Forum Zero
ForumZero

Napolyon Savaşları

Zero · 4 · 2139

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Zero

  • Administrator
  • *
    • İleti: 1.757
    • Rep: 3153
    • Cinsiyet:Bay
    • Profili Görüntüle
Napolyon Savaşları, Fransız İhtilali Savaşları'nın
ardından Napolyon önderliğindeki Fransa ile Avrupa'nın diğer güçlü
devletlerinin oluşturduğu koalisyon arasında gerçekleşen savaş dönemi.
Başlangıç tarihinin hangi yıl olduğuna dair tarihçiler ve
araştırmacılar arasında fikir birliği yoktur. 1800-1815 yılları arasında[1], yaklaşık 15 sene sürmüştür.
Napolyon Savaşları, Fransız İhtilali’nin
ardından, monarşiye karşı fikirlerin ve siyasal etkinliklerin
Avrupa’nın bütününe yayılmasını engellemeye çalışan Fransa dışındaki
devletlerin oluşturduğu Koalisyon güçleriyle Fransız Devrim Orduları
arasında Napolyon’un siyasi ve askeri liderliği altında sürmüş çatışmalardır.

İhtilal Sonrası Fransız Ordusunun Yapısal Özellikleri

Fransız İhtilali’nin hemen ardından yeniden şekillenen Fransız
ordusunun yapısal özellikleri, 18. yüzyılın diğer Avrupa ordularının
yapısal özelliklerinden çok belirgin farklılıklar göstermiştir. Bu
yapısal farklılıklar özellikle Napolyon Savaşları sırasında Fransız
ordularının elde ettikleri başarılarda büyük ölçüde pay sahibidir.
Kuşkusuz ki Napolyon’un parlak askeri becerisinin de etkisi büyük
olmuştur.
Bu farklı yapısal özellikleri şu başlıklar altından irdelemek olanaklıdır.


    * 18. yüzyıl ordularını oluşturan askerler, serflerden oluşan, zorla
      silah altına alınmış, ölmemek için öldürmek zorunda kalan insanlardır.
      Bir sorumluluk, bir ideal uğruna değil, zorunlu oldukları için
      savaşırlar. Bu askerlerden oluşan birlikler, dağılma eğilimi
      gösterirler. Yanaşık düzen savaşa sürülmeleri ve sıkı bir disiplin
      altında tutulmaları gerekir. Bu ise, birliklerin hareket yeteneğini
      ciddi biçimde sınırlayacaktır.


Oysa Fransız ordusundaki askerler, her ne kadar “zorunlu askerlik”
dolayısıyla silah altına alınmış olsalar da, özgür yurttaşlardır. Bu
insanlar, ulus devletinin yurttaşlarıdır, yurttaş-ordunun askerleridir.
Bir ulus devletin yurttaşı olmanın sorumluluğuyla, bir ideal uğruna
savaşırlar. Sıkı bir disiplin altına rahatlıkla girebilirler,
eğilimleri bu yöndedir.
Askerlerin bu eğilimleri, komutanların birliklerini sevk ve idare tarzını
kökten değiştirmektedir. Onlara çok daha geniş bir alanda inisiyatif
kullanma olanağı vermektedir. Napolyon ordularının başarılarının
nedenlerinden biri de Napolyon'un generallerinin geniş inisiyatifleri
olmasıdır.


    * Fransız İhtilali öncesinde, tüm Avrupa monarşilerinde olduğu gibi
      Fransız Ordusu’ndaki subaylar da aristokrat ailelerin tekelindeydi.
      Ancak ihtilal sırasında aristokrasi tasfiye edildiği için halktan
      insanların subay atanması zorunlu olmuştur. Bunun sonucunda Fransız
      İhtilal Ordusu’nun subay kadrosu, genç, yeteneğe göre terfi eden,
      dinamik unsurlardan oluşmuştur.



    * Fransız İhtilal Ordusu’ndaki düzenlemelerle tümenler halinde
      yapılandırılmıştır. Tüm askeri sınıfları bünyesinde barındıran,
      bağımsız, herhangi bir operasyonu ya da manevrayı bağımsız olarak
      gerçekleştirebilecek birimler olan tümenler, kolordular düzeyinde
      birleştirilmişti.



    * Özellikle Napolyon orduları, Napolyon’un izlediği yöntem gereği,
      ağırlıklı olarak “yerinde ikmal” ilkesiyle hareket eden ordulardır.
      Napolyon, ordularının ikmal meselesini, uzun ikmal kollarına değil,
      istila edilen topraklardaki kaynaklara dayandırmıştır. Bu tutum,
      orduların manevralarını, ikmal olanaklarının sınırlayıcı baskısından
      kurtarmış, daha hızlı manevra yapabilir hale getirmiştir.


Lakin bu durum ancak, Avrupa’nın verimli ve yoğun nüfus barındıran
bölgelerinde başarılı olmuştur. Yerinde ikmal olanaklarının son derece
kısıtlı olduğu Mısır, İspanya ve Rusya’da ise geri tepmiştir. Özellikle
Rusya’da durum daha da vahim bir hal almıştır. Rus ordusu, II. Dünya Savaşı’nda
da uygulanan “yanmış toprak” taktiğini uygulamış, çekilirken Napolyon
ordularının kullanabileceği her şeyi ya beraberinde götürmüş ya da
yerinde imha etmiştir.
Napolyon ordularında hızlı manevra ve yürüyüş hızı konusunda etkin
olan bir başka unsur da subay kadrosunun asillerden oluşmamasıdır.
Asiller, kendilerine son derece rahat bir ortam sağlayacak tüm
ağırlıklarıyla birlikte hareket ederler. Ağırlıklarını taşıyan atlı
arabalar, ordunun hızını düşürür. Özellikle zor arazi ve yol
koşullarında bu durum daha da belirgin bir etki yaratır. Askerler yol
kenarında bekler, öncelik tanınan aristokrat subayların ağırlıklarıyla
yüklü arabalar yolu kullanır. Oysa Fransız ordularında öncelik
piyadenindir, asker yoldan yürür, subay yolun dışından atının üstünde
yolculuk eder.
Sonuç olarak 18. yüzyıl Avrupa ordularında standart yürüyüş hızı
dakikada 70 adımken, Fransız İhtilali ordularında dakikada 120 adımdır.


    * 1776
      yılında Topçu Genel Müfettişi olan Gribeauval, Fransız İhtilal
      Ordusu’nun topçu unsurlarında önemli düzenlemeler yapmıştır. Orduda
      kullanılan top çapları standartlaştırılmış, ilave olarak havanların
      kullanılmasına geçilmiş ve top arabalarında yapılan geliştirmelerle
      topçu bataryalarına hareketlilik kazandırılmıştır. Bu düzenlemelerle
      Fransız İhtilal Ordusu, yüksek atış gücüne sahip ve hareketli topçu
      bataryalarıyla savaş alanına hakim olabilmiştir.

Napolyon'un stratejik ve taktik özgünlüğü

Hemen hemen bütün tarihçiler ve araştırmacılar, Napolyon’un askeri
alanda belirgin bir teorisi olmadığı görüşünde birleşirler. Napolyon’un
askeri başarıları, sağlam bir askeri teorik yaklaşım çerçevesinde
hazırlanmış planlara değil, savaş alanındaki hareket tarzına bağlanır.
Her şeyden önce Napolyon hep saldırı savaşları vermiştir. Teorik
olarak bir saldırı için, bir temel plan ve alternatif planlar
hazırlanması gerekir. Ancak, Napolyon’un savaş planları yoktur.
Napolyon, kolordularını birbirleriyle bağlantıları kopmayacak ölçüde
araziye yayarak ilerler. Böylece rakibini, onu karşılayabilmek için
yayılmaya zorlar. Bu yayılma, önceden planlanmış savaş düzeninin o anda
değiştirilmesini gerektirdiği için düzensiz olmak zorundadır. Napolyon,
savaş alanını rahatlıkla gözleyebileceği bir noktadadır ve düşmanının
yayılmasını izler. Belirli bir anda, belirli bir bölge civarındaki
birliklerini hızla, belirli bir bölgeye yönelik olarak taarruza
kaldırır. Bu nokta, düşmanın kritik “bağlantı noktası”dır. Eğer bu
bağlantı noktasına yönelen taarruz başarılı olursa, düşman cephesi
yarılmış olur. Eğer başarısız olursa, zaten yaygın durumdaki
kolorduları ona, alternatif bir plan için esneklik sağlar.
Bütün bunlar, birliklerini zaafa uğratmayacak biçimde yaymasına ve
savaş alanını çok iyi izlemesine bağlıdır. O anın koşullarına uygun
olarak birliklerini toplayıp bir “siklet merkezi” oluşturması bu sayede
olur.
”Koalisyon” Savaşları Öncesi Gelişmeler

Fransa, 1792
de Avusturya ve Prusya’ya savaş ilan etmiştir. Fransa topraklarında
ilerleyen Avusturya-Prusya birleşik ordusu, 20 Eylül 1792 de Valmy
yakınlarında durdurulmuştur. İlerleyen Fransız kuvvetleri 1792 yılının
Kasım ayı sonlarına bugünkü Belçika ve Lüksembourg topraklarını işgal
etmiştir. 1793 yılı başında, Avusturya, Prusya, İngiltere ve İspanya, Fransa’ya karşı I. Koalisyonu oluşturmuşlardır.
1795 yılına gelindiğinde Fransa, Ren’den Pirenelere kadar genişlemiş sınırlara ulaşmıştır. Ayrıca 11 yıllık bir dönem için Prusya Koalisyon’dan ayrılmıştır. Daha sonra Napolyon, İtalya Seferi sonunda Avusturya’yı Campo Formio antlaşmasını imzalamak zorunda bırakmıştır.
ForumZero♥♥♥


Çevrimdışı Zero

  • Administrator
  • *
    • İleti: 1.757
    • Rep: 3153
    • Cinsiyet:Bay
    • Profili Görüntüle
1804 yılında imparator olan Napolyon, bütün bu koalisyon
oluşturmalarda asıl dinamonun İngiltere olduğunu gayet iyi bilmektedir.
Büyük bir donanma ve güçlü bir ordu oluşturarak İngiltere’yi istila
etmek ve sorunu çözmeyi planlamaktadır.
Napolyon bu planı ertelemek zorunda kalacaktır çünkü, 1805
yılında Fransa’ya karşı bir ittifak daha kurulmuştur. III. Koalisyon,
İngiltere Avusturya, İsveç, Rusya ve Sicilya Krallığı arasında
oluşmuştur.
Ancak Fransız donanması, Lord Nelson komutasındaki İngiliz donanması karşısında Trafalgar Savaşı’nda
ağır bir yenilgiye uğramıştır. Bu sırada Napolyon’un 180 bin kişilik
ordusu, Manş kıyılarında toplamış, İngiltere’nin istilası için hazırlık
yapmaktadır. Donanmanın yenilgiye uğraması, İngiltere’nin istila
planlarını da suya düşürmüştür. Napolyon, III. Koalisyon’u, kıta
Avrupası’nda yenmek zorundadır artık.
Koalisyon, Avusturya ve Rus ordularının birlikte Fransa’ya
saldırması yönünde bir plan yapmıştır, ancak Avusturya komutanı Rus
ordularını beklemeden saldırıya geçmiştir. Manş kıyılarındaki ordusunu
toplayan Napolyon, çok hızlı bir şekilde Bavyera’ya ilerlemiş ve
Avusturya ordusunun geri bağlantısını kesecek bir manevra yapmıştır. 22 Ekim
1805 tarihinde Avusturya ordusu 60 bin asker ve 120 topla teslim olmak
zorunda kalmıştır. Napolyon’un bu manevrası, düşmanın doğrudan
cephesine bir saldırıya girişmek yerine, geri bağlantısını kesmeye
dayanan, tam anlamıyla bir Dolaylı tutum stratejisidir.
Sonuçta, büyük çaplı bir çatışmaya girmeden ve önemli bir kayba
uğramadan Avusturya ordusunun savaşma azim ve gücünü kırmıştır.
Ulm Savaşı
parlak bir zaferle sonuçlanmıştır ama Napolyon açısından durum halen
kritiktir. Avusturya’nın diğer ordusuyla Rus ordusu batıya doğru
ilerlemektedir ve bir İtalyan ordusu da güneyden yaklaşmaktadır.
Napolyon, iki kuvvetin birleşmesine fırsat vermeyecek bir şekilde hızla
doğuya ilerler ve Avusturya – Rus kuvvetlerinin karşısına Austerlitz’de
çıkmıştır. “Üç İmparator Muharebesi” olarak da bilinen 2 Aralık 1805 tarihli Austerlitz Savaşı
da Napolyon’un zaferiyle sonuçlanmıştır. Rus ve Avusturya kayıpları,
ölü, yaralı ve kaçak olarak toplam 27 bin iken Fransız kayıpları 9
bindir. Ayrıca Fransız ordusu 180 top ele geçirmiştir.
Her iki savaşta iki ordusunu kaybeden Avusturya savaştan çekilmek zorunda kalmıştır. 22 Aralık
1805 de Avusturya ile Fransa arasında Pressburg Antlaşması
imzalanmıştır. Çar I. Aleksandr ve General Mikhail Kutuzov
yönetimindeki Rus ordusu ise geri çekilmiştir.
ForumZero♥♥♥


Çevrimdışı Zero

  • Administrator
  • *
    • İleti: 1.757
    • Rep: 3153
    • Cinsiyet:Bay
    • Profili Görüntüle
IV. Koalisyon Prusya, Rusya, Saksonya, İsveç ve İngiltere arasında oluşturulmuştur.
1806
yılının ortalarında, İngiltere, Prusya, İsveç, Rusya ve Saksonya
arasında yeni bir koalisyon, IV. Koalisyon oluşturulmuştur. Napolyon,
Rus orduları ulaşmadan Prusya ordularına taarruza geçmiştir. 14 Ekim
1806 tarihinde Jena’da bir Prusya ordusunu bozguna uğratmıştır. aynı
gün Mareşal Davout komutasındaki bir başka Fransız ordusu da diğer bir
Prusya ordusunu yenilgiye uğratmıştır. Her iki Fransız ordusu da
Napolyon’un komutasında dağılan Prusya birliklerini Berlin’e kadar
izleyerek yeniden toparlanmalarına fırsat vermemiştir. Fransız
ordularının kayıpları 8 bin iken Prusya kayıpları 25 bin kadardır.
Daha sonra ilerleyen Rus ordularını karşılayan Napolyon, 7-8 Şubat 1807 tarihinde Eylau Savaşı’nda, 14 Haziran 1807 tarihinde de Friedland Savaşı’nda yenilgiye uğrattı. Bu savaşların ardından Rusya’yla 7 Temmuz 1807 tarihinde yapılan Tilsit Antlaşması ile Rusya da savaştan çekilmiş oldu.
ForumZero♥♥♥


Çevrimdışı Zero

  • Administrator
  • *
    • İleti: 1.757
    • Rep: 3153
    • Cinsiyet:Bay
    • Profili Görüntüle
V. Koalisyon, Avusturya ve İngiltere arasında 1809 yılı başlarında oluşturulmuştur.
10 Nisan-14 Ekim 1809 tarihleri arasında gerçekleşen V. Koalisyon savaşları, Napolyon savaşlarının içinde en kanlı ve geniş çaplı olanlarıdır.
Arşidük Charles komutasındaki Avusturya ordusu 10 Nisan 1809
tarihinde Bavyera’ya saldırmıştır. Karşılıklı manevralar ve iki
çatışmanın ardından V. Koalisyon Savaşları’nın ilk sert muharebesi
gerçekleşmiştir. Napolyon kuvvetlerinin Aspern ve Essling kasabaları
arasındaki Danube nehir geçişinde (köprübaşı) gerçekleşen Aspern-Essling Savaşı, 21 Mayıs
1809 günü, öğleden hemen sonra başlamış ve iki gün sürmüştür. İkinci
gün, Napolyon’un Avusturya kuvvetlerinin merkezine karşı giriştiği
güçlü saldırı, Avusturya hatlarını yarmıştı. Ancak savaşı hemen hemen
kazanmışlarken Arşidük Charles’in son yedeklerini bizzat komuta ederek,
cesaretle giriştiği saldırı durumu kurtarmıştır. Napolyon, köprübaşını
kaybetmiş ve sonuç alamayacağı açıkça belli olan savaş alanından
birliklerini çekmiştir.
5 Temmuz 1809 tarihinde başlayan ve yine iki gün süren Wagram Savaşı ise Fransız ordularının zaferiyle sonuçlanmıştır.
14 Ekim 1809 günü imzalanan Viyana Anlaşması ile V. Koalisyon da fiilen sona ermiş oldu.
Rusya Seferi



Rusya, V. Koalisyon’da yer almamıştır. Tiltis Antlaşması’nın
sonucudur bu. İngiltere’nin uyguladığı deniz ablukası Rus ekonomisi
için de ciddi sonuçlar yaratmaktadır. Rusya’nın Tiltis Antlaşması’nı
yok sayarak taraf değiştirmesinde bu ekonomik sıkıntıların etkisi
olmuştur.
Napolyon’un Rusya Seferi’ne katılan ordunun mevcudu konusunda,
farklı kaynaklarda, farklı rakamlar verilmektedir. Esasen, Rusya
Seferi’ne çıkan Fransız ordusu, tarihin o güne kadar gördüğü en
kalabalık ordudur. Yarıya yakını Fransız askerlerinden oluşmaktadır,
diğerleri Fransa’ya tabi ülkelerin askerleridir.
7 Eylül 1812 günü gerçekleşen Borodino Savaşı,
Moskova’nın yaklaşık 110 km. batısında, Moskova nehri üstündeki
köprübaşında yapılmıştır. Napolyon Ordularını durdurmayı başarmakla
birlikte Rus Ordusu'nun kayıpları, mevzileri uzun süre elde tutabilecek
durumda değildir. Kutuzov, geri çekilme kararı verir. Hiç bir askeri
direnişle karşılaşmadan Moskova'ya giren Napolyon, Rus Çarı'nın bir
barış antlaşmasına yanaşmaması, Rus Ordusu'nun imha edilmemiş olması ve
kış şartlarında ordusunun ikmalinin neredeyse olanaksız hale gelmesi
dolayısıyla Rus topraklarından geri çekilmek zorunda kalmıştır.
Ordusunun büyük bir bölümünü bu geri çekilme sırasında kaybetmiştir.
Rus Ordusu, onları sürekli olarak izlemiş ve yıpratmıştır.
Paris’e dönen Napolyon, ilerleyen Rus birliklerini Polonya topraklarında karşılamak için yeni bir ordu düzenlemiştir. 2 Mayıs 1813 tarihinde Lützen Savaşı’nda ve 20 Mayıs 1813 tarihinde Bautzen Savaşlarında Rus ordularının ilerleyişini durdurmayı başarmıştır.
Bu tarihlerde Koalisyon güçleri, “Trachenburg Planı” olarak bilinen
bir strateji izlemeye karar vermişlerdir. Bu stratejiye göre daha küçük
çaplı Fransız birlikleriyle savaşılacak, Napolyon’un yeterince
yıpranması sağlanmadan onun komuta ettiği ordularla çatışmaya girmekten
kaçınılacaktır.
1813 yılının Ağustos ayında Dresden Savaşı’nda başarı kazanan Napolyon, bu başarısının sonuçlarını geliştirememiştir.
Leipzig Savaşı,
16-19 Eylül 1813 tarihlerinde gerçekleşen, tarihte “Ulusların Savaşı”
olarak da bilinen bir savaş olmuştur. Napolyon’un 195 bin kişilik
ordusu, Koalisyon güçlerinin 365 bin kişilik ordusu karşısında
tutunamamıştır. Napolyon, dört kolorduyu ve Alman prenslerinin
desteğini yitirerek savaş alanından çekilmek zorunda kalmıştır.
ForumZero♥♥♥