılmasında büyük katkı yapmıştır. Mustafa Kemal Paşa, bu nedenle kentin imarıyla yakından ilgilenmiştir. Cumhuriyet döneminde yapılan yatırımlarla kısa zamanda modern bir kent yaratılmaya çalışılmıştır.

Cumhuriyet ilan edildikten sonra Eskişehir 1925 yılında il olmuştur. 1926 yılında Eskişehir'in, Sivrihisar, Mihalıçcık ve Seyitgazi olmak üzere üç ilçesi bulunmaktadır. 1954 yılında çıkarılan kanunla Çifteler ve Mahmudiye, 1957 yılında çıkarılan diğer bir kanunla da Sarıcakaya ilçe haline getirilmiş ve ilçe adedi 6'ya çıkmıştır.

Daha sonra 1987 tarihinde 3392 sayılı kanunla Alpu, Beylikova ve İnönü; 9 Mayıs 1990 tarih ve 3544 sayılı kanunla Günyüzü, Han ve Mihalgazi ilçe haline getirilmiş, böylece ilçe sayısı 12'ye çıkmıştır. 22 Mart 2008 tarihli resmi gazetede yayınlanan 5747 sayılı yasa ile de Merkez ilçe kaldırılarak Odunpazarı ve Tepebaşı adıyla 2 yeni ilçe daha kurulmuş ve ilin toplam ilçe sayısı 14'e ulaşmıştır.

Eskişehir Depremi

20 Şubat 1956'da Eskişehir'de oluşan şiddetli yer sarsıntısıdır. Şiddeti Richter ölçeğine göre 6,0 olan bu depremde, 1.379 bina ağır, 1.486 bina orta, 9.862 bina da hafif derecede hasar görmüştür. Bir kişinin öldüğü depremde 19 kişi de yaralanmıştır. Konumu 39° 89' kuzey enlemi ve 30° 49' doğu boylamı, odak derinliği yaklaşık 40 km olan depremin etkilediği alan 350.000 km² olarak hesaplanmıştır. Deprem alanı çeşitli doğrultularda Edirne, İzmir, Konya ve Zonguldak illerine kadar yayılmıştır. Depremin dış merkezinin bulunduğu bölge yerleşim yeri olmadığı için can kaybı fazla olmamıştır. Eskişehir depreminin oluştuğu bölge 3. derecede tehlikeli deprem bölgesidir.

Sel Felaketi

5 Mart 1950'de Porsuk Çayı'nın taşması sonucu Eskişehir'de sel felaketi meydana gelmiş, 50 bin kişi açıkta kalmıştır. 2500 evin yıkıldığı ve 6 kişinin boğulduğu felaketzedelere Marshall Planı'ndan yardım gelmiştir.

Coğrafya

Eskişehir coğrafyası

Eskişehir, İç Anadolu Bölgesi'nin kuzeybatısında yer almaktadır. İl merkezi kuzeyinde Mihalgazi, Sarıcakaya ve Ankara, doğusunda Alpu, güneyinde Mahmudiye, Seyitgazi ve Afyon, batısında ise İnönü ve Kütahya sınırları ile çevrilidir.

İç Anadolu stepleri, Kuzey Anadolu ve Batı Anadolu ormanları şehrin bitki örtüsünü oluşturur. Sündiken Dağları'nın güney yamaçlarında 1000 metreden sonra meşe çalılıkları, daha yükseklerde bodur meşeler görülür. 1300 metreden sonra yer yer kara çamlar bulunur. Bazı bölgelerde karaçamların arasında, kızılçamlar da görülür. Eskişehir'in güneyindeki platolarda orman bulunmamakta fakat bölgesel step bitkileri vardır. Porsuk ve Keskin Dereleri'nin kenarlarında söğütler, kavaklar, karaağaçlar ve koruluklardan oluşan bitki örtüsü bulunur.

Eskişehir'den geçen iki önemli akarsudan ilki Sakarya Nehri ikincisi ise Porsuk Çayı'dır. Bu akarsuların il sınırları içerisinde kalan arazisinde 2 adet baraj bulunmaktadır. Porsuk Çayı üzerinde Porsuk Barajı, Sakarya Nehri üzerinde ise Gökçekaya Barajı bulunmaktadır.

İklimi

Şehrin iklimi İç Anadolu tipi Karasal iklim'dir. Kışları soğuk ve kar yağışlı, yazlar sıcak ve yağışsızdır. Yağışlar (dağlık kesimler hariç) az ve kısa sürelidir. Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları en az yağışı olan aylardır. Yıllık yağış ortalaması 373,6 mm'dir. Bir yılın 90 - 100 günü yağışlı geçmektedir. Sıcaklık rejimi karasal niteliktedir. Örneğin 800 metre yükseklikte kurulmuş olan Eskişehir il merkezinde en sıcak ve en soğuk ayların ortalamaları 21,5 °C ve -0,8 °C (Temmuz ve Ocak), kaydedilen maksimum ve minimum değerler ise 39,1 °C ve -26,3 °C'dir. Bitki örtüsü İç Anadolu Bölgesi'nin tipik bitkisel örtüsü olan bozkırdır.

Nüfusu

Doktorlar Caddesi

Doktorlar Caddesi
Eskişehir, Bulgaristan göçmenlerinin de buraya yerleşmesiyle özellikle 1950- 55 ve 1965- 70 dönemlerinde büyük bir nüfus artışı gösterdi. Kentin 1950'de 89 bin olan nüfusu 1960'ta 153 bine, 1970'te 216 bine, 1980'de 309 bine, 1990'da 413 bine ulaştıktan sonra 2000'de 482 bini aşmıştır.

2008 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemi verilerine göre ilin toplam nüfusu 741,739'dur. İl nüfusunun 599,796‘sı merkeze, geriye kalan 141,943’ü ilçeler ve köylere yerleşmiştir. Şehir nüfus oranı % 80, köy nüfus oranı ise % 20'dir. İlin yıllık nüfus artış hızı binde 9.61'dir. Şehir nüfus artış hızı binde 15.41, Köy nüfus artış hızı binde –9.52'dir. Nüfus sayımı bilgilerine bakılınca, köylerden kent merkezine göç oranının arttığı ortaya çıkmaktadır.

Nüfus yoğunluğu il genelinde 54, İl Merkezinde 195'tir.

BM raporuna göre yaşanabilirlik açısından Türkiye'deki kaliteli yaşanabilinecek beşinci şehirdir.

Yeraltı zenginlikleri

Lületaşı

Lületaşı'nın Türkiye’de işlenebilir olanı yalnız Eskişehir’de bulunmaktadır. "Beyaz altın", "Deniz köpüğü" ve "Eskişehir taşı" gibi adlandırmalar lületaşının değerini, rengini, çıkış merkezini anlamlı bir biçimde ortaya koymaktadır.

Lületaşı, magnezyum ve silisyum esaslı ana kaya parçalarının yerin muhtelif derinliklerindeki başkalaşım katmanları içinde, hidrotermal etkilerle hidratlaşması sonucunda oluşmuş değerli bir taştır. Lületaşı ve benzer minerallere, Yunanistan'daki bazı adalar, Moravya, Fransa, İspanya ve Fas ve ABD'de de rastlanmaktadır.

Eskişehir ilinin Karatepe, Sarıkavak, Türkmentokat, Gökçeoğlu köylerinde bulunan sahalarda, yüzeyle 300 metreyi aşan derinlikler arasında, içinde dağınık yumrular halinde lületaşı bulunan başkalaşım katmanlarına rastlanır.

Arkeolojik çalışmalar, lületaşının yaklaşık beşbin yıl öncesinden bilindiğini ve değişik amaçlarla kullanıldığını göstermiştir. Günümüzde Lületaşı süs eşyası ve özellikle pipo yapımında kullanılmaktadır. Ayrıca radyasyon emici özelliğinden dolayı uzay gemilerinde izolasyon malzemesi olarak kullanılır.

Bor Madeni

Bölge, bor madeni yönünden de önemli rezervlere sahip olup, Kırka'da bulunan Tinkal madeni, işlenerek %33 oranında Boric Oxid (B2O3) elde edilmektedir. Perlit, Manyezit, Kalsedon, Krom, Toryum ve Torit Eskişehir'de bulunan diğer madenlerdir.

Termal kaynaklar

Eskişehir, bulunduğu yerleşim yeri itibariyle sıcak su kaynaklarının tam üzerinde bulunmaktadır. Şehir merkezinde, "Sıcak Sular" olarak isimlendiren bölgede, doğal termal kaynaklar bulunmakta, çok sayıda hamam hizmet vermektedir. Sıcak sular Porsuk Çayı'nın güney kısmında geniş bir alan içinde bulunmaktadır. Suyun merkezinde 47°C 'yi bulan sıcaklık bazı alanlarda 35°C 'ye kadar düşmekte, bazı alanlar ise 55° ye kadar yükselmektedir. Hamamlardaki su hafif demirli ve kükürtlüdür.

Bu bölgede çarşı içerisindeki tulumbalardan sıcak su akmakta olup, su bir dönem yakın bölgelerdeki evlere de verilmiştir. Yine il sınırları içerisinde Sakarı Ilıcaları, Hasırca, Kızılinler, Uyuzhamam-Alpu, Alpanos-Seyitgazi, Çardak( Hamamkarahisar)-Günyüzü, Yarıkçı-Mihalıççık bilinen kaplıcalardır.

Ulaşım



Eskişheri Otogarı
Şehir Türkiye'deki demiryollarının kavşak noktalarından biridir. Eskişehir istasyonuna günde dört yönden 60 kadar yük ve yolcu treni uğramaktadır. Haydarpaşa Garı'ndan, Ankara yönüne giden tüm trenler Eskişehir'den geçer. Hızlı trenin tamamlanmasıyla Eskişehir-Ankara arası 1 saat 15 dakika; Eskişehir-İstanbul arası 1 saat 30 dakika olacaktır. Eskişehir Anadolu Havaalanı'na 25 Temmuz 2005´te Brüksel´den ilk sefer yapılmıştır.

Eskişehir’in ana karayolu bağlantısı İstanbul-Eskişehir-Ankara devlet yoludur. Adapazarı'ndan ayrılan bu yol güneye inerek Bilecik’ten geçer ve Bozüyük’ten doğuya yönelerek Eskişehir il sınırı içine girer. Tüm ili kuzeybatı-güneydoğu yönünde geçen bu yol il ulaşımının omurgasıdır. Merkez ilçe ve Sivrihisar bu yol üzerinde yer alır. İl’in diğer karayolu bağlantıları bu yoldan ayrılır. Eskişehir’de ulaşımı olmayan köy bulunmamaktadır.

Yüksek Hızlı Tren



Eskişehir Tren Garı
14 Mart 2009 tarihinden itibaren Yüksek Hızlı Tren Ankara - Eskişehir arasında tarifeli seferlerine başlamıştır. YHT, Ankara'dan 07.00, 11.00, 15.00, 17.00'de, Eskişehir'den 07.00, 11.35, 14.45 ve 21.35'de hareket edecek.


2
Şehirlerimiz / Bilecik
« : 02 Şubat 2011, 00:35:35 »
Bilecik, Osmanlı Devletinin temellerinin atıldığı, Marmara, Ege, İç Anadolu ve Batı Karadeniz bölgelerinin kesiştiği bir kavşak noktasında bulunan bir ildir. 39°39' ve 40°31' kuzey enlemleriyle 29°43' ve 30°40' doğu boylamları arasında bulunan Bilecik;
Osmanlı Devleti, 13. yüzyıl sonlarından 20. yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti. Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Sakarya,

...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Bolu,
Bolu orman, göl, kaplıca, dağ ve denizlerin kucaklaştığı, tabii güzellikleri ile ünlü, Türkiye'nin Batı Karadeniz bölgesinde yer alan bir il. Sakarya, Bilecik, Eskişehir, Ankara ve Çankırı illeri ile çevrili olup 45°15' ve 41°05' kuzey enlemleri ile 39°29' ve 32°37' doğu boylamları arasında yer alır. Trafik kod numarası 14'tür.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Eskişehir,
Eskişehir, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesinde bulunan aynı adlı ilin merkezidir. Ortasından Porsuk Çayı geçen şehir, içerisinde Osmangazi Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi'nin bulunması nedeniyle bir öğrenci kenti görünümündedir. 2008 yılının verilerine göre şehir merkezinin toplam nüfusu 599,796'dır. Bu nüfusun 297,865'i erkek 301,931'i kadındır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Kütahya ve
Kütahya rengârenk çinileriyle, Türkiye’nin çini atölyesi olarak bilinen, şifalı kaplıcaları ile meşhur, millî târihimizde müstesnâ bir yeri bulunan, Ege bölgesinin İçbatı Anadolu bölümünde yer alan il. 38o 70’ ve 39o 80’ kuzey enlemleri ile 29o 00’ ve 30o 30’ doğu boylamları arasında yer alır.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Bursa arasında yer alır. Gerek Osmanlı, gerekse Cumhuriyet devrinin kuruluşunda çok önemli rol oynayan Bilecik'in, Türk tarihinde mümtaz bir yeri vardır. Trafik kod numarası 11'dir.
İsminin kökeni
Bilecik ilinin adını nereden aldığı kesin olarak tespit edilememiştir.
Bursa Osmanlı Devletinin bir ara başkentliğini yapan, evliyalar diyarı, tarihî abideler şehri, tabiî güzellikleri ve binlerce senedir bilinen şifalı kaplıcaları ile dünyaca isim yapan il.
...Tümünü okumak için linke tıklayınız.
Hititler, Bilecik için "Şirin Köy" manasına gelen Belekoma demişlerdir. Zamanla bu isim Bilecik olarak söylenmiştir.

3
Meslek Seçimi ve Rehberlik Servisi / Makina Mühendisliği
« : 02 Şubat 2011, 00:17:12 »
Makina Mühendisliği Nedir?


Makine mühendisliği veya makina mühendisliği, her türlü mekanik sistemlerin ve enerji dönüşüm sistemlerinin tasarımının geliştirilmesi ve üretiminin planlanması konularında eğitim ve araştırma yapar. Geniş bir çalışma alanına sahiptir. Özel sektörde ve kamu sektörüne ait fabrika veya işyerlerinde her türlü mekanik sistemlerin, gaz ve buhar türbinlerinin, kompresörlerin, nükleer reaktörlerin, içten yanmalı motorların, soğutma, havalandırma, ısıtma sistemlerinin tasarımında çalışılabileceği gibi, serbest çalışma imkanı da vardır.Mühendislik faaliyetlerinin en eski ve en geniş alanlarından biri olanmakine mühendisliği, makinalar, enerji ve imalat-üretim yöntemleri ile ilgilenir. Makine mühendisleri takım tezgahlarının yanı sıra endüstrinin tüm dalları için makinalar ve donanımlar tasarlar ve imal ederler. Örneğin; türbinler, baskı presleri, hafriyat makinaları, besin işleyiciler, iklimlendirme ve soğutma sistemleri, yapay kalpler ve uzuvlar, uçaklar, dizel lokomotifler, otomobiller, kamyonlar, kitle ulaşım araçları için motorlar vb.

Enerji konusundaki uzmanlık alanında, makine mühendisleri, elektrik generatörlerini tahrik edecek hidrolik türbinlerin ve buhar gücü oluşturacak kazanlar, motorlar, türbinler ve pompaların tasarımı, üretimi ve çalıştırılmasıyla ilgilenirler. Enerji santralleri tasarlarlar, çalıştırırlar ve yakıtların ekonomik yanması, ısı enerjisinin mekanik güçe dönüştürülmesi ve bu gücün yararlı işler yapmak için kullanılması ile ilgilenirler. Isıtma, havalandırma ve iklimlendirme alanında, makine mühendisleri; evler, işyerleri, ticaret binaları ve endüstriyel tesislerde kontrollü sıcaklık ve nem koşulları sağlarlar. Besinlerin soğuk tutulması, soğuk depolama ve buz üretim tesisleri için gerekli donanım ve sistemleri geliştirirler.

Makine mühendisleri ayrıca yolcu, savaş ve yük gemilerinde makinalar tasarımında, otomotiv endüstrisinde otomobiller, kamyonlar ve otobüsler tasarımında ve üretiminde ve hava-uzay endüstrisinde yeni uçak ve uzay araçlarının tasarımında çalışmaktadırlar.

Programın Amacı

Makina mühendisliği programı, her türlü mekanik sistemlerin ve enerji dönüştürüm sistemlerinin tasarımı, geliştirilmesi, üretiminin planlanması ve bakım konularında eğitim ve araştırma yapar.

Program;

    *                              Mekanik Bilimi,

                                                           Statik

o                                                        Dinamik

o                                                        Akışkanlar Mekaniği

o                                                        Mukavemet

    *
      ·                                 Nanomekanik,

    *
      ·                                 Makine Teorisi ve Dinamiği,

o                                                        Mekanizma Tekniği

o                                                        Makina Dinamiği

o                                                        Mekanik Titreşimler

    *
      ·                                 Isı ve Enerji Bilimi,

o                                                        Termodinamik

o                                                        Isı Transferi

o                                                        Isıtma-Soğutma-İklimlendirme

o                                                        Akım Makinaları

§                                                                                 Hidrolik Makinalar

§                                                                                 Termik Turbomakinalar

o                                                        İçten Yanmalı Motorlar

§                                                                                 Motor Tasarımı

§                                                                                 Motorlu Taşıtlar

    *
      ·                                 Malzeme Bilimi,

o                                                        Malzeme Bilgisi ve Mühendislik Malzemeleri

o                                                        Malzeme Muayeneleri

o                                                        Kompozit Malzemeler

    *
      ·                                 Tasarım,

o                                                        Teknik Resim

o                                                        Makina Elemanları

o                                                        Transport Tekniği

o                                                        Yağlama Teknolojisi (Triboloji)

    *
      ·                                 İmalat,

o                                                        İmal Usulleri

§                                                                                 Talaşlı İmalat Yöntemleri

§                                                                                 Kaynak Bilgisi

§                                                                                 Döküm Bilgisi

o                                                        Ölçme Tekniği

    *
      ·                                 Mekanik Tesisat

    *
      ·                                 Otomatik Kontrol,

o                                                        Otomatik Kontrol Sistemleri

o                                                        Endüstriyel Hidrolik

o                                                        Endüstriyel Pnömatik

o                                                        Robotik

o                                                        Mekatronik

    *
      ·                                 Mühendislik Matematiği,

o                                                        Sonlu Elemanlar Yöntemi,.. v.s. derslerden oluşur.

Yaptıkları İşler

Makina mühendisliği bölümünden mezun olanlara "Makina Mühendisi" unvanı verilir. Makina mühendisi, çalıştığı kurumun yapısına göre, mekanik sistemlerin, gaz ve buhar tribünlerinin, pistonlu kompresörlerin, nükleer reaktörlerin, içten yanmalı motorların, soğutma, ısıtma, havalandırma sistemlerinin tasarımını yapar, geliştirir. Bunu yaparken kullanışlılık ve ucuzluk faktörlerini göz önünde bulundurur.

 İş Olanakları

Sanayiciler genç mühendislerden, ÖĞRENMEYİ ÖĞRENMİŞ olmalarını beklemektedirler. Hangi kanallardan, Internet'ten, kitaplardan başka insanlardan, her yerden bir şekilde bir bilgiye ihtiyaç varsa "Ben bunu nerelerden bulur, öğrenir ve uygulamaya koyarım" sanatını bir şekilde öğrenen elemanların kendilerine daha yararlı olduklarını düşünmektedirler.

İlke olarak, öğrenmeyi öğrenerek mezun olan makina mühendisleri çok geniş bir yelpazede iş bulabilme şansına sahiptir.

4
Spor Haberleri / Beşiktaş'ta 3 Yıldız İmzayi Attı
« : 02 Şubat 2011, 00:12:14 »
eşiktaş'ın daha önce transfer ettiği üç Portekizli yıldız Simao, Fernandes ve Almeida bugün kendilerini Beşiktaşlı yapan resmi sözleşmeleri imzaladı.

5
Spor Haberleri / Altidore Bursa'da
« : 02 Şubat 2011, 00:09:35 »
Bursaspor'un ara transfer döneminin son gününde anlaşmaya vardığı ABD'li golcü Jozy Altidore, özel uçakla Bursa'ya getirildi.

Yeşil-beyazlı takımın yönetim kurulu üyeleri İrfan Koç ve Kemal Kamat ile birlikte Bursa'ya gelen Altidore, havaalanında bir grup taraftar tarafından karşılandı.

İspanya'nın Villareal takımından transfer edilen genç futbolcu, havaalanında gazetecilere yaptığı açıklamada, Bursa'ya geldiği için mutlu olduğunu, uzun yılar yeşil-beyazlı formayı giymeyi hedeflediğini söyledi.

Altidore, Villareal takımında aradığını bulamadığını ifade ederek, şöyle konuştu:

''Geçen sene Villereal, Şampiyonlar Ligi'ne gidemedi. Ben Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmek istiyordum. Şampiyon bir takıma geldim. Bu sene de hedef şampiyonluk. Takıma şampiyonluk için gerekli katkıyı yapıp gelecek sene hedeflediğim Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmek istiyorum.''

ABD'li genç golcü, daha sonra sağlık kontrolünden geçirilmek üzere Acıbadem Bursa Hastanesi'ne götürüldü.

Altidore, sağlık kontrolünün ardından düzenlenecek törenle kendisini Bursasporlu yapan sözleşmeye imza atacak.

6
Spor Haberleri / Kadıköy'de Fener yalnız 'Gezer' !
« : 02 Şubat 2011, 00:08:30 »
Trabzon'a karşı ev sahibi olarak son 5 sezonda oynadığı maçların 4'ünde puan yitiren Fenerbahçe, kritik mücadelede faturayı çabuk kesip, bir anlamda rövanş hesabını da tahsil etti.

7
Spor Haberleri / Trabzonspor Şampiyon Olsa Bile !..
« : 02 Şubat 2011, 00:07:19 »
Fenerbahçe maçından sonra konuşulanları gördükten sonra, şampiyonluktan değil değişiminden umudumu kestiğimi söylemeliyim.

Trabzon zor yer, Trabzonspor zor camia.

Bu şehir, bu camia bir şampiyonlukla değişmez.

Yönetimler gelmiş, gitmiş, kongreler olmuş ama değişim adına elde var sıfır.

Aziz Yıldırım, dokuz puan geriden gelip şampiyon olacağım diyor, Trabzon eski yöneticilerinin stadyumda nerede oturduğunu tartışıyor.

Bu değil Trabzon, olmamalı.

Kafasında tilkiler olanlara sormak lazım;
Şenol Güneş Fenerbahçe’yi çalıştırsa, Aykut Kocaman Trabzonspor’u neler düşünülebilirdi mesela !..

Trabzonspor maalesef; şehirde her şeye araç olmuş.

Kavgalar, hesaplaşmalar onun üzerinden yapılıyor.

Geri kalmışlık da onun üzerinden örtülüyor.

Birleştirici olması beklenirken, ayrıştırıcı oluyor. Öyle olmasını isteyenler olduğu için öyle oluyor.

Suç Trabzonspor’un değil. Suç Trabzonluların.

Ben senelerdir bunu yazıyorum. Trabzonspor henüz bir camia olma yolunda ergenlik dönemini yaşıyor. Şu anki ruh hali de ergen bir çocuğun ruh halinden farksız.

Ve bu ergen beden, kendini ne kadar taşıyabiliyorsa o kadar taşıyor.

Bütün yük bir adamın sırtında, saha dışındaki bu kronik sorunları çözecek ki, sıra saha içine gelsin.

O adamın her şeye ve herkese yetişmesi de zor.

Elbirliğiyle nasıl şampiyon olunmaz, bunu göstermek yerine, nasıl şampiyon olunuru göstermek lazım. Bu sezon şampiyonluğa kesin gözüyle bakanlardanım. Trabzonspor bu yarışı birinci bitirir. 27 sezon sonra şampiyonluk gelir.

Bu şampiyonluk gelir ama bu kent, bu camia, bu kafa değişmez. Onun için şampiyonluktan mutlu olamazlar. Ruhlar, kavgaya, hesap görmeye meyilli.

Trabzonspor’un şampiyonluğu basit bir matematik hesabı da, içerdekiler ve dışarıdakiler ne olacak. Zor iş, zor.

8
Spor Haberleri / Bilica, Kuryeye Çarpıp Kaçtı !..
« : 02 Şubat 2011, 00:06:40 »
Barboros Caddesi'nde sabah erken saatlerde lüks bir cip, kırmızı ışıkta bekleyen motokurye Feysel Taşkın'a arkadan çarptı. Taşkın, çarpmanın etkisiyle önündeki otomobilin üzerine uçtu. Kazaya sebep olan cip ise, hızla olay yerinden uzaklaşırken, kaçma anı yol üzerindeki MOBESE kamerası tarafından görüntülendi. Kaçan lüks cipin sahibine, olay yerinde araçtan düşen plaka sayesinde ulaşıldı. Yapılan inceleme sonucunda aracı, Fenerbahçeli futbolcu Fabio Bilica'nın kullandığı anlaşıldı.

Hastaneye kaldırılan yaralı kuryenin tedavisi sürerken, Bilica'nın avukatıyla birlikte polis merkezine gelerek ifade vermesi bekleniyor.

9
Spor Haberleri / Türk Futbolunun ''Joker''i: Abdullah AVCI
« : 02 Şubat 2011, 00:05:33 »
Bir insanın karakter analizini yaparken doğru sonuca varmak için kişinin en sinirli olduğu anda verdiği tepkileri ölçmek gerekir. Özellikle futbol dünyasındaki birçok isimin, haksızlığa uğradığında ya da haksızlığa uğradığını düşündüğünde adeta içindeki canavarın ortaya çıktığını görmekteyiz. Sportif başarıda olduğu gibi nezaket ve centilmenlikte de istikrarı yakalamak oldukça zordur.

Karakter analizi testinden başarıyla geçen isimlerin arasında Abdullah Avcı’nın olduğunu düşünüyorum. Spor Toto Süper Lig’de görev alan teknik direktörler arasında başarı, istikrar ve en önemlisi centilmenliği bir arada bulunduran isimleri sıraladığımızda piramidin en üstünde yer alan isimlerden başında avcıyı gösterebiliriz.

İstanbul Büyükşehir Belediye gibi aidiyet duygusundan uzak bir isme sahip olduğunu düşündüğüm takımıyla ve pek de sevimli olmayan bir stadyumda mücadele etmesine rağmen başarı çıtasını her sene daha üstlere taşıyıp tüm spor kamuoyunun takdirini kazanmayı hak ediyor.

Ancak son yıllarda elde ettiği başarılı sonuçlarla Türkiye’nin en sevilmeyen spor adamlarından biri olma yolunda hızla ilerliyor. Özellikle Fenerbahçe, Beşiktaş ve Bursaspor gibi önemli takımların canını defalarca kez yakarak ligin iyi kalpli kötü adamı etiketi adeta üzerine yapıştı.

Bu sevimsiz durum mutlaka Avcı’yı derinden yaralıyordur. Tabi ki kaybeden tarafın sempatisini kazanacak hali yok. Ancak büyük kitlelerin kendisine yönelik nefretin çığ gibi büyümesine kendisi gibi ben de anlam veremiyorum.

Kulübünün kimliğine derinden bağlı bir Beşiktaş taraftarı olduğumu hatırlatarak yazıma devam ediyorum… Abdullah Avcı bu yıl şampiyonluk yolunda Beşiktaş’ın 6 puanını alsa da, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Bursaspor’a karşı gösterdiği direnci Galatasaray ve Trabzonspor’a karşı gösteremese de kendisinin bu nefreti ve hakaretlere varan eleştirileri hak etmediğini düşünüyorum.

Özellikle Galatasaray maçlarında takımı bilerek motive etmediğini söyleyen Beşiktaşlı ve Fenerbahçeli dostlarım lütfen geçen sezon Ali Sami Yen Stadı’nda 1-1 biten maçın sonunda Avcı’nın yaşadığı sevinci unutmayalım. Uzatmalarda attıkları golün sonrasında avcı adeta sevinçten çıldırmıştı. O abartılı sevincin nedenini; “İBB, Galatasaray maçlarında bilinçli olarak direnmiyor” eleştirilerinin kendisi üzerinde yarattığı baskıya bağlıyorum.

Abdullah Avcı Beşiktaş, Fenerbahçe ve Bursaspor’un sahada saçtığı zehire karşılık doğru panzehiri kullanarak rakiplerinin tüm kimyasını çoğu zaman bozabiliyor. Psikolojik faktörleri de unutmamak gerekir. Başka bir deyişle kazanan tarafın her defasında rakibi karşısına daha güçlü olarak çıkması çok önemli bir avantajdır. Bu konudan yola çıkarak örnekleri çoğaltabiliriz.

Rıza Çalımbay döneminde Eskişehirspor’un Galatasaray ve Fenerbahçe’yi defalarca kez yenerken Beşiktaş’la berabere bile kalamamasını unutmamak gerekir. Mehmet Özdilek yönetimindeki Antalyaspor, Galatasaray’ın hem kupada hem de ligde belalısı iken Beşiktaş’tan yıllardır 1 puan bile alamaması, Yılmaz Vural’ın Fenerbahçe maçlarındaki üstün performansı, Ziya Doğan’ın neredeyse her sene İnönü Stadı’ndan puanla dönmesi, Beşiktaş’ın Kayserispor’a, Galatasaray’ın Bursaspor’a, Fenerbahçe’nin Ankaragücü’ne çoğu zaman şansının tutmaması gibi sıkça tekrarlanan durumlar ligimizin karakterini oluşturmaktadır. Hem ligimizde hem de yabancı liglerde buna benzer sayısız örnekler verilebilir.

Her süper kahraman filminde en az süper kahraman kadar güçlü ve bir o kadar da zeki “kötü karakter” vardır. Bir tarafta tüm halkın sevgilisi Batman karşısında ise tüm Gotham şehrine korku saçan Joker. Avcı’nın çoğu stadyumda yarattığı soğuk duş etkisini göz önünde bulundurursak üzerimizde Joker etkisi yarattığını söyleyebiliriz.

Joker olmadan Batman, Ivan Drago olmadan Rocky Balboa düşünülemeyeceği gibi Abdullah Avcısız Süper Toto Süper Lig’in tadının olmayacağını düşünüyorum. Avcı henüz büyük kitlelerin süper kahramanı olamadı ancak 34 perdelik bu filmin en iyi kalpli kötü adamı olduğunu tüm seyircilere kanıtladı.

10
-ADA TAKIMLARININ KASASINDAN 215 MİLYON STERLİN ÇIKTI-
İngiltere Premier Lig takımları, dün sona eren ara transfer döneminde son yılların en büyük transfer harcamasını yaptı.

Kulüpler geçen yıl ara transferde toplam 33 milyon sterlin harcarken, bu rakam Chelsea ve Liverpool'un rekor transferlerinin de etkisiyle bu yıl toplam 215 milyon sterline ulaştı.

2003 yılından itibaren ara transferde yapılan toplam harcamalar şöyle:

YIL HARCAMA (milyon sterlin)
2003 35
2004 50
2005 50
2006 70
2007 63
2008 146
2009 181
2010 33
2011 215

--İNGİLTERE'DE ARA TRANSFER-
İngiltere'de ara transfer döneminde kulüplerin aldıkları ve gönderdikleri futbolcular şöyle:

Arsenal:
Gelenler: Ryo Miyaichi (Chukyodai Chuyko High School)

Gidenler: Havard Nordtveit (B. Moenchengladbach), Vito Mannone (Hull City, kiralık), Jay Emmanuel-Thomas (Cardiff, kiralık), Aaron Ramsey (Cardiff, kiralık), Henri Lansbury (Norwich, kiralık), Craig Eastmond (Millwall, kiralık), Benik Afobe (Huddersfield, kiralık), Carlos Vela (WBA, kiralık), Cedric Evina (Oldham), Wellington (Levante, kiralık), Gavin Hoyte (Lincoln, kiralık), Giles Sunu (Lorient, kiralık), Kyle Bartley (Rangers, kiralık)

Aston Villa:
Gelenler: Darren Bent (Sunderland), Jean Makoun (Lyon), Kyle Walker (Tottenham, kiralık), Michael Bradley (B. Moenchengladbach, kiralık)

Gidenler: Curtis Davies (Birmingham), Steve Sidwell (Fulham), James Collins (Shrewsbury, kiralık), Shane Lowry (Sheffield United, kiralık), Brad Guzan (Hull, kiralık), Andreas Weimann (Watford, kiralık), John Carew (Stoke, kiralık), Jonathan Hogg (Portsmouth, kiralık), Isaiah Osbourne (Sheffield, kiralık), Stephen Ireland (Newcastle, kiralık).

Birmingham City:
Gelenler: Obafemi Martins (Rubin Kazan, kiralık), Curtis Davies (Aston Villa), David Bentley (Tottenham, kiralık)

Gidenler: Garry O'Connor (Barnsley), Marcus Bent (Sheffield United, kiralık), James O;Shea (Port Vale, kiralık), Michel (AEK Athens, kiralık), Jake Jervis (Hereford, kiralık), Nathan Redmond (Burton, kiralık), Daniel Preston (Hereford, kiralık)

Blackburn Rovers:
Gelenler: Roque Santa Cruz (Manchester City, kiralık), Jermaine Jones (Schalke, kiralık), Ruben Rochina (Barcelona, kiralık), Mauro Formica (Newell's OB)

Gidenler: Alan Judge (Notts County), Alex Marrow (Crystal Palace), Nick Blackman (Aberdeen, kiralık), Amine Linganzi (Preston, kiralık), Pascal Chimbonda (QPR, kiralık), Aaron Doran (Inverness, kiralık), El-Hadji Diouf (Rangers, kiralık)

Blackpool:
Gelenler: James Beattie (Rangers, kiralık), Salaheddine Sbai (Nimes, kiralık), Andy Reid (Sunderland), Sergei Kornilenko (Zenit St Petersburg)

Gidenler: Louis Almond (Barrow, kiralık), Ishmel Demontagnac (Stockport, kiralık), Stephen Husband (Stockport, kiralık), Ashley Eastham (Cheltenham, kiralık), Mark Halstead (Kettering, kiralık), Ashley Eastham (Cheltenham, kiralık), Dekel Keinan (Cardiff, kiralık)

Bolton Wanderers:
Gelenler: Daniel Sturridge (Chelsea, kiralık), David Wheater (Middlesbrough)

Gidenler: Andy O'Brien (Leeds), Riga Mustapha

Chelsea:
Gelenler: David Luiz (Benfica), Fernando Torres (Liverpool)

Gidenler: Danny Philliskirk (Sheffield United), Gael Kakuta (Fulham, kiralık), Patrick van Aanholt (Leicester, kiralık), Jacob Mellis (Barnsley, kiralık), Daniel Sturridge (Bolton, kiralık)

Everton:
Gelenler: Apostolos Vallios (Iraklis Thessalonoki), Eric Dier (Sporting Lisbon, kiralık)

Gidenler: Steven Pienaar (Tottenham), Kieran Agard (Peterborough, kiralık), Zac Thompson (Leeds), Yakubu Aiyegbeni (Leiester, kiralık), James Vaughan (C. Palace, kiralık), Keanu Marsh-Brown (MK Dons, kiralık)

Fulham:
Gelenler: Steve Sidwell (Aston Villa), Gael Kakuta (Chelsea, kiralık), Eidur Gudjohnson (Stoke, kiralık)

Gidenler: Robert Milsom (Abderdeen), Fredrik Stoor (Valarenga)

Liverpool:
Gelenler: Andy Carroll (Newcastle), Conor Thomas (Coventry, kiralık), Yusuf Mersin (Millwall), Luis Suarez (Ajax)

Gidenler: Fernando Torres (Chelsea), Ryan Babel (Hoffenheim), David Amoo (MK Dons, kiralık), Nathan Eccleston (Charlton, kiralık), Stephen Darby (Notts County, kiralık), Paul Konchesky (Nottigham Forest, kiralık), Daniel Ayala (Derby, kiralık)

Manchester City:
Gelenler: Edin Dzeko (Wolfsburg), Gai Assulin

Gidenler: Ben Mee (Leicester, kiralık), Wayne Bridge (West Ham, kiralık), Abdisalam Ibrahim (Scunthorpe), Roque Santa Cruz (Blackburn, kiralık), Javan Vidal (Chesterfield, kiralık), Emmanuel Adebayor (Real Madrid, kiralık), David Gonzalez Giraldo (Leeds, kiralık), Andrew Tuffe (Yeovil, kiralık)

Manchester United:
Gelenler: Anders Lindegaard (Aalesunds)

Gidenler: James Chester (Hull), Ben Amos (Oldham, kiralık), Ritchie De Laet (Portsmouth, kiralık), Corry Evans (Hull, kiralık), Federico Macheda (Sampdoria, kiralık), Joe Dudgeon (Carlisle, kiralık), Danny Drinkwater (Watford, kiralık), Cameron Stewart (Hull)

Newcastle United:
Gelenler: Hatem Ben Arfa (Marsilya), Stephen Ireland (Aston Villa, kiralık)

Gidenler: Matthew Grieve (Stockport, kiralık), Joan Simun Edmundsson (Gateshead, kiralık), James Tavernier (Gateshead, kiralık), Tamas Kadar (Huddersfield, kiralık), Wayne Routledge (QPR, kiralık), Ryan Donaldson (Hartlepool, kiralık), Andy Carroll (Liverpool)

Stoke City:
Gelenler: Jermaine Pennant (Real Zaragoza), John Carew (Aston Villa, kiralık)

Gidenler: Tuncay Şanlı (Wolfsburg), Lewis Moult (Mansfield, kiralık), Liam Lawrence (Portsmouth), Eidur Gudjohnsen (Fulham, kiralık)

Sunderland:
Gelenler: Stephane Sessegnon (Paris St Germain), Sulley Muntari (Inter Milan, kiralık)

Gidenler: Darren Bent (Aston Villa), Liam Noble (Carlisle, kiralık), Matt Kilgallon (Doncaster, kiralık), George McCartney (Leeds, kiralık), Michael Kay (Tranmere, kiralık), Michael Liddle (Gateshead, kiralık), Trevor Carson (Lincoln City, kiralık), David Healy (Rangers), Paulo Da Silva (Real Zaragosa), Andy Reid (Blackpool)

Tottenham Hotspur:
Gelenler: Bongani Khumalo (SuperSport United), Steven Pienaar (Everton)

Gidenler: Jonathan Obika (Peterborough, kiralık), Harry Kane (L. Orient, kiralık), David Bentley (Birmingham, kiralık), Kyle Walker (Aston Villa, kiralık), Andros Townsend (Watford, kiralık), Ryan Mason (Doncaster, kiralık), Tommy Carroll (Leyton Orient, kiralık), Jamie O;Hara (Wolverhampton, kiralık), Robbie Keane (West Ham, kiralık), Giovani dos Santos (Racing Santander, kiralık).

West Bromwich Albion:
Gelenler: Carlos Vela (Arsenal, kiralık)

Gidenler: Luke Moore (Swansea), Leon Barnett (Norwich), Luke Daniels (Bristol Rovers, kiralık), Joe Mattock (Sheffield United, kiralık), Romaine Sawyers (Port Vale, kiralık), Kayleden Brown (Port Vale, kiralık), Ishmael Miller (QPR, kiralık), Reuben Reid (Oldham), Paul Downing (Shrewsbury, kiralık)

West Ham United:
Gelenler: Gary O'Neil (Middlesbrough), Wayne Bridge (Manchester City, kiralık), Demba Ba (Hoffenheim), Robbie Keane (Tottenham, kiralık), Paul McCallum (D. Hamley)

Gidenler: Frank Nouble (Barnsley, kiralık), Valon Behrami (Fiorentina)

Wigan Athletic:
Gelenler: Adrian Lopez (Deportivo La Coruna), Connor Sammon (Kilmarnock)

Gidenler: Mauro Boselli (Genova), Lee Nicholls (Shrewsbury, kiralık)

Wolverhampton Wanderers:
Gelenler: Adam Hammill (Barnsley), Jamie O;Hara (Tottenham, kiralık), Adriano Basso

Gidenler: Andy Keogh (Bristol City, kiralık), David Davis (Shrewsbury, kiralık), Jelle van Damme (Standard Liege), John Dunleavy (Barnet, kiralık), Greg Halford (Portsmouth, kiralık), Matt Hill (Barnsley).

11
Spor Haberleri / Chelsea Coştu, Rekor Kırıldı !..
« : 02 Şubat 2011, 00:03:25 »
İngiltere'de dün gece sona eren ve son gününde ülke futbol tarihinde rekorların kırıldığı transfer döneminin şampiyonu Chelsea oldu. İngitere'de ayrıca transfer rekoru kırıldı..

Rus işadamı Roman Abramoviç'in sahibi olduğu Londra ekibi, ocak ayındaki transfer döneminde 71 milyon sterlin harcayarak diğer takımları geride bıraktı.

Liverpool'dan 50 milyon sterline Fernando Torres'i alarak ülke futbol tarihinin en yüksek ücretli transferini yapan ''Maviler'', Benfica'dan da David Luiz'i renklerine bağladı.

İki yıldız futbolcuyla kadrosunu güçlendiren Chelsea, transferin son gününde bir başka rekora da imza attı. Londra temsilcisi bir günde transfere en fazla para harcayan kulüp olarak tarihe geçti.

12
Spor Haberleri / İşte Caner'in Cezası !..
« : 02 Şubat 2011, 00:01:59 »
Gençlerbirliği maçında kırmızı kart görerek oyun dışı kalan Fenerbahçe'nin genç oyuncusu Caner Erkin'in cezasını PFDK açıkladı..

PFDK'dan yapılan açıklamada, Fenerbahçe Kulübü futbolcusu Caner Erkin'in 27 Ocak Perşembe günü oynanan Fenerbahçe-Gençlerbirliği Ziraat Türkiye Kupası müsabakasında, ihraç sonrası müsabaka hakemine yönelik hakareti nedeniyle takdiren 3 resmi müsabakadan men cezası ile cezalandırılmasına, cezanın infazının çift sarı kart görmesi sebebiyle oynamaması gereken ilk müsabakayı takiben başlatılmasına karar verildiği bildirildi.

PFDK'nın aldığı diğer kararlar şöyle:
5 maç men: Ali Buçan (TKİ Tavşanlı Linyitspor A2 Takımı antrenörü)
2 maç men: Faik Uslu (Dardanelspor A2 Takımı futbolcusu)
45 gün hak mahrumiyeti: İbrahim Korkmaz (Saha Komiseri-TKİ Tavşanlı Linyitspor-Dardanelspor A2 maçı)
10 bin lira: Ankaragücü
5 bin lira: Beşiktaş
Bin lira: İstanbul Büyükşehir Belediyespor (A2 Takımı), TKİ Tavşanlı Linyitspor (A2 Takımı)

13
Spor Haberleri / Beşiktaş'tan Son Dakika Transferi..
« : 02 Şubat 2011, 00:01:08 »
Beşiktaş, TFF 3. Lig 1. Grupta mücadele eden Malatyaspor'un 19 yaşındaki defans oyuncusu Güven Gürsoy'u renklerine kattı.

-BEŞİKTAŞ BORSAYA BİLDİRDİ-
Beşiktaş Kulübü, transferi İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na bildirdi.
Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'den İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'na gönderilen ve Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda yer alan açıklamada, Güven Gürsoy ile 4,5 yıllık sözleşme imzalandığı bildirildi.

Şirketten yapılan açıklamada, ''Malatyaspor Kulübü profesyonel futbolcularından Güven Gürsoy ile 4,5 yıllık (2014-2015 sezon sonuna kadar) sözleşme imzalanmıştır. Sözleşme bedeli olarak oyuncuya aylık 2.000 TL ücret ve 5.000 TL maç başı ücreti ödenecektir'' denildi.

Malatyaspor Kulübü Başkanı Mustafa Korkmaz da yaptığı açıklamada, Gürsoy'un bonservisini alacaklarına karşılık olarak verdiklerini söyledi.

Korkmaz, şu bilgiyi verdi:
''Kulübün gidişatının iyi olmayışından ve takımın amatöre düşmesine kesin gözüyle bakılmasından dolayı Güven gibi bir futbolcunun amatöre düşmesine göz yumamadık. Beşiktaş'tan gelen teklifi değerlendirmek isteyen futbolcumuzun, teklifi değerlendirmesi ve bu anlamda yolunun açılması için kendisine izin verdik.''

Gürsoy'a futbol yaşamında başarılar dileyen Korkmaz, ''Güven iyi bir futbolcu. Malatyaspor'da yalnız kaldı. Saha içerisinde başarılı olması için kendisine yardım edecek kimse yoktu. Takımı tek başına kaldırması mümkün olmadığı için böyle bir karar aldı. Bundan sonraki süreçte çok daha verimli olacağına inanıyorum. Futbolcumuzun alacaklarına karşılık, bonservisini verdik'' diye konuştu.

Güven Gürsoy ise Malatyaspor'un aldığı sonuçların kendisini çok üzdüğünü söyledi. Beşiktaş'a transfer olmasında takım arkadaşlarının da katkısı olduğunu ifade eden Gürsoy, şunları söyledi:
''Büyük bir takıma gitmek herkesin hayalidir. Benim de en büyük hayalim üç büyük takımda yer almaktı. Bunların içinde Beşiktaş'a transfer olmam benim için ayrı bir mutluluk kaynağı. Malatyaspor'a ve futbolcu arkadaşlarıma da başarılar diliyorum.''

14
  Öncelikle herkese selamlar..Rap seven arkadaşlarımızın çoğu bilirler,günümüz rapçilerden Sansar Salvo'yu..Araştırdığım bilgileri size sunmak istedim.Sansar Salvo'nun daha çok müzik içerikli hayatını anlatacağım sizlere..

  İstanbul / Kadıköy doğumlu Sansar 2000 yılında ilk sözlerini yazmaya başladı.2002 yılında ilk kaydını gerçekleştiren Sansar 2004 yılına kadar çeşitli MClerin underground albümlerinde konuk olarak yeraldı.İlk underground EPsi olan Muazzam Perdah'ı 2004 yazında çıkardı.Yine 2004 yılının sonlarında İstanbul'da adını oldukça duyuran RAPertuar isimli çalışmasını yayınlayan Sansar bundan sonra kimi ortak ,kimi solo albüm olan bir çok underground çalışmaya imza attı.2005 yılının yazında Taşoda Prodüksiyon ile anlaşan Sansar,İstanbul'da sayısız Jam,konser ve festivalde sahne aldı.Bunun yanı sıra Rapbiznezz ve Merdiven ekibi ile Konya,Karabük,İzmir gibi bir çok şehri dolaştı.Şu anda Kadıköy Merdiven ve Taşoda Rapbiznezz ile beraber çalışmalarını sürdüren Sansar'ın ilk bandröllü albümünün 2008 yılında çıkması planlanıyordu.

  Olmayan özelliklerinden bazılarınıda ben paylaşacağım sizlerle..
18 Ağustos 1989,Kadıköy Şifa hastanesi doğumlu,ülkemizin genç ve önde gelen MClerinden olan Ekincan Arslan,sahne adıyla "Sansar Salvo" müzik dünyasına çok genç denilebilicek bir yaşta girdi.Orta okula giderken ilk sözlerini yazmaya başladı ve ufak çaplı organizasyonlarda yazdığı şarkıları seslendiriyordu.Lise'ye geçtiğinde homestudiolarda ufak çaplı albümler hazırlıyordu ve homestudio albümlerinde konuk olarak yer almaya başlamıştı.
2006 senesi geldiğinde bu Taşoda'da kaydedilen,U.l.a.ş 'ın Ütopya E.P'sine konuk oldu ve bu yer aldığı stüdyo albümü oldu fakat sonra Taşoda,Rap müzik ile ilişkisini bitirdi.
  2007'nin başında 3 stüdyo çalışmasına konuk oldu bunlar Kadıköy Acil Mixtape Vol.1,Emre Baransel'in Classical Mixtape'i ve Mihenk Taşı'nın Kader Kısmet'iydi.Bunlar gerçekleşirken,gerek amatörlük yıllarında evinde kaydettiği şarkıların internet üzerinden hızlı bir şekilde yayılması,gerekse çalıştığı isimler ve sahne aldığı mekanların etkisiyle,çeşitli gazeteler ve dergilerde röportajları olan,Busta Rhymes,Eko Fresh gibi dünya çapında bilinen isimlerin ön grubu olarak sahneye çıkmış bir MC oldu.2007 yazında,Rap müzik yapmaya başladığı stüdyo olan Olympos Records'ta ikinci stüdyo çalışması "21 Gram Mixtape"i kaydetti ve internet üzerinden yayınladı.Beklenenden de fazla ilgi gören bu albüm internette çeşitli siteler aracılığıyla 40 000 in üzerinde insana ulaştı,Ahmet Kaya'nın Beni Bul Anne'sini coverladığı için eleştirildiyse de aynı zamanda bu şarkı teybin en sevilen şarkısı oluyordu.2007 sona ererken Beyaz Mavi isimli label'a katıldı.
  Gerçek ismi ekincan arslan kendi değişiyle sansar ismi sokakata yürürken aklına gelmiş ve rapi bu isimle icra etmeye başlamış ve yine kende değişiyle sokakta yüyürken aklına Salvo ismi gelmiş ve bu ismide Sansar ismine ekleyerek Sansar Salvo olarak rapi icra etmeye devam eden Sansar ilk kayıdını 2002 yılında yapmış narkoz,buura,pit10 ve birkaç isimle birlikte kadıköy merdiveni kurduktan sonra kadıköyde oturmayan buuranın kadıköy merdivenden ayrılma sebebini ise buuranın değişiyle hergün kadıköye gitmek gelmek zor olduğu için ayrılmıştı pit10 ise yaşadığı kişisel sorunlar yüzünden ayrılıp olymposs records ı kurdu 2 grup arasında dissler oldu ve barış ilan edildi ve uzun süre diss yapılmadı sansar 2007 haziran ayında alaturka mavzer grubuna dahil olduktan sonra alaturka mavzer adıyla ilk parçasını yayınladı ve kısa zaman içerisinde alaturka mavzer adıyla bir parça daha yayınladılar sansar yine 2007 yaz aylarında aldığı bir kararla solo çalışmalar ve kişisel problemler gerekçesiyle kadköy acil ve merdiven bünyesinden ayrılarak olymposs bünyesine dahil oldu ve geçtiğimiz aylarda 21 gram mixtape isimli albümünü yayınladı sansarın şimdiye kadar çalıştığı isimlerden hatırladıklarım :Kaynakwh webhatti.com: 
alaturka mavzer
mihnek taşı
mel
pit10
pusat
deniz
cb
beta
ulaş
rapozof
emre baransel
frekans
apache squad
despo
giyotin
ceza
rapangels
rahdan
mt
da poet
raziel
saian
maltematik
patron
şüphe
vs.....


  Rex sinemasının yanındaki rex büfeden hep sosisli yiyor..Boe b hayranı.Boş vakitlerinde önceden Üsküdar rıhtımında takılıyordu.Çok sıcak kanlı birisi konser sonunda sohbet ettik ve aynı kendini büyük görmeden benimle normal konulardan konuştu.Kendisine bulaşmadıkça başkasına laf atmayan birisi.Annesi ve babası hukuk fakültesi menzunu fakat annesi borsacı.Nilgün Doğay lisesi mezunu.Kadıkoy Sifa hastanesi dogumludur.Fenerbahçeli.Cok agresif.En ufak biseyde parlıo.En sevdiği şarkı savaş devam edern sevdiği albümse,psikopat yazar.Sahlep içmeyi çok sever.Xanax kullanır uyku problemi var


  3 senede 280 (3 aşağı 5 yukarı) tane trackte verse'ü bulununan bir rap fabrikatörüdür.

Bu şu demek oluyor ki, Sansar yaklaşık her 3 günde 1 track hayranlarına sunmuştur.Devamda ediyor...



DiskoqRaFi

Muazzam Perdah (Underground / 2004)
RAPertuar (Underground / 2004)
Rahdan & Sansar - Keşmekeş (Underground / 2005)
Zincirleme Kaza (Underground / 2005)
Serkeş Lirik (Underground / 2005)
Rapozof & Sansar - Kontrol Kalemi (Underground / 2005)
Psikoz (Underground / 2005)
Psikopat Yazar (Underground / 2006)
3. Dünya Savaşı (Underground / 2006)
3ün1i - 3ün1i (Underground / 2006)

Sayfa: 1